Fransa ile PKK pazarlığı!

“Türkiye olarak Fransa ile sürdürdüğümüz güvenlik alanındaki iş birliğine özel önem vermekteyiz. Hem jandarmamız hem de polis birimlerimiz arasında ilişkilerimiz iyi bir şekilde devam etmektedir. Fransa ile imzaladığımız iç güvenlik alanındaki iş birliği anlaşmasıyla bu ilişkilerimizi taçlandırmış bulunuyoruz. Terör başta olmak üzere her türlü suçla mücadelede ortak tutum izlememiz iki ülke için fayda getirecektir. Terörün dini yoktur. Terör, insanlığa karşı işlenmiş en canice suçtur. Bu nedenle terörün her çeşidiyle birlikte mücadele ediyoruz. Ülkemiz, PKK terör örgütü ve onun uzantısı oluşumlar başta olmak üzere terörle mücadelede kararlı bir strateji izlemekteyiz. Bundan sonra da bu kararlığımızı sürdüreceğiz. Fransa ile imzaladığımız iç güvenlik alanındaki iş birliği anlaşması, terörle mücadele, sınırı aşan organize suçlar, kaçakçılık, uyuşturucu ticareti, mali suçlar gibi geniş bir alanı kapsamaktadır. Bu anlaşmanın zaten iyi düzeyde olan ilişkilerimize önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum. Her iki ülke için hayırlı olsun.”

“İfade ettikleri rakam tamamen gerçek dışıdır”

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, bir gazetecinin, BDP'lilerin “KCK operasyonlarında gözaltına alınan kişi sayısının 8 bin, tutuklananların ise 4 bine ulaştığını iddia ettiklerini” anımsatarak, bu operasyonlarda tutuklanan kişi sayısını sorması üzerine ise şunları söyledi:

“BDP ve onun uzantısı olan oluşumların, kuruluşlarının temsilcilerinin yaptığı açıklamalar, bilgilendirmeler kendilerini ifade etmeye çalıştıkları günden itibaren gerçeği yansıtmamaktadır. Bu onların varlıklarının bir sonucunun gereğidir. Tamamen gerçek dışı bilgilendirmedir. Kamuoyunda soru işareti uyandırmaya yönelik çalışmalardır. İfade ettikleri rakam da tamamen gerçek dışıdır. Türkiye hukuk devletidir, vatandaşlarının güvenliğini sağlamak en önemli vazgeçilmeleri arasındadır. KCK operasyonlarında gerçek sayı, 2009'dan itibaren bugüne kadar, bu saat itibarıyla, tutukluluk sayısı 485'tir. 1 Eylül'den sonra başlamış olan operasyonlarda ise tutukluk sayısı 277'dir.”

Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin ifadeleri

Şahin, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin “1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını destekleyen ve İsviçre'dekine benzer yasa çıkarabilecekleri” yönündeki ifadelerinin sorulması üzerine de şunları kaydetti:

“Biz burada iki ülkenin İçişleri Bakanları olarak bir çalışmanın sizlerle paylaştığımız son bölümündeyiz. Burada Türkiye'nin tarihteki olayların değerlendirilmesinin, yorum yapmanın gereği yok. Fransa'nın tarihte yaşadığı ve kendi şartlarında değerlendirmesi gereken olayları yorumlamak durumunda değiliz. Bugünü düne göre şekillendiririz, ama dünün olaylarına göre yarını şekillendirmemiz, yaşamamız ve başarmamız oldukça zordur. Biz bugün imzaladığımız anlaşmayla, güvenlik iş birliği anlaşmasıyla Türkiye'nin ve Fransa'nın yarınlarda insanlığın ve iki ülke ulusunun yararına olan çalışmaları başlatmış olmak ve yarına yönelik çalışmaların değerlendirmesini yapmak durumundayız.”

"Takvimden söz edilmedi"

Fransa İçişleri Bakanı Claude Gueant, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin Ermenistan'ın başkenti Erivan'da 1915 olaylarına ilişkin değerlendirmesiyle ilgili olarak Sarkozy'nin tam olarak ne söylediğinin sınırları içinde kalmakta yarar olduğunu belirterek, tasarıyla ilgili bir takvimden söz edilmediğini söyledi.

Gueant, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ile bakanlıkta düzenlenen ortak basın toplantısında, gazetecilerin Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını destekleyen ve "İsviçre'dekine benzer yasa çıkarabilecekleri” yönündeki ifadelerine ilişkin sorusu üzerine “Sözlerine başka anlamlar yükleyerek yorumlamamakta yarar vardır. Sayın Cumhurbaşkanı'nın söylediği her bir sözcüğün, cümlenin önemi vardır. Özellikle de Sayın Cumhurbaşkanı bir takvimden söz etmemiştir” dedi.

Kendisinin Türkiye'ye Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin talimatıyla geldiğini, Türkiye'nin uzun süredir beklediği güvenlik anlaşmasını imzalamak üzere Ankara'da bulunduğunu kaydeden Gueant, Sarkozy'nin bu işbirliği anlaşmasına büyük önem verdiğini belirterek, anlaşmanın iki ülkenin ortak tehditler karşısında birlikte mücadele etmeyi sağlayacağını bildirdi.

Gueant, anlaşmanın, Türkiye'nin son yıllarda yürütmekte olduğu demokratikleşme çalışmalarının bir kabulü ve teyidi anlamını da taşıdığını aktardı.

Ermeni basınında yer alan “Türkiye'nin Ermeni soykırımını kabul etmemesi halinde Fransa'nın bir takım adımlar atabileceği” yönünde çıkan haberlerin hatırlatılması ve “Bu Fransa hükümetinin de resmi görüşü müdür? yoksa Sarkozy'nin yaklaşan seçim çalışmaları öncesi Ermeni toplumunun desteğini alması için yaptığı bir girişim midir?” sorusu üzerine Gueant, “Az önce söylediğime ekleyeceğim hiç birşey yok” diye yanıt verdi.

Fransa'nın tarihte Cezayir'e yönelik uygulamalarını soran bir gazeteciye ise Gueant, “Fransa Cumhurbaşkanı Cezayir'e gitti ve Cezayir'de tarihimizin bu acılı ve sancılı döneminde olup bitenlerle ilgili son derece güçlü ifadelerde bulundu. Bu anlamda da sayfayı çevirdi” yanıtını verdi.

“Bu örgütün Türk halkına çektirdiği acıların gayet iyi bilinci içindeyiz”

Fransa İçişleri Bakanı Gueant, Türkiye ile Fransa arasında 10 yıldan uzun bir süre önce başlayan iç güvenlik anlaşması müzakerelerinin nihayet tamamlandığını, Sarkozy'nin tamamlanan bu işbirliği anlaşmasının imzalanması için kendisini görevlendirdiğini aktardı.

Bu anlaşmanın Fransa'nın başka ülkelerle imzaladığı anlaşmaların kapsamının çok ötesine geçtiğini vurgulayan Gueant, anlaşmanın teknik işbirliğine kapı açtığını belirterek, “Bu anlaşma aynı zamanda operasyonel bir işbirliğine de kapı açmaktadır. Bu da terörizme karşı ve her türlü suça karşı birlikte tavır almayı sağlayacaktır” diye konuştu.

Bu anlaşmanın diğer ayırt edici özelliğinin ise tüm suç alanlarını kapsayan 18 farklı işbirliği alanı olduğuna dikkati çeken Gueant, bu alanların en başında ise iki ülkenin terörizme karşı işbirliğinin yer aldığını bildirdi.

“Demokratik özgürlüklere, bireysel ve kolektif özgürlüklere saygı gösteren bir ülkede terörizmin asla yeri olmamalıdır” diyen Gueant, bu nedenle Fransa'nın PKK ile mücadelesinde Türkiye'nin yanında kararlı bir şekilde yer almaya devam edeceğini belirtti.

Fransa'da geçen yıl 38 PKK üyesinin tutuklandığını, bu yıl ise şimdiden rakamın 32'yi bulduğunu ve halen Fransa'da 10 PKK üyesinin cezaevinde yattığını bildiren Gueant, “Bu mücadelede asla gevşemeyeceğiz. Avrupa Birliği tarafından da terörist olarak kabul edilen bu örgütün Türk halkına çektirdiği acıların gayet bilinci içindeyiz” ifadesini kullandı.

Türk tarafının Fransa'da yakalanan PKK üyelerinin iadesi konusundaki hassasiyetinin farkında olduklarını vurgulayan Gueant, bu alandaki kararları alanların adli makamlar olduğunu, ancak iki ülkenin bu alandaki ilişkileri de sıkılaştırarak, iade dosyalarının hazırlanmasını birlikte yürütmeyi kararlaştırdıklarını aktardı.

Gueant, Türkiye'nin uluslararası alanda etkinliğinin arttığını, bu bölgede diplomatik bir aktör olarak, bir barış yapıcı olarak yer almaya başladığını sözlerine ekledi. Toplantıda, bir gazetecinin anlaşmada yer alan “operasyonel işbirliği”nin nasıl olacağı ve suçluların iadeleriyle ilgili sorusu üzerine Fransız İçişleri Bakanı Gueant, iadelerin nasıl yapılacağının zaten uluslararası anlaşmalarla belirlendiğini söyledi.

İki ülkenin operasyonel işbirliği alanında değişik suç unsurlarına ilişkin işbirliği yapılabilecek alanların saptandığını, bu alanlar içinde sadece teknik alanda işbirliğini öngörmediklerini ifade eden Gueant, “Biz aynı zamanda polis ve jandarma güçlerimizin gerektiğinde birlikte hareket edebilmelerini öngördük bu anlaşmada. Bunu yaparken de bir takım suç şebekelerini etkisiz hale getirmeyi amaçlıyoruz” diye konuştu.(AA)

TÜRKİYE'NİN, İŞBİRLİĞİ GÖRÜŞMELERİ SIRASINDA BAZI İSİMLER İÇİN İADE TALEBİNDE BULUNACAĞI İFADE EDİLİYOR

Türkiye'nin Fransa ile imzaladığı ''İç Güvenlik Alanında İşbirliği'' anlaşmasıyla birlikte Fransa'da bulanan ve PKK'nın kasası olarak bilinen Nedim Seven ile kırmızı bültenle aranan Cem Uzan'ın iadesini talep edebileceği öğrenildi

NEDİM SEVEN VE CANAN KURTYILMAZ'IN (TATAR CANAN) İADESİ İSTENECEK

Türkiye’nin PKK’nın Fransa’daki kasası olan ve halen yargılanan Nedim Seven ile Avrupa sorumlularından Tatar Canan olarak bilinen Canan Kurtyılmaz’ın iadesini isteyeceği öğrenildi.

CEM UZAN'IN DA İADESİ İSTENECEK

Fransa Türkiye’nin bu yöndeki taleplerine “AB üyesi olmayan bir ülkeye iade yapılmasını yasal mevzuatımız engelliyor” yanıtı veriyordu. Türkiye’nin, işbirliği görüşmeleri sırasında halen kırmızı bültenle aranan Cem Uzan’ın iadesini de isteyeceği ifade ediliyor.

Enis Yıldırım / ANKARA

Gazete HABERTÜRK