Bingöl'de "İl Afet Risk Azaltma Planı Toplantısı" düzenlendi

Bu çalışmaların İzleme ve Değerlendirme Komisyonu tarafından yapıldığını aktaran Usta, şöyle konuştu:

"İRAP olarak bizim 3 amacımız, 3 amacımız altında 11 hedefimiz ve 84 eylem planımız var. Birinci amacımız afetlerde şehrimizdeki can kaybını ve ekonomik kayıpları en azından indirmek. Bu amaç altında 6 hedefimiz var. Bunlar güvenli yapılaşma, ilimizde coğrafi bilgi sisteminin kurulması, afetlere bağlı olarak meydana gelecek ikinci afetlerin oluşumunu en aza indirmek. Bu afetlerin ulaşım ağlarına vereceği zararların belirlenmesi ve gerekli tedbirlerin alınması, erken uyarı sistemlerini geliştirmek ve klinik yapılara gelebilecek afet zararını azaltmak. İkinci amacımız ilimizde afete hazır, duyarlı bir toplum oluşturmak. Bu kapsamda da iki hedefimiz eğitim ve bilgilendirme faaliyetleri olarak karşımıza çıkıyor. Üçüncü amacımız ise şehrimizi güvenli hale getirme. Bu başlık altında da üç hedefimiz var. Mekansal planlamada afet risklerinin, yapısal önlemlerin ve altyapı çalışmalarının dikkate alınmasıdır."

Planlamadaki 84 eylemlerinden 7'sinin "kırmızı eylem" olduğunu kaydeden Usta, "Bu 7 eylemden de ikisi DSİ'nin, ikisi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünün, ikisi de AFAD'ın. Memnuniyetle ifade ediyorum ki, bizim bu 7 eylemimizden 2'si yüzde 100 tamamlandı, 4'ünün tamamlanma oranı 50'nin üzerinde. Sadece biri yüzde 50'nin altında seyrediyor." ifadelerini kullandı.

Bu oranlarla 81 il içerisinde 5. sırada olduklarını belirten Usta, afet riski açısından Bingöl'ün önemini, hassasiyetini kavradıklarını ve bu anlamda ciddi anlamda çalışmalar yaptıklarını bildirdi.

Kurumların bu anlamda sorumluluklarını yerine getirdiğini ifade eden Usta, kurumların çalışmalarıyla yüzde 70-75 civarında yapı stoğunu yenilediklerini vurguladı.

Vali Usta, geçen yıl meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından kentte orta ve ağır hasar alan yapıların yıkılmasıyla ilgili çalışmalar yürüttüklerini anımsatarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bize zaman zaman talepler geliyor, 'yıkımlar kışa kadar durdurulsun, ertelensin' diye. Arkadaşlar bunun hem idari hem vicdani hem insani sorumluluğu var. Normalde bunlar ağır hasarlı binalar. Artık bunların içinde oturması mümkün değil. Bir deprem olduğu zaman sizler canınızı kaybedersiniz. Bizler bunun idari sorumluluğunu üstlenmek durumunda kalabiliriz. Dolayısıyla hasarlı ve orta hasarlı binada oturan vatandaşlarımızın yıl sonuna kadar verilen süreler dahilinde bu binaların boşaltılması lazım. Yıkımları gerçekleştireceğiz. Bu konuda vatandaşlarımızdan destek, hassasiyet ve yardım bekliyoruz."