Beşiktaş - Çaykur Rizespor maçının yazar yorumları
Trendyol Süper Lig'in 35. haftasında Çaykur Rizespor'u 3-2 yenen Beşiktaş, Avrupa kupalarına gitme yolunda önemli bir galibiyet elde etti. Karşılaşmanın 7 dakikalık uzatma bölümünün son saniyesinde sahneye çıkan Joe Worrall, attığı golle Beşiktaş'a kritik 3 puanı kazandırdı
- 1
CEM DİZDAR: “Belirsizlikler takımı” Beşiktaş ile ligdeki yeri tahminlerin üzerinde olan “Düzenli Rize”nin maçı tahmin edileceği gibi ilerledi ilk yarı boyunca. Topu elinde tutan Beşiktaş, verimlilik konusundaki bildik sıkıntılarından kurtulamayınca maça tempo yükleyemedi.
- 2
75’ten sonra Beşiktaş ciddi girişimlere kalkıştıysa da onca hoca değişilikliğinin de etkisiyle “hücum acemisi” olduğundan muradına eremedi! Yine de değişen iki stoperinin başlangıç ve bitiş golleriyle maçı kazandı. Şimdi… Yönetim, esasen aklından bile geçirmediği Serdar Topraktepe kapısını “taktik gereği” aralık bırakmıştı sezon sonuna kadar. O kapı kapandı artık. Ne var ki bu, Topraktepe’den kaynaklanan bir durum değil. Yöneticilerinin adı değişse de kararsızlığı değişmeyen Beşiktaş, doğru çizgide kalamadığı için olan geleceğine oluyor!
- 3
İBRAHİM YILDIZ: 98 dakikanın iyileri elbette, Salih, Ghezzal ve Emrecan’dı. İki gol atan Colley ve Warroll’da galibiyette büyük rol oynadı. İki stoperin attığı goller dikkat çekerken, yenilen goller de savunma hataları da akılda kalan olumsuz yönlerdi. Yan toplarda zorlandıklarını söyleyelim. Svensson’un da ataklardaki özellikleri takıma artı puan olarak yansıdı.
-
- 4
Genç Emrecan’dan söz etmeden olmaz. Genç oyuncu büyük bir fırsat yakaladı. Teknik direktör Serdar Topraktepe’nin verdiği şansı iyi kullandı. Yıllarca o bölgede oynarcasına görevini eksiksiz yaptı. Kendine olan güveni, ataklara çıkışı yerindeydi. Savunma olarak biraz daha kendini geliştirmesi gerekiyor. Önünde uzan yıllar var. Böyle giderse Beşiktaş sol bek sorununu genç oyucusu ile giderebilir.
- 5
Son haftalardaki en iyi oyunu sergileyen Siyah-Beyazlı oyuncular saha içinde kaldıklarında olumlu işler yapacaklarını gösterdiler. Zor bir dönemi geride bırakacaklar. Taraftar Rizespor galibiyeti sonrası takımın inancını gördü. Maça gelen az sayıdaki izleyici heyecanlı bir maç izledi. Karşılıklı ataklar, gol pozisyonları zevkli futbol yaşamalarına neden oldu.
- 6
UĞUR MELEKE: Beşiktaş dün galibiyeti son anlarda bir duran top golüyle aldıysa da, özellikle ilk yarıda en uçta Muleka yerine Halim Okta olsa 45 dakikada koparabilirlerdi bence maçı! Dün kenarda antrenör olarak görev yapan Halim Okta, 90’lı yıllarda Metin-Ali-Feyyaz’ın yedeğiydi ama Muleka’dan daha iyi bir santrfordu bence. Üçüncü bölgede bu kadar kalabalık olan siyah beyazlıların topla münasebeti daha iyi bir santrfora ihtiyacı vardı dün.
-
- 7
ALİ ECE: Ghezzal ikinci yarıda mevcut kadro ortalamasının üstündeki klasıyla harika bir asistle Beşiktaş’ı öne geçirdi. Lakin işte mevcut kadro kalite ortalaması malum: Beşiktaş öne geçer geçmez duran toptan bir amatör takım savunma hatası daha yaparak hemen golü yedi. Yani Worrall rakibin formasını çekmek yerine kafa topuna yükselsen olmaz mıydı? Bu mudur Premier Lig stoperliği? Worrall da biliyor ki son saniyede diğer kalede telafi etmek için yırtındı!
- 8
BÜLENT TİMURLENK: Kağıt üzerinde Shelvey, Olawoyin ve Varesanovic ile kurulu Rize orta sahasının, kadife ayaklı Beşiktaş orta sahasına sert geleceği bir futbol teoriği ama bunu Palut'un takımı pratiğe dökemedi. Tabelaya yazdırdıkları iki golü de korner ve serbest vuruş ile buldular ve rakibe (Colley) sarı kartla biten bir pozisyon dışında geçiş hücumu yapamadılar.
- 9
Yediği gole erken cevap veren ve Santos dönemi iyi ki bitti dedirten oyunuyla rakip sahada arayan ve kovalayan Beşiktaş, yeteri kadar net pozisyon buldu ama net santrforlar kulübede oturuyordu. Değişiklikler yerindeydi, Cenk oyuna hareket getirdi. Oyun (25 hücum) ve 3 puan Beşiktaş'ın hakkıydı ama bunu tabelaya yazan Rize'nin ikinci golünün şüphelisi Worrall oldu. Bu oyun, Ankaragücü ile rövanş için umut dolu ama telafisi olmayan bir maçta Semih artık santrfor oynamalı…
-
- 10
BİLAL MEŞE: Beşiktaş’ı izlerken, ‘daha önce nerelerdeyiz?’ sorusu geldi aklıma! Şöyle ilk yarının istatistiklerine bakıyorum, topla oynama yüzde 67 Kartal lehine. Diyeceksiniz topla oynarsınız burada sıkıntı yok, ya üretim, ya gol? Valla, Kartal’ı uzun süredir böylesine agresif, sahanın her yerinde baskı yapan, üreten, kaçıran, direklere takılan bir pozisyonda izlemedim.
- 11
Diyeceksiniz ki, Kartal aynı Kartal, niye bu kadar etkili oynadı? Uzun süredir sakat olan Salih faktörü ön plandaydı dünkü oyunda. Uçan’ın karnesinde şu ana kadar 8 asist ve 3 gol var. Tam bir pasör, oyunda kaldığı süreçte, milimetrik paslarıyla arkadaşlarının pozisyon üretimine müthiş katkı sağladı. Kuşkusuz futbol kalitesini yukarı taşıyan Rizespor’u da unutmamak gerekir.
İki takım da eşitliği bozma adına inanılmaz bir enerji ortaya koydu, ancak galibiyete hasret kalan Kartal’ı uzatmada Worrall galibiyete taşıdı.
- 12
OĞUZHAN GENÇ: Beşiktaş, kupadaki Ankaragücü maçı öncesinde moral depoladı. Ligdeki Avrupa yarışını sürdürdü. Ancak geçen maçta da dediğimiz gibi, kazandı ama bu oyun kupaya yeter mi, orası şüpheli. Kötü geçen sezona iyi bir nokta koymak için daha fazlası şart. Beşiktaş'ın Ankaragücü'nü geçse bile finalde işi kolay olmayacak gibi görünüyor.
-
- 13
ALİ GÜLTİKEN: Beşiktaş gibi bir takımın kendi evinde oynadığı maçta beraberlikten mutlu olabileceğini düşünmek mümkün değil. Oyuncular da bunu kabul etmedi. Uzatma dakikalarının son saniyesine kadar kazanma isteğinden vazgeçmediler. Büyük takım olmak böyle bir şey… Bazen oyun kalitesi bazen bireysel kalite her şeyin çok iyi gitmediği durumlarda bile ortaya çıkar, sonucu değiştirir.
- 14