HABERTÜRK aşağıdakileri yapmak üzere kişisel verilerinizi kullanmak için izninizi istiyor:
- Kişiselleştirilmiş reklamlar ve içerik, reklam ve içerik ölçümü, izleyici görüşleri ve ürün geliştirme
- Bilgileri bir cihazda depolamak ve/veya onlara cihazdan erişmek
Vatandaşı dolandırıp, hıyarla üzerine tüy dikiyorlar!
Eskiden dolandırıcılar, vurgun yapmak için vatandaşın kapısına kadar giderdi. Ama ‘kapıda pazarlama’ süsü verilmiş dolandırıcılık da, zamanla teknolojiye yenildi. ‘Kadim’ dolandırıcılık taktiklerinin yerini, yeni tekno-tuzaklar aldı
Özellikle büyükşehirlerde çoğumuzun bir dönem kapısını çalan ‘pazarlamacı’ dolandırıcılar, artık potansiyel birer ‘telefon’ dolandırıcısı. Kapınızı çalma zahmetine girmek yerine, rahatlarını bozmadan, oturdukları yerden telefonunuzu çaldırarak paranıza göz dikiyorlar. Eskiden ‘ürün’ satıyorlardı, şimdi size ‘korku’ satıyorlar. Öyle ki, yeni nesil telefon dolandırıcılarıyla, 3 gün boyunca telefonda konuşan mağdurlar var.
DEŞİFRE OLUNCA CALL-CENTER TAKTİĞİNE GEÇTİLER
Kendilerini polis, savcı ya da hâkim gibi tanıtıp vatandaşın parasını gasp eden dolandırıcılar, son 1 yılda bu yöntemlerinin deşifre olması nedeniyle, “call-center dolandırıcılığına” yönelmiş durumda. Call-center dolandırıcılığı şöyle işliyor: Dolandırıcılar, çeşitli web sitelerine ve caddelerdeki elektrik direklerine “Çağrı merkezi elemanı aranıyor” ilanı bırakıyor. İlana başvuran kişiler, önce dolandırıcılara hizmet ettiklerini anlamıyor. Çalışanlar gerçeği daha sonra anlayıp işi bırakmak istese de, tehditten korktuğu ya da suça alet olduğunu düşündüğü için çalışmaya devam ediyor. Kendilerini sigorta şirketi gibi tanıtan dolandırıcılar, aramaları yapmak için genellikle 0850 ve sabit hatlı numaralar satın alıyorlar. Ancak bu numaraları Türk Telekom’dan değil, özel şirketler yoluyla ediniyorlar. Çağrı merkezi elemanları her gün belirli sayıda arama yapıyor ve önlerine konan yazılı metni telefondaki vatandaşa okuyor. Vatandaşa, “Bankadan kredi çekerken check-up, hayat sigortası ya da sağlık sigortası yaptırdığını, bu sigortayı devam ya da iptal ettirmek istemeleri halinde 350 ile 500 TL arasında ödeme yapması gerektiğini” söylüyorlar. Birçok kişi de bu dolandırıcıların ağına düşüyor.
PROFESÖR KURBANLAR
Dolandırıcıların ağına düşürdüğü kişilerin eğitimleri, kurulan tuzağın ne denli etkili olduğunu gözler önüne seriyor. En önemli örnek Prof. Dr. Canan Karatay ile ceza hukukçusu Prof. Dr. Erdener Yurtcan... Karatay, telefonda kendini savcı ve polis gibi tanıtan şüphelilere kanarak bankadan 50 bin dolar ile 10 bin lirayı çekip onların istediği yere bıraktı. Neyse ki, polis uzun zamandır o çeteyi izliyordu. Polis sayesinde parasını kurtaran Karatay, olayı anlatırken, “Dolandırıcılar beni adeta hiptonize etti” dedi. Ceza hukukçusu Prof. Dr. Erdener Yurtcan ise, en fazla parayı kaptıran kişi olarak kayıtlara geçti. Dolandırıcıların yalanı aynıydı. Üstüne bir de, Anadolu Adliyesi’nde Erdener’in tanıdığı bir savcının ismini kullandılar. Erdener, önce 600 bin doları, sonra da 2 milyon 900 bin TL’yi dolandırıcılara teslim etti. 400 bin lirayı da internet yoluyla dolandırıcılara kaptırdı. Damadının uyarısıyla, dolandırıldığını anladı. Polis, kameralardan tespit ettiği iki şüpheliyi yakaladı.
TELEKONFERANS YÖNTEMİ
Konya’da yaşayan Aytin çifti de telekonferans yöntemiyle dolandırıldı. Fatma Nur Aytin’i ev telefonundan arayarak kendilerini polis olarak tanıtan dolandırıcılar, “Diyarbakır’da bir kuyumcu soygununda kendisinin kimlik fotokopisinin olay yerinde delil olarak bulunduğunu, olayı aydınlatmak için verecekleri hesaba para yatırması gerektiğini” söyledi. Aytin’in kendisi gibi öğretmen olan eşi Faruk Aytin’i aynı anda telefonla arayan dolandırıcılar, yine aynı yalanı söyledi ve “Eşin de yanımızda” deyip çifti telekonferans yöntemiyle görüştürdü. Aytin çiftine telefonu kapatmamalarını söyleyen dolandırıcılar, saatlerce paranın söyledikleri hesaba yatırılmasını bekledi. Bankaya giden Faruk Aytin, 28 bin liralık kredi çekti. Kredi kartından da 7 bin 500 lira çeken Aytin, 35 bin 500 lirayı dolandırıcıların söylediği hesaba yatırdı. Okula dönen Faruk Aytin, eşini aradı ancak telefon sürekli meşgul olunca bu defa polisi arayıp, “Evimdeki arama bitti mi? Eşim hâlâ yanınızda mı?” diye sordu. Dolandırıcılık, böylece ortaya çıkmış oldu. Fatma Nur Aytin, gerçek polislere zor inandı. Dolandırıcılar hâlâ aranıyor.
BİR DE DALGA GEÇTİLER
Erzurum’da yaşayan Ersavaş Ay ise internet sitesi üzerinden dolandırıldı. 3 çocuk babası Ersavaş Ay, bir internet sitesinde gördüğü 235 liralık iPhone4 cep telefonundan sipariş etti. Eve gönderilen kolinin içinden, telefonun reyon tanıtımlarında kullanılan maket telefon çıktı. “32 yıllık esnafım, böyle dolandırıcılık görmedim” diyen Ay, suç duyurusunda bulundu. Muğla Marmaris’te de Yusuf Kurnaz, iPhone marka telefon sahibi olabilmek için internette rastladığı bir siteden cep telefonu almak istedi. “Hemen satın al” butonunu tıklayan Kurnaz’ı, beş dakika geçmeden siteden bir kişi aradı ve kampanyalı telefon konusunda ikna etti. Kurnaz bunun üzerine sipariş verdi. Kargo geldiğinde kutuyu kontrol etmeden önce 900 lira ödeyen Kurnaz, kutuda oyuncak bir telefon ve küçük bir salatalıkla karşılaştı. Kurnaz, kargo yetkilisinin de parasını geri vermemesi üzerine site ve kargo yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu. Parasının gitmesinden çok kutunun içinden salatalık çıkmasına kızdığını söyleyen Kurnaz, siteyi aradığında ise “Biz domates gönderdik” gibi aşağılayıcı cevaplar verildiğini aktardı. Polis dolandırıcıları arıyor.
EN YAYGIN 10 YÖNTEM
- Telefon dolandırıcılığı
- Sosyal ağ dolandırıcılığı
- Bahis dolandırıcılıkları
- Kriz vurguncuları
- Yaşlıları telefonda korkutarak dolandırma
- Büyük kazanç vaat etme
- Kredi kartı bilgileri ile izinsiz faturalandırma
- Banka şifresi ve güvenlik sorularını alma
- ‘Bedava’ vaatli e-postalar, SMS’ler
- Sahte aracı kuruluşlar
NUMARA OYUNU
Telefondolandırıcıları akıllı telefonlara yüklenebilen ücretsiz programlar sayesinde cebimize kadar uzanıyorlar. Nasıl mı? Önce telefona indirdikleri program sayesinde, arayacağı kişinin telefonunda istediği numarayı gösterebiliyorlar. Bu durumda vatandaş kendisini 155 Polis İmdat’ın, bir bankanın, valiliğin ya da Emniyet Genel Müdürlüğü’nün aradığını düşünebiliyor. SMS dolandırıcıları ise mağdurlara ulaşabilmek için bilişim şirketlerinden toplu SMS, sabit hat ve 0850’li numaralardan satın alıyor. Toplu SMS satın almak ise oldukça ucuz. 10 bin SMS 149 TL, bin SMS 29 TL, 500 SMS ise 15 TL’den satılıyor. Paketlerin yanında çoğu zaman hediye SMS de veriliyor.
FONDA TELSİZ SESİ
Tüketiciler Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Avukat Sami Çaprak, telefon dolandırıcılarının, kişilerin bilgilerine ya GSM operatörlerinin bayilerinden ulaştıklarını ya da çalarak ele geçirdiklerini belirtiyor: “Dolandırıcıların yöntemleri de farklı, dolandırma konuları da... Son dönemler terör örgütüyle korkutma senaryosu var. Arayan kişi kendini polis ya da savcı olarak gösteriyor. Arkadan da telsiz sesi veriliyor. Bu görüşmelerde kişinin zihni hep meşgul tutuluyor. Üçüncü teknik, inandırıcılık... Bunu da birtakım teknolojilerle sağlıyorlar. 155’ten aramaları gibi... Kişileri istedikleri parayı bir yere bırakmaya ikna edip, o paranın iade edileceğini söylüyorlar. Aynı telefonla pek çok kişiyi arıyorlar. Devamlı, ‘kullan at’ hat çıkarıyorlar. Bu ‘kullan at’ hatları telefon bayilerinden hat alan insanların üzerine çıkarıyorlar. Ya bayilerle anlaşıyorlar ya bilgileri çalıyorlar. Arama yaptıkları bu hatları bir kullanımdan sonra ise atıyorlar. Bilgilerimizi satan data firmaları da var.”
"İADE OLMASIN DİYE..."
Çaprak şöyle devam ediyor: “Dershaneler, banka sözleşmeleri, telefon bayileri bilgilerimizi bu şirketlerle bir şekilde paylaşıyor. Bazı sözleşmelerde ‘Bilgilerim 3. kişilerle paylaşılabilir’ maddesi var. Ama biz onları okumuyoruz. Mesaj satın alma sitelerinden 100 mesaj satın alıyorlar. Mesajın başlığını, metnini kendileri belirliyorlar. Ne şirket ismi oluyor ne de başka bir şey. Şahıstan şahsa gönderme yapıyorlar. 14 gün içerisinde iade hakkınız olduğu için şirket ismiyle göndermiyorlar.”
EMNİYET UYARIYOR
-Hiçbir kamu görevlisi vatandaştan para istemez, para sormaz. Telefonla arayan ve bu tip mesajlar ileten kişilere asla inanmayın.
-GSM ve kargo şirketleri telefon dolandırıcılığı suçlarına karşı yeni düzenlemelere gitmeli.
-Bir kişi üzerine onlarca telefon hattı çıkarılamamalı. Bu durumda, bir kişinin bilgileri sızdırıldığı ya da çalındığında o isim üzerine birden fazla kontörlü telefon hattı alınabiliyor.
DOLANDIRICILARI ŞİKÂYET EDEBİLECEĞİNİZ YERLER
-Alıcının ikamet ettiği yerdeki Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İl Müdürlüğü’ne
-6 ay içerisinde, bağlı bulunduğunuz ilçenin Tüketici Hakem Heyeti’ne
-Emniyete ve savcılığa
YAZI DİZİSİ 2
Dolandırıcıların vaatleri arasında mutlu bir yuva kurmak da var. Bulgaristan ve Romanya gibi ülkelerden Türk erkeklerini telefonla arayan yabancı kadınlar, evlilik vaadiyle yüzlerce kişiyi tuzağa düşürüyor
Öznur KARSLI / GAZETE HABERTÜRK
Sınırdışı izdivaç dolandırıcılığı için yurtdışında yaşayan Türk ya da çok iyi Türkçe konuşabilen yabancı uyruklu kadınlar seçiliyor. Telefonla arayıp çağrı bırakan ya da yanlış numara çevirdiğini söyleyip sohbeti ilerleten kadınlar, karşısındakinin zaaflarından yararlanıp kolaylıkla tuzağa düşürebiliyor. Kimi zaman Türk erkeklerini merak ettiğini, kimi zaman evlenmek istediğini, kimi zaman da telefonla seks yapmak istediğini söylüyor. Bir sonraki adımda ise Türkiye’ye gelmek istediklerini belirtiyorlar. Bu şekilde karşısındakini ikna eden kadınlar, pasaport, yol parası, uçak parası için para toplayıp ortalıktan kayboluyor.
MİT YALANINA 2 EV KAPTIRDI
‘S6 KAZANDINIZ’ YALANI
Bir diğer yöntemde de kargo yoluyla sözde noterden hediye göndermek ya da çok kişilerin cep telefonlarına telefon kazandıkları yönünde mesaj atmak. Bu mesajlar ise kurbanların cep telefonuna “Telefon numaranız üzerinden internet bankacılığı ve cep subesine giriş yapmanız sonucu banka tarafından S6 cep telefonu kazandınız. Bilgi için bizi arayın” şeklinde. SMS dolandırıcılarının bir yöntemi de, kısa mesajlarla 2 bin 500 TL’lik telefon markalarının adını vererek, Çin malı ucuz taklit ürünleri; ürün değerinin de çok çok üzerinde vatandaşa satmaya çalışmaları.
ÇİN MALI ÇAKMA TELEFONLAR
Dolandırıcılar, Çin’den kilo ile getirdikleri bu telefonların fiyatları için genelde küsuratlı rakamlar kullanıyor, orijinal fiyatları 2500 TL olan telefonların, Çin’den getirilmiş olanlarını 149, 169 TL’den satıyorlar. Hediyeleri göndermek için ise 90-100 lira gibi kargo bedeli adı altında paralar talep ediyorlar. Güven kazanmak için de ‘paket kontrol edilebilir, noter onaylı, PTT kargo gönderimi, kapıda ödeme’ gibi özelliklerden bahsediyorlar. Vergi adı altında ödenilen 100 lira sonrasında ise vaat edilen ürünlerin yerine kargoyla gelen kutunun içerisinden kupa, parfüm, kırık saat çıkabiliyor hatta kutu boş bile olabiliyor. Çoğu zaman telefona benzemeyen ya da bir oyuncağı andıran bir ürünle karşılaşıldığında mağdurlar hemen o firmaya ulaşmaya çalışıyor. Ömrü en fazla 1 hafta olan Çin malı telefonlar bayiine ya da servise götürdüğünüzde çok daha fazla paraya mal oluyor.
MAĞDURLAR İNTERNETTE
İnternetteki şikâyet sitelerinde telefon dolandırıcılarının tuzağına düşenler de var, son anda o kuyuya düşmekten kurtulanlar da. İşte o örneklerden birkaçı.
1800 TL DOLANDIRILMAK ÜZEREYİM...’
“Kapıya 2 kişi geldi. İlk annemle görüştüler. Kardeşimin notları zayıf, internetten online ders vereceklerini söylediler. Annemin ısrarıyla kabul ettim. İmza attım. 1800 lira satış sözleşmesi var... Yerleri İzmir’de... Galiba dolandırılmak üzereyim.”
‘KIZ HIRÇINLAŞTI, BANKAYI ARADIM’
“Biraz önce beni de aradılar. Bir bankayı referans göstererek geçen sene bir sağlık hizmeti almışım (ki böyle bir şey yok). İptal etmezsem 798 TL’ye yenilenecekmiş. ‘O zaman iptal edin’ dediğimde kart numarası istediler. Güvenli bulmadığımı söylediğimde kız hırçınlaşmaya başladı. Bankayı arayacağımı söyleyip telefonu kapattım. Banka, bunun dolandırıcılık girişimi olduğunu söyledi.
‘PRİM BORCU DİYE PARAMI KESTİLER’
“Farklı kişiler arayıp prim borcum var diye benden 3-4 defa para kestiler ve sonra da ‘Sigorta iadesi yapacağız’ diye yine para kestiler. 1 ay geçmeden başka biri arayıp ‘Dosya ile işlem yapmamız lazım savcılığa vereceğiz’ diye tekrar para istiyorlar. Bunlardan bıktım. Ödediklerimi geri alamadığım gibi onlar beni arayınca ulaşıyorlar ben aradım mı kimseye ulaşamıyorum.”
E-KİTAP YAYINLADI
Türkiye Bankalar Birliği’nin hazırladığı “Dolandırıcılık Eylemleri ve Korunma Yöntemleri” adlı e-kitap yayımlandı. Kitapta, kurumlara ve şahıslara yönelik gelişen ve halihazırda bilinen dolandırıcılık yöntemleri çeşitli senaryolar üzerinden anlatılırken bu yöntemlere karşı alınabilecek önlemlere de yer veriliyor.
100 KİŞİDEN 1’İ ŞİKÂYETÇİ OLUYOR
Emniyete dolandırıcılarla ilgili şikâyetten çok ihbar ya da bilgi edinme müracaatları yapılıyor. Mağdurlar mahkemelik olmamak ve can güvenliği korkusuyla yargıya başvurmak yerine emniyete ihbarda bulunmak ya da bilgi edinme yoluna gidiyor. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü telefon dolandırıcılarıyla mücadele etmek için özel bir ekip oluşturdu. Noter, ev, arsa, araba ve telefon dolandırıcılığı gibi bölümlerin olduğu Yankesicilik ve Dolandırıcılık Bürosu’na haftada 250 telefon dolandırıcılığı ihbarı ya da bilgi edinme başvurusu geliyor. Kayıtlara göre;
-Dolandırıcıların eline düşen 100 kişiden sadece 5’i adli makamlara gidip şikâyetçi oluyor.
-2015 yılında telefon dolandırıcılığı suçundan 300 kişi yakalandı, bunlardan 100’ü tutuklandı.
-Son 5 yılda ise telefon dolandırıcılığı suçunun en fazla işlendiği il olan İstanbul’da 3 bin 200 kişi yakalandı.
-Telefon dolandırıcılarına para kaptıranların sayısı ise 6 ay öncesine göre yarı yarıya azaldı.
KLASİK HİPNOZ YÖNTEMİNİ KULLANIYORLAR
‘PAZARLAMACILIK TECRÜBELERİ VAR’
Müezzinoğlu, bu tip kişilerin sıradan kişiler olmadığını, geçmişte pazarlamacılık tecrübesi olanlar arasından seçildiklerini belirtiyor ve şöyle konuşuyor: “Özellikle telefon dolandırıcılarının çoğunun geçmişinde pazarlamacılık tecrübesi var. İkna etmeyi iyi biliyorlar. Telefonda konuşurken arkada birtakım çalışması dönüyor. Başka komutları verenler oluyor. Kişiyi kuklaya çeviriyorlar. Bu tip insanlar telefonu eline alıp hemen arama yapmıyorlar. Saatlerce eğitim alıyorlar. Psikolojik davranışlar içerisinde kişiyi yönlendirmek de mümkün. Kişinin ilgisini çekebilmek için belli bir konuda onu kontrol altına almak gibi. Bu işi yapan insanlar profosyonel.”
800 KİŞİ 10 MİLYON TL KAPTIRDI
-Farklı yöntemlerle dolandırılan para miktarı 100 milyonlarla ifade ediliyor. İstanbul’da 2013’te 800 kişi, 10 milyon TL’yi aşkın parayı dolandırıcılara kaptırdı.
-İzmir’deyse 2012’de 750 kişi, 7 milyon lira dolandırıldı. Yine İzmir’de 2013-2014 yılları arasında dolandırıcılara kaptırılan para 11.5 milyon lira olarak ifade edildi.