Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Tiflis'te Davidaşvili Caddesi'nde 26 numaranın önündeyim. Sakin bir cadde, ara sıra geçen otomobillerin gürültüsü bozuyor sessizliği sadece.

Kafamı kaldırıp baktığımda, camekânlarla kaplı verandasının üzerine çıkmış ahşap ev dikkatimi çekiyor. Geleneksel Gürcü mimarisinin ayakta kalan birkaç örneğinden biri. Arkamda, sağımda, solumda eskilikle iç içe geçmiş binalar, eski Sovyet arabaları, tek tük ağaçlar...

Birden aklıma Nobel Ödüllü yazar J.M. Coetzee'nin Petersburglu Usta romanındaki sahne geliyor. Dostoyevski'nin gönüllü sürgün olduğu Almanya'dan gelip de üvey oğlu Pavel'in gizemli ölümünü araştırdığı karanlık geceye gidiyor hafızam; Saman Pazarı semtinde çocuklarla konuştuğu, Pavel'in sevgilisini aradığı geceye... O iki-üç katlı ahşap yapıların olduğu yere gidiyor aklım. Sadece ağır ağır ilerleyen o atlı araba yok ortalarda, ama eski evler geçmişteki zarafetini yitirmemiş.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua