'Uygunsuz' cinsel arzu
Cinsel arzu beynimizin kara deliğidir.
Bu deliğin kimi ne zaman yutacağı, kimi ne zaman içine çekeceği de belli değildir. Bu nedenle cinsel arzu tehlikelidir.
Tehlikesine rağmen, belki de bu yüzden çok çekicidir. Özellikle erkek cinsel arzusu erkek libidosu tehlike sınırlarını zorlamaya çok müsaittir.
Erkek beyninin kara deliği bu yüzden son derece aktif ve yıpratıcıdır.
Sadece bu özelliği nedeniyle edebiyatın en favori konusudur da erkek cinselliği ve bunun tahripkâr sonuçları.
Bu erkek beyninin kara deliği her an, uygunsuz arzuların doğduğu ve erkeğin hayatını yutabildiği bir merkez olabilir.
Fetişler dünyasına bir bakın. Aklınıza gelebilecek ve de gelmeyecek her konuda erkek beyni kendisine bir cinsel arzu konusu yaratabilmiş ve bunu fetiş olarak yaşayabilmiştir. Kara delik de bu noktada ortaya çıkabilmekte, uygunsuz cinsel arzular bu noktada hayatı teslim alabilmektedir.
DEV YAZARLARIN ROMANLARI
Erkek cinsel arzuları edebiyatın devlerinin bu yüzden girdikleri ve muhteşem eserlerini verdikleri alandır.
Norman Mailer, Vladimir Nabokov, Henry Miller, Philip Roth, Saul Bellow John Updike gibi post-Nobellik yazarlar bu konuya muhteşem kalemleriyle girmişler ve hepsi de yüzlerinin akıyla işin üstesinden gelmişlerdir.
Roth’un genç erkeğin beynini teslim alan, beyninin neredeyse tümünü yiyip yutan kara deliği ele aldığı “Portnoy’s Complaint” (Portnoy’un feryadı) ve daha sonraki yetişmiş erkeğin hayatını teslim alan cinselliği incelediği “American Pastoral” ve “İnsan Lekesi (Human Stain)” romanları ile Updike’ın taşradaki “ahlaksız” hayatları ele aldığı romanları -özellikle “Couples”- türün klasikleridir.
Bu yazarlardan sonra erkek cinsel arzusunu konu olarak alan edebi dünya, bir duraklama dönemine girdi.
FEMİNİST TEPKİ
Erkek cinselliğinin feminenleşmesi yani uygunsuz arzuların yerini karşılıklı sevgi, anlaşılma arzusu ve fetişler yerine aşk temaları almaya başladı.
Feminizmin radikal türlerinin -özellikle Kate Millett ve Katie Roiphe gibi yazarlarının erkeğin uygunsuz cinsel arzularını tehlikeli olarak konumlandırdığı ve neredeyse her türlü erkek cinselliğini utanılacak bir tür olarak sınıflandırdığıteorik müdahalelerinin de bunda bir etkisi tabii ki oldu.
Yani erkek yazarların bu alanı boş kaldı.
Ama konu tabii ki bitmedi, çünkü beyindeki o kara delik kolay kapanacak, kolay tükenecek, yok olacak gibi değildir.
Erkek yazarların yokluğunun oluşturduğu o boşluğu kadın yazarlar doldurmaya başladı. Feminizmin arzuların eşitliği tavrından da kaynaklanan bir kadın “uygunsuz” arzusu edebi yazı türü olarak ele alındı. “Grinin 50 Tonu” romanı, bu yüzden türün en fazla ses getiren edebi çalışması oldu ve beynin bir başka kara deliğini bizlere gösterdi.
TÜRÜN YENİ ROMANI
Şu anda edebiyat dünyası cinsel arzunun bütün tehlikeli boyutlarıyla ele alındığı bir başka romanı tartışıyor. Ateşli bütün tartışmalar bunun üzerine yapılıyor.
Yazarı, John Colapinto. Romanın adı da “Undone”.
Konusuna tepki duyanlar bile bir edebi şaheser olduğunu düşünüyorlar. Ben aynı fikirde değilim. Çünkü yazarın bir aşamasında konudan korkmaya başladığını, yeterince cesur olamadığını ve bu konunun bir Philip Roth bir Saul Bellow gibi usta tarafından ele alınsaydı ortaya gerçekten bir şaheser çıkabileceğine inanıyorum. Bununla birlikte, doktora tezini Nabokov üzerine yapmış olan bu yazarın, bir adamın genç kadınlara duyduğu uygunsuz arzuyu ve bunun sonucunda düşürüldüğü komplonun acımasızlığını ele alış biçiminin yine de cesur bir edebi tavır olduğunu düşünüyorum. Nabokov hakkında doktora tezi yazmış olması bu kitap için de bu yüzden uygun olmuş. “Lolita”nın yazarı hakkında çalışması, bu kitabı yazarken ona hayli yardımcı olmuş olmalı.
EN GÜZEL MARVEL FİLMİ
Marvel kahramanları film dünyasında en ilginç, en fazla takipçisi olan filmlere kaynaklık ediyor.
Çizgi roman kültürünü iyi bilen, bu kültürle yetişmiş eleştirmenler bugüne kadar yapılmış olan en güzel Marvel filminin “Captain America: Civil War” filmi olacağını söylüyorlar. Filmi benim açımdan daha ilgi çekici kılan, filmde “Black Widow” karakterini Scarlett Johansson’un oynuyor olması.
DEKADAN DONDURMA
Japonlar altın ile kapladıkları bir dondurma üretmişler ve bu çok da popüler olmuş. Külahı 8 dolardan satılıyormuş. Yumuşak dondurmanın üstünü altın tabaka ile kaplıyorlar. Hayatlarında dekadansı hiç ihmal etmeyen Japonlar bu konuda da ön plana çıktılar.
Bunu Japonya’da Kanazawa’da mükemmel yapıyorlarmış.
ÖTEKİ GÜNDEM
HABERTÜRKTV’nin sevilen ve büyük ilgiyle takip edilen programı Öteki Gündem’in konuyu ciddiye alan bilgili sunucusu Cansu Canan Özgen sitemiz www. haberturk.tv’de haftada bir bloguyla sizinle olacak, kaçırmayın.
SEKSİ GELİN GÖRÜNÜMÜ
“Akdenizli tasarımcılar” diye adlandırılan bir grup modacı, seksi gelin görünümü tasarımlarıyla ön plana çıkıyorlar. Aralarında İsrailli, Lübnanlı ve Yunan tasarımcılar var. Bizde seksi olanı aramak bu aralar pek gündemde değil, ama Türkiye’den de bu konuda katkıları bekliyoruz. Inbal Dror, Alon Livne, Mira Zwillinger, Christos Costarellos, Zuhair Murad, Elie Saab öne çıkan tasarımcılar.
