Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        AK Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş ile Balıkesir'de bir araya geldik. Sorularımıza şu yanıtları verdi:

        YENİ SİYASİ OLUŞUMLAR

        Sıfırdan bir parti inşa edilecek şartlara benzer koşullar yok, daha ziyade başkanlık sisteminin verdiği yüzde 50+1 imkanına matuf hareketler gibi görünüyor.

        Bu partilerin köy köy dolaşıp siyaset yapacağını zannetmiyorum. İttifaklar üzerinden bir zemin bulma çabasında olacaklardır.

        Bu aşamada, Babacan ve Davutoğlu ne yapacak? Sorusundan ziyade, bizim ne yapacağımız önemli. AK Parti, 4 değerini güçlendirdiği takdirde yeniden toplumla ilişkisini daha kuvvetli bir düzeye taşıyacaktır. Bunlar demokrasi, reformlar, yerlilik-millilik ve kuşatıcılıktır.

        YEREL SEÇİM SONUÇLARI

        Hâlâ Türkiye’nin açık ara birinci partisiyiz. En yakın rakiple aramızda 15 puan fark var. İstanbul ve Ankara başta olmak üzere yerel seçimde karşılaştığımız sonuçlar uyarıcı, ikaz edici niteliktedir.

        Cumhurbaşkanımız durumu dikkatli şekilde değerlendiriyor, istişareler yapılıyor. Yeniden bazı düzenlemeler söz konusu olacak. Kaybedilen istikametimiz ve irademiz değil, İstanbul ve Ankara’dır. Seçmen bir mesaj veriyor. Nasıl kaybettiğimizi biliyoruz, nasıl yeniden kazanacağımızı da…

        Yerel seçim sonuçları neden böyle oldu konusunu ciddi şekilde istişare ettik. Başta Tevazu, samimiyet olmak üzere, yorgunluk ve bazı temel iddialarımıza yakışmayacak davranışlarla ilgili seçim öncesi Cumhurbaşkanımızın uyarıları olmuştu. Cumhurbaşkanımızın kongre sürecini başlatması önemli.

        AK Parti’nin her kongresinde bir değişim olur.

        Teşkilatta zaafiyet var mı? Neden bir değişiklik yapılmadı?

        - Kongreyi zaten bunun için yapıyoruz. Yenilenmek, kadroları zenginleştirmek için…

        AK PARTİ'NİN EKSENİ

        MHP ile nerede yan yana durduğumuz bellidir. Teröre karşı mücadele, Türkiye’nin milli meseleleri, küresel sorunlara karşı ortak dil gibi.

        Her iki parti de kendi kimliğini koruyarak bunu yapıyor.

        Karşı tarafın ise tek ortak paydası, Erdoğan karşıtlığı. Millet ittifakındaki partilerin Erdoğan karşıtlığı dışında bir araya gelebileceği bir payda yok. Yeni kurulacak partilerin de bu cepheye eklemleneceğini değerlendiriyoruz.

        O arkadaşlarımızı da kardeşçe ve dostça uyarmak isterim: Biz eksiklerimizin farkındayız, Cumhurbaşkanımız da söyledi; kimse hatadan münezzeh değildir. Bunu nasıl telafi edeceğimizi düşünüyoruz. Şu ana kadar Türkiye’nin % 65’i AK Parti’ye en az bir kez oy vermiş. Bu ciddi bir potansiyel. Bu potansiyeli kaybetmek istemiyoruz.

        FIRAT'IN DOĞUSU

        Fırat’ın doğusundaki tabloyu dikkatle takip ediyoruz. Aynı şekilde Doğu Akdeniz, yeni bir dünya kuruluyor ve Ortadoğu merkezli, bunları iyi takip etmek lazım. AK Parti dışında bu sorunları doğru analiz edip çözebilecek bir siyasi hareket yok. Türkiye böylesine büyük tehditlerle karşı karşıyayken herkesin kişisel meselelerini bir kenara bırakması gerekiyor.

        CHP'NİN KÜRT AÇILIMI

        Türkiye’de Kürtlerin hak ve özgürlükleri konusunda atılan en önemli adımların mimarı AK Parti’dir.

        AK Parti’nin ve CHP’nin Kürt meselesiyle ilgili tavrı, tarzı ortadadır. CHP’nin bugüne kadar olumlu bir karnesi olmadığını görüyoruz. İzleri hâlâ silinmedi. Bu politikayla neyi hedeflediklerini de göreceğiz. Mesele sadece HDP oyları üzerinden değerlendiriliyor olabilir.

        CHP gerçekten bugüne kadarki temel yanılgılarını düzeltecek bir dil inşa ederse, yenilenirse farklı. Ben bunun arızi bir durum, yine Erdoğan karşıtlığı üzerinden konjektürel olduğunu düşünüyorum.

        İktidarı karşınıza almak gayet anlaşılır . Ama “PYD bize bir zarar vermez" demek, "Doğu Akdeniz’de bir şey yapmıyoruz” demek farklı bir durum. CHP, PYD- YPG ve diğer terör örgütleriyle mücadeleye destek verirse HDP, terör örgütü ile arasına mesafe koymak konusunda sıkışabilir.

        KAYYUM ATAMALARI

        Öncelikle buna kayyum değil başkanvekili diyoruz. Kayyum hukuki bir tabir. Keşke böyle durumlarla karşılaşmasaydık. Diyarbakır’daki anaların feryadı ortada. HDP’nin elinde önemli bir fırsat vardı. Keşke değerlendirseydi, geçmişte buna matuf ciddi fırsatlar vardı. Tamamı suistimal edildi.

        PARTİ KAPATMA

        Biz partilerin siyasi gerekçelerle kapatılmasına karşıyız. Bugüne kadar hiçbir sonuç vermediğini biliyoruz. Biz burada suçun şahsiliğini esas alıyoruz. Parti yöneticilerinin terör örgütü ile ilişkisini “şahsi” değerlendirip, yargıya taşıyoruz. HDP’nin terör örgütüyle arasına mesafe koyması yegane çözümdür. Bu partinin hâlâ böyle bir imkanı var. Bunu biz sağlayamayız. CHP ile ilişki içerisinde, dolayısıyla CHP bunu sağlamaya çalışabilir. HDP’nin bölgemizin sınırlarını değiştirmek için çalışan PYD terör örgütünü arkasına alması asla kabul edilebilir değil.

        DAVUTOĞLU'NUN İHRACI TALEBİ

        AK Parti bu konuda son sözünü söyledi. Bundan sonra onlar kendilerini ifade edecek. Bir taraftan parti içinde kalıp, diğer yandan yeni parti çalışmaları yapması ve içinde bulunduğu siyasi hareketin çizgisinin dışına çıkması sürdürülebilir bir durum değil. Ayrıca geçtiğimiz haftalarda yaptığı konuşmada adeta üstü örtülü tehdit dili kullanması da kabul edilemez.

        ZOR BİR DÖNEMDEYİZ

        Mesela S-400 almaktan vazgeçseydik, ABD’nin bölgedeki tasarruflarına ses çıkarmasaydık, küresel sermayenin taleplerine teslim olsaydık bambaşka bir atmosfer olurdu.

        Birileri sürekli “sistem tatışması” yapıyor. Problem sistem değil, istikametinizin ne olduğu.

        İHA - SİHA üretmemizden hoşlanmadıklarını biliyoruz.

        Suriyeli sığınmacılar konusunda Cumhurbaşkanımızın; “Kapılarımızı açarız” ifadesi çok önemli.

        Mesele sistem falan değil. Kendi çıkarlarımızı koruduğumuz sürece bu tartışmalar sürecektir. Köprünün ortasındayız, geri dönüş yok. Çok zor bir dönemde olduğumuzu biliyoruz. Suriye’de 10 tane ülkenin ordusu var. Doğu Akdeniz aynı şekilde. Herkesin farklı bir çıkarı ve hesabı var ve hepsi Türkiye’yi yakından ilgilendiriyor. Doğu Akdeniz’de hidrokarbon aramasak bizden iyisi olmaz. Aynı şekilde Suriye’de PYD’ye ses çıkarmasak ABD ile güllük gülistanlık oluruz. Bunları doğru görmek zorundayız.

        Türkiye’nin bir tane ekseni vardır o da kendi eksenidir. Türkiye ne NATO ne de Avrasya’nın perifer ülkesi değildir.

        YENİ DÖNEM

        Parlemento, hükümet ve siyaset arasındaki ilişkiyi güçlendireceğiz. Sistem değişikliği sonrası bürokraside oluşan bazı sıkıntıların farkındayız. Bunları toparlayacak çalışmalar yapıyoruz.

        Birileri sürekli dolaylı biçimde erken seçimi gündemde tutma gayretinde. Tekrar ifade edeyim; erken seçim düşüncemiz yok. Bunu çok söyledik, erken seçim zaman kaybıdır. Gündemimizde değil. Önümüzde uzun bir dönem ve yapılacak çok fazla iş var.

        İBB'DEKİ ARAÇ KRİZİ

        Yenikapı’da toplanan araçlara konusunda İBB Meclisi bu hafta içi toplandığında arkadaşlarımız gerekli cevabı verecekler. Şunu hatırlatmak isterim bu konu İstanbul’la ilgili yerel bir durumdur. İmamoğlu bunu Türkiye gündemine dönüştürmeye çalışıyor. Bu konuyu genel bir siyasi tartışmaya çevirmek, uyanıklıktır.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar