Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        TheOutsider’,RichardPrice’ınStephenKing’inaynı adlı romanından yaptığı birdiziuyarlamaİyiyle kötünün ezeli savaşı başta olmak üzereyıllardır aşina olduğumuzStephenKingtemaları, bir süre sonra diziye ağırlığını koyuyor. Ama ‘TheOutsider’,Kinguyarlamaları kadar taşrada geçen‘TrueDetective tarzımodern Amerikanpolisiye dizilerinidehatırlatıyor.

        StephenKing’ineserlerinden uyarlanan film ve diziler, genellikle korku-gerilim türünedahil olurlar. Korku gerilim unsurları kuşkusuz burada da karşımızaçıkıyor amadaha seyrekolarakveabartıdan uzak şekilde… ‘TheOutsider’ pastel renkleri, sakin temposu, kameranın usulca hareket ettiği uzun çekimleri, diyalog ağırlıklı sahneleri, resimsel yanı ağır basan kadraj düzenlemeleriyleNeo-Noirestetiğine daha yakın bir polisiye. 10 bölümlük dizide birkaç sahne hariç hızlı kurguya başvurulmuyor ve gösterişli özel efekt şovlarına yer verilmiyor.Özetle,King’indünyasıAmerikan taşra polisiyesininsakin, hüzünlü ve realist ruhuyla buluşuyor.Yönetmenlik açısından özellikleJasonBateman’ınyönettiği ilk iki bölümü sevdiğimi söyleyebilirim.‘Destroyer’ ile tanınanKarynKusama’nındabir bölüm yönettiğini belirtmek gerek…

        Karakterlerin çoğuNeo-Noirpolisiyelerden çıkıp gelmiş gibiler…Son yıllarda,dizilerdeşahsi meselelerini çözemeyen ve üstlendiklerizorvakayıkişiseltakıntı haline getiren polislerle sıkçakarşılaşıyoruz.TheOutsider’ınana karakteriRalphAnderson(BenMendelsohn)da onlardan biri. Tek evladını genç yaşta kaybetmiş olmasının acısını üstünden atamayan acılı bir baba o… Başlangıçta çözümübasitgörünen bir çocuk cinayeti vakası, içinden çıkılmasızor gizemli bir vakaya dönüştükçeAnderson, vicdani bir hesaplaşmanın orta yerinde buluyor kendini…İki ailenintrajedisiylesonuçlanan olayda gerçekleri bulmak, onun içinönüne geçilmez bir takıntıya dönüşüyor.

        Diziye üçüncüepizottadahil olanve dizinin havasını değiştirenözel dedektifHollyGibney(CynthiaErivo) için devaka,bir süre sonrahayatını tehlikeye attığıkişiselbirtakıntı halini alıyor.

        TheOutsider’aözgü olan nokta,AndersonveGibneygibi gerçek hayatın içinden çıkıp gelen,Neo-Noirdizilerde görmeye alıştığımız ikidedektifin, yanlarındaki başka karakterlerle birlikte‘klasikbirStephenKingfantazisinedoğru yol almaları…

        Burada tuhaf olanbaşka bir şey daha var.King’ieserlerini bilenseyircilerin olayların nereye doğru gideceğini dizinin kahramanlarından daha öncekestirmesiTheOutsiderbu yanıylaseyircilerin kahramanlardan bir adım önde olduğu ama yine de merakla izlediği bir dizi… Çünkü çözüm kadar,karakterlerinçözümleme sürecindekiçatışmaları, gelişimlerive düştükleri ikilemlerde önemli.

        Belirli bir noktadan sonrasoruşturma,olayla ilgilenen polisler, dedektifler ve diğer herkes içindoğa üstü olaylara inanmak-inanmamakikilemindekilitlenip kalıyor.

        Malum,StephenKingher zaman inanmaktan yanadır.Dolayısıyla, dizi boyunca inananlar, inanmayanlara görehepbir adım öndeoluyor. İnananlar, sadece sezgilerine değil, yaşadıkları metafizik deneyimlere de önem veriyorlar. İnanmayanlar ise inanana kadar iç huzuru bulamıyor, gerçekleri göremiyorlar. Tam da bu noktada,Gibneyanahtar bir karakter olarak öne çıkıyor.

        Gibney, çocukluğunda hiçbir doktorun tanı koyamadığıatipikbir birey… Otizm spektrumuna dahil olmayan ama otistiklere hasbazıözelliklertaşıyan, sosyal uyum sorunları olansüper zeki özel biriGibney,Andersonya da diğerleri gibi peşin fikirler ve önyargılarla yola çıkmıyor. Sadece veri toplamaya, onları birleştirmeye veyorumlamaya odaklanıyor. Kişiliği gereği doğa üstüne inanmak ya da inanmamaktan ziyadesadece anlamak istiyorve bu önyargısızyaklaşımı,onukısa yoldansonuca götürüyor.Dizinin son bölümünde olayı nasıl çözdüğünü anlatırken ‘Bir yabancı, diğer yabancıyı tanır’ diyor. Diziye adını veren ‘TheOutsider’ınilk kez söze döküldüğü yer burası…

        TheOutsider’, karakterlerin psikolojilerini, kendi aralarındaki ilişkilerini,soruşturma sürecindeki gelişimlerini ele alması itibarıyla tipik birNeo-Noir… Ama alt metinlerine ve odaklandığı asıl meseleye baktığımızdaStephenKingkülliyatının bir parçası olduğunu görmek mümkün.

        Yazının şu noktasından sonra olayların gelişimiyle ilgili bazı ipuçları vermek zorunda kalacağımı belirtmek istiyorum. Aksi halde diziyiyorumlamaşansımkalmıyor… Diziyi seyretmeyen okurlar,öykünün gelişimiyle ilgili bilgiler almak istemiyorlarsa yazının geri kalanını daha sonra okuyabilirler.

        TheOutsider’daöncelikle görmek ve inanmak arasındaki ilişkilerinsorgulandığını düşünüyorum.Görgü tanıkları ve kamera kayıtlarına göreTerryMaitland(JasonBateman)bir çocuk katili… AmaMaitlandıncinayetin gerçekleştiği anlarda başka şehirde olduğunu gören tanıklar ve kamera kayıtları var. DNA analizlerine göreiseMaitlandsuçlu… Öte yandan,Maitlandındiğer şehirde görgü tanıkları önünde bıraktığı parmak izleri, masumiyetini kanıtlayacak kadar güçlü… Peki, bu durumda neye inanmamız gerekiyor?Gördüklerimize mi?Eğer gördüklerimizin güvenilir hiçbir yanı yoksa neye inanacağız?

        StephenKing’inve diziyi uyarlayan RichardPrice’ınilgilendiği asıl meselenin bu çıkışsızlık olduğunu düşünüyorum. Soruşturma genişledikçe,gerçeğin gördüklerimizin çok ötesinde bir yerde olduğunu anlıyoruz. Tam da bu noktada,TheOutsider’ınsadece gördüklerimize değil,pozitif bilimlere olan sarsılmaz inancımızı sorguladığıda öne sürülebilir.

        Burada bir bilim karşıtlığından söz etmiyorum çünkü olaylara farklı bir gözle baktığınızda,dizidebize doğa üstü gibi görünenher şeyinzatenkendine göre doğal ve biyolojik bir sürecin sonucuolduğu ortaya çıkıyor.Sonuçta ‘o’ da bir canlı?Buradakiasıl mesele,metafiziğe inanmaktan ziyadebazı karakterlerin gerçeğe tek açıdan bakmaları…

        KatolikdetektifYunisSablo(YulVazquez)gibi inançlı karakterleringerçeğidiğer herkesten daha çabuk kabullenmesi veHollyile ikisinin birbirlerindenhabersizbirkilisede karşılaştığı sahneninbizi ‘TheOutsider’ıngizli merkezine götüren ayrıntılar olduğunu düşünüyorum.

        Andersonen başından itibarengördüklerine değil sezgilerine kulak verse, gerçekte neye inandığını sorgulasa,sonradan pişman olduğukritik hatalar yapmayacak aslında

        JulianneNicholson’unoynadığıGloryMaitlandkarakteridesadece gördüklerine inanmak istemesi nedeniyle küçükkızını anlamakta zorlananveöfkesine yenilenbir karakter…Küçük kızıJessa’nın(ScarlettBlum)sözünü ettiği adamıkendi görmediği içintümden yok sayıyor, ciddiye almıyor.Anderson’uneşiJeannie(MareWinningham) iseolayıJessa’nınbakış açısıyla görmeye çalışarakonunlasağlıklı bir iletişim kurabiliyor.Glory’nin,kızının gördüklerini önemsememesiileHolly’ninElCucoteorisinesaygı duymamasıaynınedendenkaynaklanıyor; çünkübakış açısını sadece gördükleriyle kısıtlıyor…

        Anderson’unpsikolog olan eşiJeannieisesadece gördükleriyle yetinmeyen,sezgilerine değer veren,ElCuco’nunvarlığını hisseden,Gloryve kızlarıyla empati kurmasını bilenbir karakter.

        Dizi boyunca sadece gördüklerineinanankarakterlerinElCucoolarak anılan varlığınyaptıklarından daha kötü etkilendiklerini bir yerenot etmek gerek.

        ElCucotarafından ele geçirilen polisJackHoskins’in(MarcMenchaca),bir sahnedeçocukluğundan itibaren doğa üstü hiçbir şeye inanmadığını söylemesi önemli.Bencil, tembel, sorumluluk almaktan hoşlanmayan, inançsızveyalnız bir erkeğin ElCuco’nunavı olması tesadüf değil…Hoskins’inhayvanları öldüren bir avcı olduğunu da akılda tutmalıyız.

        Dizininaltını çizdiği bir başka nokta, kötülüğün güçlü bir sevgi bağı ve dayanışmayla yenilebileceği gerçeği…Kötülüğüyok etmek için inanç ve dayanışma gerekiyor. Ve sadece gördüklerimize inanmaktan vazgeçmemiz…

        Herkesin peşine düştüğü ‘gizemli seri katil’ElCuco’nunkurbanolarak seçtiği insanlarınölü yakınlarıylave onların gömülü olduğu topraklarla kurduğu bağıatlamamakgerek.ElCucoher iki dünyayla da bağları olan, keder ve acıyla beslenen bir varlık.

        Finaldeki büyük hesaplaşma,son kurbanın yakınlarının gömülü olduğu mağaradageçiyorStephenKingmezarlıkları geçmişin vebilinçdışının metaforu olarak kullanır genelde.Buradaki mağara da aynı işlevi görüyor.King, tüm bu metaforlararacılığıylakayıp yakınlarımızla olan bağımızın istesek de hiç bitmeyeceğini ima ediyor.

        TheOutsider’ıngizemli katiliElCuco,sadece öldürmekten değil, yarattığı acıdan, insanlar arasında ektiği nefret tohumlarının filizlenmesinden de besleniyor.Ne zaman ki, sadece gördüklerine,kamera kayıtlarınainanmayanbirtakıminsanlarortaya çıkıyor ve onun peşine düşüyor; o da o zaman korkmayavegüçten düşmeye başlıyorDolayısıyla, dizinin keder ve korku yerine mücadele ve cesareti öneren bir yanı olduğu söylenebilir.

        Tam da burada,ElCuco’nunvarlığını inkâr etmeyen küçükJessa’nınondanhiçkorkmadığıamaona çok kızdığını söylediği sahnegeliyor aklıma.ElCuco’nunvarlığını inkâr edenyetişkinler iseçocuklardan daha fazla korkuyorlar…Özetleöcügörenbirçocuk, onları hiç görmeyen ve varolduklarını kabul etmeyenyetişkinlereoranla daha güçlüolabiliyor

        Son olarak, peri masallarındaki çocuk yiyen canavarın metamorfoz geçiren bir yetişkin olarak hayal edilmesinin önemsiz bir ayrıntı olmadığını belirtmek isterim. Masallardaki canavarın güven verici bir yetişkine dönüşmesi, seri katillerle, çocuk tacizcileriyle dolu modern dünyanın bir yansıması gibi geliyor bana…ElCuco’nunbedenden bedene tırmalayarak bir virüs gibi geçmesini de unutmayalım. Covit-19 günlerine gelen tatsız bir tesadüf…

        TheOutsider’ oyunculuklar açısından sağlam bir dizi…Taşra polisindeBenMendelsohn, karakterin iç dünyasında olup bitenleri yansıtmada çok ustalıklı, incebir iş çıkarıyor.CynthiaErivoduygularını genellikle donuk bir yüz ifadesinin altında yaşayanHolly’de,mükemmel bir performanssergiliyor. Diğer oyuncular dagayetiyi.PaddyConsidine(ClaudeBolton),BillCamp(HowardSalomon),MareWinningham(Jeannie),JulianneNicholson(Gloria)veMarcMenchaka) hemen aklıma gelen isimler.

        Dizinin başarısındaki en büyük pay,kuşkusuzTheOutsider’acreator’ olarak imza atan RichardPrice’da… Romancı ve senaryo yazarı RichardPrice’ıTheWire’, ‘TheNightOf’ (2016) ve ‘TheDeuce gibi dizilerin yazarı olarak tanıdığımızıhatırlatalım.

        TheOutsider’ınen sevdiğim anlarından biriTerryMaitlandkarakterinin cinayet anında başka bir yerde olduğunu kanıtlayan video kaydı oldu.Maitlandbu kayıtta yetkililere KurtVonnegut’un‘Mezbaha 5’inin okullarda neden yasaklandığını soruyor. Eğer neden şiddetse, Homeros’un ‘İlyada’sındabundan çok daha fazla şiddet olduğunusöylüyor.Açıkçası haksız değil. Diziye uyarlanan romanıokumadım ama o sahnedeStephenKing’insesini duyar gibi oldum.

        DigiturkBeinConnect’teizleyebileceğiniz HBO yapımıTheOutsider’ polisiye ve fantezi türünüsevenlere önerebileceğimbir dizi.

        Evde kalın, sağlıklakalın….

        7/10

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar