Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Palu ailesihakkındaki detaylara sahip değilim, bir şekilde kendimi korumayı başarabildim. Etrafımdan bu ailenin sapkınlıklarını duymaya ve birçok tanıdığımın da ekrana kilitlenmeye başladığını gördükçe ilk tepkim “Yakında yasaklanır” oldu.Türkiye yine beni şaşırtmadı, ne de olsa aile sırlarını halının altına süpürmek geleneğimiz.Ancak halı da giderek kabarıyor.

        İşinironiktarafı kabağın yine MügeAnlı’nınbaşına patlaması. Herkes onu cinayet çözen bir “adalet ana” olarak tanıyor ama yakın zamana kadar adı magazinle özdeşti;cinayet çözme işlerine biraz da mecburen bulaştı.Başarıyla sürdürdüğü magazingazeteciliğio zaman tepki toplamaya başlamış, RTÜK magazin programlarını hedefe koymuştu. Benim bile bir aralar her sabah erkenden uyanmama neden olan, MügeAnlı’nın ŞenayDüdek’lesunduğu “DobraDobra” böyle bir sürece kurbangidinceAnlı mecburen ekranda var olabilmek için yeni bir arayışa girdi, ortaya Türkiye’nin yüzleşmeye hazır olmadığı tuhaflıkların döküldüğü bu format çıktı.

        Müge Anlı belli ki benim asla bilemeyeceğim bir şekilde Türkiye’yi tanıyor. Dahası ne yapsa tutuyor, çünkü ülkenin ana damarlarınahakim. Öte yandan, belki de haddinden fazla tanıyor ve belli ki dönemdönemkendini ebeveyn yerine konan devlet tarafından hizaya getirilmesi gerekiyor. Kurulduğu günden itibaren kendisini ahlak bekçisi addeden RTÜK bu görevi üstlenmekten son derece hoşnut.

        TELEVOLE NE GETİRDİ

        Bir aralar Televole programlarının ülkenin ahlakını bozacağına dair endişe MİT katına kadar yayılmış,dönemin müsteşarıŞenkal Atasagun son derece yanlış bir öngörüyle ülkeye bu yüzden komünizmin geleceğini söylemişti.Sibel Can’ın limuziniyle Miami’de dolaştığı görüntülerin saatlerce ekranlara taşındığı bu servet pornografisi komünizmi getirmedi, amasınıflararasıuçurumların keskinleşmesine neden oldu. Alt sınıflar dönemin popüler şarkısı “Ben deİsterem”de dillendirilen hissiyatlaKaragümrüklüdansözün kolay yoldan ulaştığı pastadan pay almak için daha da azgınlaştı.

        Televole dönemi özel hiçbir parıltısı ve yeteneği olmayan AcunIlıcalı’dan“patron” doğurdu, dahası özel hiçbir yetenek ve parıltıya sahipolmamayı normalleştirdi.

        Televole’ye tepkiyi bir derece anlayabildim belki, ama ebeveyn devletin “DobraDobra”ylasorununu hiçbir zaman tam olarak çözemedim. Kulağı delik iki kadının sabahın köründe ekranda fiskos yapması kadınlarınevdekiçay saatlerindendaha zararlı değildi. Üstelik Anlı daDüdekde magazin gazeteciliğinde aktif olarak yer aldıkları için bildiklerinin yüzde birini açıklayan kontrollü dedikoducu ablalarıydı mahallenin.

        SKANDALLAR ÇOK SIRADAN

        Çok uzak bir geçmişten bahsetmiyorum, ama hakikaten bugüne kıyasla o zamanın magazin skandalları da daha bir masumdu. En fazla bir assolistin eski kocası eşcinsel çıkardı, o kadar. Sabah şekerleri henüz kirlenmemişti.

        RTÜK magazin programlarını giderek doz artacak, iş ünlülerinensestskandallarına varacak, çıta yükselecek, izleyicini iştahı azacak ve giderek daha fazla sapkınlık talep edecek diye mi yasakladı? Erken bir tedbir miydi?

        Yoksa tam aksine yasaklar sapkınlıkları mıdoğurdu? Bastırılmış cinselliğin toplumlardaki etkisi üzerine yazılan dağ gibi literatüre girmiyorum.

        Ama bir türlü kafamdaki şu soruya da yanıt bulamıyorum: Eğer MügeAnlı’nınmagazin yapması engellenmeseydi Türkiye hala Kaya ve Hülya’yı, Sibel Can’ın boşanmasını mı konuşuyor olurdu? Yaşlanıyorum sanırım, ama geçmişin en korkunç skandalları bile epey sıradan görünüyor şimdi.Ve her yasağın ardından doz biraz daha artıyor.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar