Yerel belirler
“BAKIRKÖY’ü alan İstanbul’u, İstanbul’u alan da Türkiye’yi alır...”
Merhum Turgut Özal, yerel seçimin önemini bu cümleyle özetlerdi.
Bugün Esenyurt gibi Bakırköy’ü üçe katlayan ilçeler öne çıksa da söylemin vermek istediği mesaj geçerliliğini koruyor.
Yerel seçimi kazanan başkanlık ve milletvekili seçimini de kazanır ya da tersi olur...
Bundan dolayı, 2019’un belirleyeni yerel seçimler olacak.
Çünkü geçmiş de gösterdi ki yerelin mağlubu, geneli de kaybediyor.
Aynen, 1989’da ANAP’ın, 1994’te SHP’nin, 1999’da da koalisyon ortaklarının başına geldiği gibi...
Bundan dolayı bütün partiler yerel seçime daha fazla yükleniyor.
Bu, AK Parti’nin önceki gün gerçekleşen il başkanları toplantısına da yansıdı...
Erdoğan’ın, ilçe kongrelerinde bulundukları yeri en geniş şekilde kucaklayan isimlere önem verilmesini isterken, “Bize hesabi değil, hasbi olanlar lazım” demesi de bundandı.
‘SEN GELME...’
Toplantı sonrası il başkanlarının bazılarıyla karşılaşıp sohbet etme olanağı buldum.
Şunu söyleyeyim, teşkilat odaklı başarısızlık tartışması burukluk yaratmış.
Buna kongrede aday olmaması istenen il başkanlarına telefon açılıp, “İl başkanları toplantısına da gelme, yardımcını yolla” denilmesi de eklenince burukluk artmış.
Dikkat çeken, görevine devam etmesi istenenlerin bu hayıflanmayı dile getiriyor olması.
“Başarısız olan veya iliyle sorunlu başkanları anlarız ama başarılı olanlar da gitti” diyerek referandumda “Evet” oylarının en fazla çıktığı Bayburt, Aksaray ile oylarını yükselten il başkanlarından söz ettiler.
Bununla birlikte, “Üç sandık da bizim için önemli, parti ve Cumhurbaşkanı ayrı ayrı araştırma yaptırıyor; görevden alma buna bağlı olabilir, ama kırmadan yapmak da gerekir” demekten geri durmadılar.
Odaklandıkları bir nokta da hangi seçimin önce yapılacağına ilişkindi.
Neden de AK Parti’nin yerel seçimdeki oylarının hep düşük olması...
Buna yerel seçimde % 10 barajı olmadığı için küçük partilere de oy verilmesi neden olarak gösterilebilir, ancak bazı dönemlerde bu makas % 10 gibi önemli bir orana ulaştı.
Referandumda büyük şehirlerde alınan oyların düşüklüğü de AK Parti’de tehlike çanlarını çaldırmaya yetti.
Erdoğan’ın, 7 Haziran’dan bu yana rahatsızlığını hissettiği seçmenine “Sizi duydum, gereğini yapacağım” mesajını vererek teşkilatını “Metal yorgunu” diye tanımlamasının nedeni de buna bağlanıyor.
Kongreye kısa süre kalmasına bakmadan yönetimlerde değişikliğe giderek küskün seçmenle arasını düzeltmenin yolunu arıyor.
ERKENE ALINIR MI?
Parti yöneticileri de bu yeni düzenlemeyi, “2002-2009 arasındaki ayarlara dönmüş, her sokağı ve evi dolaşan parti teşkilatına yeniden dönüş” olarak okuyor.
Yerel seçimler göz önüne alınarak her ilin toplumsal politikasına uygun yeni teşkilat yapılanmasına gidilebileceğine de vurgu yapılıyor.
Bu aşamada, yerel seçimdeki oy düşüklüğünün diğerlerini etkilememesi için kasımda yapılacak milletvekili ve başkanlık seçimini yerelin önüne alma olasılığı da tartışılıyor.
Görünen o ki yerel seçim, şaşırtacak aday sürprizleriyle birlikte, partilerde de umulmadık gelişmelere gebe...