Aşk olsun!

Artık sevginin ger&ccedil;ekte hi&ccedil; yaşanmadığını, yaşatılmadığını sadece dile yerleştiğini sizler de hissediyor musunuz? Oysa sevgi b&uuml;t&uuml;n olumlu duyguları akılla bir araya getirir. Ayrıştırmadan buluşturur, &ouml;tekileştirmeyi yok eder. Sevgi hepimizin i&ccedil;indedir aslında. İnsanı, canlıyı, doğayı, Yaradanı sevebilmeyi &ouml;ğrenmek gerek. Huyuyla, suyuyla, karakteriyle, her şeyiyle&hellip; Bu hafta Davranış Bilimleri uzmanı Aşkım Kapışmak ile sevgi ve aşk &uuml;zerine keyifli bir sohbet yaptık ve sizler i&ccedil;in bir aşk pastası hazırladık. Her 14 Şubat &ouml;ncesi sevginin g&uuml;n&uuml; olur mu diye konuşulur, tartışılır. Son noktayı biz koyalım. Sevginin g&uuml;n&uuml; olur mu? A.K: Olmaz, olmamalı da. Hem zaten kadın ve erkek beyni sevgililer g&uuml;n&uuml;n&uuml; farklı algılar. Erkek o g&uuml;n anlıyor sevgililer g&uuml;n&uuml; olduğunu. Hediye satışlarının en &ccedil;ok internet satışı da o g&uuml;n yapılıyormuş. Yani son dakika telaşı ama kadınlar iki ay &ouml;ncesinden başlıyor d&uuml;ş&uuml;nmeye. Şubat ayının başında altın pırlanta reklamları &ccedil;ıkmaya başlıyor. Sevgililer g&uuml;n&uuml; &ccedil;ok doğru gelmiyor bana, zaten bizim k&uuml;lt&uuml;re de ait bir şey değil. Hediyeye bağlamadan duyguları yaşamak, anlatmak gerekir. Toplumda genel anlamda bir sevgisizlik var. Sevgi anne babayla evde başlıyorsa, yanlış nerede? A.K: Demek ki &uuml;lkemizde &ccedil;ok fazla yanlış anne baba modeli var. &Ccedil;ocukların her istediğini yapmayı sevgi sanıyorlar. Bu şekilde &ccedil;ocuklara sadece kendilerini sevmeyi &ouml;ğretiyorlar. Sevgide &ldquo;diğer k&acirc;mlık&rdquo; diye bir duygu var. Eğer &ccedil;ocuklarınıza bunu &ouml;ğretirseniz sevgi zaten yolunu bulur. &Ccedil;ocuklarınızı &ccedil;ocuk esirgemeye, yaşlı bakım evine ve hayvan barınaklarına g&ouml;t&uuml;r&uuml;n. &Ccedil;ocuklarınızı avmlere değil, vicdanın olduğu yere g&ouml;t&uuml;r&uuml;n. Ge&ccedil;mişi ve geleceği g&ouml;rs&uuml;nler. İnsan sevmez, sevilmezse, sevgiyi bulmazsa ne olur? A.K: Bir&ccedil;ok psikolojik rahatsızlığın nedeninde sevgiyi bulamama, aktaramama yatıyor. İnsanoğlu sevgiyi alamadığında duygularını aktaracak yer ve insan bulamadığında kendini kapatıyor. Bu defa sevgiyi maddeye, eşyaya bağlamaya başlıyor. İnsana duyduğumuz sevgiyi ilgin&ccedil; şekilde eşyaya da duyabiliyoruz. Sevgi bulaşıcı mıdır? A.K: Evet koku gibi bulaşıcıdır. Sevgi sadece bir insanı sevmek mi? Doğa, hayvanlar, &uuml;lke, k&uuml;lt&uuml;r, değerler, din, &ccedil;alıştığın kurum, biri eksik kalırsa ne olur? A.K: İnsanın sevme kabiliyeti ve becerisi o kadar y&uuml;ksek ki, insanın bir insanı sevmesi daha &ouml;zel bir ihtiya&ccedil;ken doğayı sevmesi daha genel bir ihtiya&ccedil;tır. İnsanın karıncayı, &ccedil;i&ccedil;eği, doğayı sevmesi ise daha b&uuml;t&uuml;nsel bir ihtiya&ccedil;tır. İnsan insanı sevmeyi ancak yanındakileri sevmeyi tanımadığı kişileri sevmeyi başardığı zaman &ouml;ğrenecek. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; sevginin insanlık problemi diye bir şeyi var. Ali&rsquo;yi sevmekle insanı sevmek başka şey. Galatasaray&rsquo;ı sevmekle futbolu sevmek başka şey.O nedenle insanlar sevdikleri şeylere daha evrensel bakarlarsa isimlerin ve markaların da peşinden koşmayı bırakacaklar. Sevgi ile aşkı nasıl birbirinden ayırırız? A.K: Sevgi tanıdığımız bildiğimiz, emin olduğumuz ve g&uuml;vendiğimiz kişilere karşı akan bir duygudur. Aşkın ger&ccedil;ekleşebilmesi i&ccedil;in 2 kişinin bulunduğu ortamda bir gerginliğin olması gerekir. Bu gerginlik olmadan aşk başlamaz &ccedil;&uuml;nk&uuml; iki tarafta da oluşan bu gerginlik iki tarafın da birbirine merak duygusu hissetmesini sağlar. Bu merak duygusu ve gerginlik; bu gerginlik &ouml;fke olabilir, kızgınlık olabilir, korku olabilir. İnsanlar genelde ilk başta rahatsız olurlar aşık oldukları kişiden, daha sonra tanıdık&ccedil;a eğer bu gerginlik duygusunun yanına g&uuml;ven duygusu gelirse yani onu merak ettiğimiz şeyleri g&ouml;rd&uuml;k&ccedil;e, deneyimledik&ccedil;e, g&uuml;vendik&ccedil;e bu aşka d&ouml;n&uuml;ş&uuml;r. Başta başlayan o gerginlikten sonra merakla yaklaşıp tanıdık&ccedil;a nefret etmeye başlayabiliriz de. Yani bazı huylarını sevmezsek eğer. O y&uuml;zden iki tarafta bir ill&uuml;zyon yaşar. Aşk nedir? A.K: Aşk dışa,dıştaki bir insana ruhumuzla attığımız hayranlık ,kusursuzluk ill&uuml;zyonudur, ger&ccedil;ekliği olmayan bir duygudur aslında. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; insan aşık olana kadar yaşamında iyi ya da k&ouml;t&uuml; konforunda kalan ve rahat olan bir varlıktır. Aşk rahatı ka&ccedil;ırır, insanı hareketlendirir, konforundan &ccedil;ıkartır. Bu y&uuml;zden aşk tanıdığınız bildiğiniz değil tanımadığınız, anlayamadığınız bilemediğiniz insanlara olan bir duygudur. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; baştan hayranlıkla kusursuz zannedip hi&ccedil; tanımadığın muhteşem birine d&ouml;n&uuml;k duygu aşk zamanla onu tanıdık&ccedil;a yani tanımaya başladık&ccedil;a kusursuz olmadığını g&ouml;r&uuml;rs&uuml;n ve o kadar da hayran olunmaması gerektiğini anlarsın. O muhteşem varlık senin i&ccedil;in insana d&ouml;n&uuml;şmeye başlar. O y&uuml;zden sevgi ile karıştırılmamalıdır. Peki kime neye g&ouml;re aşık oluruz? A.K: Genelde insanlar birbirine benzer kişileri aşık olmaya meyillidir. Bu sadece tip olarak değil aslında bilin&ccedil; dışında ve karakter &ouml;zellikleri anlamında da b&ouml;yledir. O y&uuml;zden sevdiğimiz değil ama aşık olduğumuz kişiler genelde &ccedil;ocukluk d&ouml;neminde etrafımızda olan kişilerin benzerleri ya da t&uuml;revleridir. Yani b&uuml;y&uuml;k ihtimalle &ccedil;oğunlukla anne babaya benzeyen onların birka&ccedil; &ouml;zelliğini taşıyan kişilerdir ya da 6 yaş &ouml;ncesi anne baba ile birlikte daha sık yanımızda olup bizimle ilgilenen birileri olabilir. Mesela babaanne, dayı, amca. 6 yaş &ouml;ncesinde beynimiz kimlerle ilişki kurduysa anne ve t&uuml;revleri de olabilir, baba ve t&uuml;revleri de olabilir. Onlara benzeyen kişilere aşık oluruz ve zaten bunu zamanla anlarız. O y&uuml;zden sağlıklı aşkta yani sağlıklı bir ilişkide iki kişi birbirini tanıdığında iyi ve k&ouml;t&uuml; duyguları yavaş yavaş y&uuml;kselir. Yanlış aşkı nasıl anlarız? A.K: Yanlış aşkta iki kişi karşılaştığında duygular birden y&uuml;kselir o y&uuml;zden de yanlış aşkta genelde cinsellik &ouml;n plandadır. Neden? &Ccedil;&uuml;nk&uuml; bir ilişki başladığında ya da aşk başladığında erkenden cinsel hayat yaşanmaya başlanırsa o duygular ister istemez biter. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; aşk gizli olanı merak eder, onu keşfetmeyi sever ve bunun i&ccedil;in de &ccedil;aba g&ouml;stermek ister. Her şeye hızlı ulaşırsa aşk d&ouml;neminin i&ccedil;inde artık duygu azalmaya başlar. O y&uuml;zden kişi hayatta ne kadar gizli olabilirse, o kadar iyidir. &Ccedil;ok fazla ortada olan ve &ccedil;ok a&ccedil;ık yaşayan insanlara &ccedil;ok fazla aşık olunmaz, hayran olunabilir veya farklı sebeplerden dolayı arzu edilebilir ama aşık olunmaz. Genelde ilişkileri de y&uuml;r&uuml;mez. Aşkın olmazsa olmazı cinsellik midir, romantizm midir? A.K: Kişi aşık olduğunda hızlı cinselliğe başlarlarsa bu duygu zamanla yok olur. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; cinsellik iki bedenin b&uuml;t&uuml;nleşmesidir. Sağlıklı olabilmesi i&ccedil;in romantizmin daha &ouml;n planda olması gerekir. Ama bu hızlı yakınlaşmalarda cinselliğinde altında yatan sebepler genelde daha farklı ihtiya&ccedil;lardır. Arzunun biraz daha kenara alınması d&uuml;ş&uuml;ncenin ve diğer duyguların daha &ouml;n plana &ccedil;ıkması daha kıymetlidir bu yolculukta. Aşk da her şey gibi nesilden nesile değişir mi? A.K: Aşk duygusu her y&uuml;zyıl değişir yani her y&uuml;zyıl aynı kalmaz bu duygu &ccedil;&uuml;nk&uuml; hızın olmadığı &uuml;r&uuml;nlere hızlı ulaşılamadığı, insanların birbirine &ccedil;ok haberdar olmadığı d&ouml;nemlerde daha yakın &ccedil;evremizdeki insanlara aşık olurduk. Hız, teknoloji, sanayi ilerledik&ccedil;e artık her yere ulaşabilir olduk. İnternet denen bir şey var ve sayesinde her şeyi herkesi g&ouml;r&uuml;yoruz.Herkesin &ouml;zelini g&ouml;r&uuml;yoruz, herkesin b&uuml;t&uuml;n ayrıntılarını g&ouml;r&uuml;yoruz. Kulak arkasını, sa&ccedil; diplerini,elbiselerini, beğendiklerini, hoşlandıklarını yani neyi neden yaptıklarını &ouml;ğreniyoruz. &Ccedil;ok fazla bilgi alıyoruz insanlarla ilgili.O y&uuml;zden eskiden yaşanan aşklar da genelde aşık olunana karşı hissedilen duygular &ccedil;ok yoğundu ve s&uuml;rekli onu mutlu etme ya da onunla ilgili bir imaj oluşturma &ccedil;abası vardı. Daha &ccedil;ok bekliyordu, daha &ccedil;ok merak ediyordu. Yavaş yavaş ondan bilgi alıyordu ama şimdi &ouml;yle bir şey yok. Hızlı bilgi alıyoruz artık &ccedil;ok beklemeye de gerek yok.İnsanlar hızlı bir araya gelebiliyorlar. Bu da tabii ki aşkın &ouml;mr&uuml;n&uuml; azaltıyor, aşk şekil değiştiriyor yani bir ill&uuml;zyon. Ger&ccedil;ek olmayan bir şey olduğu i&ccedil;in her yıl değişir, k&uuml;lt&uuml;re g&ouml;re, yaşam stiline g&ouml;re, kitlesel bilince g&ouml;re değişir. Aşık olunacak insan mı yok, yoksa aşık olacak g&ouml;n&uuml;l m&uuml; yok? A.K: Yalnızlık duygusunun arttığı d&ouml;nemlerdeyiz yani teknoloji insanı iyice yalnızlaştırdı.Yalnızlaşan insan daha fazla aşık olma ihtiyacı duyuyor ve &ccedil;ok sık fl&ouml;rt ediyor. &Ccedil;ok sık partner değiştiriyor amacı aşkı aramak ama bu kadar sık değiştirdiği i&ccedil;in de beklemeye tahamm&uuml;l&uuml; yok.Bu y&uuml;zden iyi hissetmiyor ve aşık olma oranı azalıyor,aşık olma y&uuml;zdesi d&uuml;ş&uuml;yor. Bir de insanlar s&uuml;rekli partner değiştirdiği i&ccedil;in artık genellemelere gidiyor. Beyin yargılar oluşturuyor. Evleneceğim ya da aşık olacağım bir erkek yok, aşık olabileceğim bir kadın yok gibi. Tabii ki bunlar yanlış yargılar, genellemeler ama ortak bir bilin&ccedil; oluşturdu artık toplum. Eskinin şarkıları da farklıydı, eskiden şarkılarda sevgiliye ayrılık, hasret, g&uuml;zellik saygı, nezaket ve zarafet c&uuml;mleleri vardı ama şimdi daha farklı. Eskiden olma haliyle sevilirdi şimdi sahip olma haliyle seviliyor. Sevgiliden bahsederken artık şarkılarda seni alırım, g&ouml;t&uuml;r&uuml;r&uuml;m, kırarım, koparırım, atarım, defol, istediğim zaman gelirsin, sen benimsin gibi kelimeler, c&uuml;mleler kullanılıyor. Hep b&ouml;yle bir sahip olma arzusu ile seviyoruz artık. Bu da aşkın bir form değiştirdiğini g&ouml;steriyor bize. Teknoloji ile birlikte bambaşka bir noktaya gelmeye başladı. Aşkın bir &ouml;mr&uuml; var mı? A.K: Aşk ger&ccedil;ekliği olmayan bir ill&uuml;zyon, yıllardır bunu tıbben, psikolojik ve hormonel olarak anlattılar. Kusursuzluk, hayranlık, muhteşemlik ve aşırı merak duygusunu kendi dışındaki bir insana atma s&uuml;reci.Ancak eninde sonunda o kişinin kim olduğunu ger&ccedil;ekten anladığında aşk duygusu azalmaya başlıyor. Hızlı azalmasının sebebi de iki tarafın da maske bir kimlikle aşık olduğu zaman da birbirlerini s&uuml;rekli mutlu etme &ccedil;abaları var ve birbirlerini hi&ccedil;bir şekilde incitmemeye &ccedil;alışıyorlar. Bu ger&ccedil;ek değil &ccedil;&uuml;nk&uuml; iki tarafta karşılıklı olarak ne kadar incinmeye a&ccedil;ıksa ve buna izin verebiliyorsa aşk daha uzun s&uuml;r&uuml;yor, ama fl&ouml;rt d&ouml;nemlerinde insanlar genelde s&uuml;rekli birbirlerini mutlu etmeye &ccedil;alışıyor ve iki taraf da birbirini farklı zannediyor. Hi&ccedil; canımı yakmayacak, hi&ccedil; kendi olmayacak, her zaman dediklerimi kabul edecek, beni mutlu etmeye &ccedil;alışacak zannediyor ama bu beyin i&ccedil;in ger&ccedil;ek değil. Beyin belli bir s&uuml;re sonra yani &ouml;zellikle altı aydan sonra artık kişiler s&uuml;rekli karşı tarafı mutlu etme &ccedil;abasından yorulduğu i&ccedil;in kendilerini d&uuml;ş&uuml;nmeye başlıyorlar yani her şeye evet demeye, ben demeye başlıyor. Bu sebeple ilişkide problemler &ccedil;ıkmaya başlıyor. İki tarafta birbirlerinin kendileri olmasına izin verirse ilişkileri uzun s&uuml;rer. O y&uuml;zden aşkın bu fragman denilen d&ouml;nemini b&uuml;y&uuml;k bir ill&uuml;zyon olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Şarkılardaki gibi aşkın kanunu var mıdır? A.K: İdealimizdeki insanı ararken biraz da biz başkasının ideali olabilecek miyiz, o durumda mıyız?Ona da iyi bakabilmek lazım, ama en g&uuml;zeli aşıksanız, aşk bitmeye yakınsa bunu kabul etmek, ondan sonra sevgiye bırakmak gerek, &ccedil;&uuml;nk&uuml; sevgi &ouml;m&uuml;rl&uuml;kt&uuml;r, aşk anlık ve g&ouml;r&uuml;n&uuml;ml&uuml;kt&uuml;r. Kalıcı olan, baki olan sevgidir. Biten ilişkilerin hep tek su&ccedil;lusu mu vardır? A.K: Kimse kusura bakmasın kim başkasını şikayet ediyorsa aslında kendisi de şikayet edilecek durumdadır. Hi&ccedil;bir ilişkide bir kişi yanlış değildir. İki tarafında yanlışları vardır,iki tarafında bozuklukları vardır. İki tarafında gelişmesi gereken yerleri vardır. Su&ccedil;lamak yerine ben niye b&ouml;yle birine aşık oluyorum diye kendimize sormak ve bundan sonra ne yapabilirim diye yol aramak en doğrusudur. Aşkın yaşı var mıdır? A.K: Aşk &ouml;m&uuml;r boyu devam eder.Yaşı yoktur &ccedil;&uuml;nk&uuml; hayranlık, muhteşemlik, merak ve kusursuzluk algımız vardır.&Ouml;mr&uuml;m&uuml;z&uuml;n sonuna kadar devam edecektir. Aşk pastası tarifimiz; Malzemeler: &Ouml;nce ben duygusu, Sonra sen duygusu, Biraz sağlıklı iletişim, Biraz eğlence, Biraz merak ve sabır, Biraz saygı, Biraz yalnızlık, &Ccedil;ok az ve yavaş yavaş cinsellik Pastamızın hep taze olması i&ccedil;in sosuna, dayanıklı ve sabırlı olma; kolay yenmesi i&ccedil;in de sakinlik ve dinleme becerisi eklemeyi unutmayın. Aşk olsun, şifa olsun!

Son Dakika Son Dakika

Stil Stil

Keşfet Keşfet

Canlı Yayın Canlı Yayın

Gündem Gündem

Kadın Kadın

Ekonomi Ekonomi

Yemek Tarifleri Yemek Tarifleri

Spor Spor

Magazin Magazin

Çocuk Çocuk

Teknoloji Teknoloji

Sağlık Sağlık

Dünya Dünya

Yaşam Yaşam

Gastro Gastro

Kültür Sanat Kültür Sanat

Sinema Rehberi Sinema Rehberi

Yazılar Yazılar

Grafik Haber Grafik Haber

Video Video

Akıl Oyunları Akıl Oyunları

HT Kulüp HT Kulüp

HT Hayat HT Hayat

Resmi İlanlar Resmi İlanlar

Servisler Servisler

Hafta Sonu Hafta Sonu

Vefat Haberleri Vefat Haberleri

Yerel Haberler Yerel Haberler

Tüm Manşetler Tüm Manşetler

Künye-İletişim Künye-İletişim

Yasal İçerikler Yasal İçerikler

Bize Ulaşın Bize Ulaşın

Bilgi Bilgi

Habertürk TV Habertürk TV

Aşk olsun!

Selvi Boylum Al Yazmalım'da şöyle der: "Sevgi neydi? Sevgi dostluktu, sevgi emekti…"