Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Futbol, oynanmaya başlandığı 1860 yılından bu yana çeşitli aşamalardan geçti. Günümüzde başta FIFA olmak üzere tüm futbol adamları seyircinin hoşuna gidecek sistem arayışlarını sürdürüyorlar. Sahaya yansıtılan sistemler çoğu kez tartışılırken, sürekli değişkenlikleri de görüyoruz…

        Standart bir uygulamanın yerleşmemesinin temel nedeni, teknik adamların kendi düşünce anlayışları ile örtüşen dizilişlerin farklılığı. Son yıllarda teknik adamlar alışılagelen uygulamaların dışına çıkarak daha atak futbol oynatmayı ilke edindiler. Amaç, golü çabuk bulmak, göze hoş gelen coşkulu futbol oynatmaktı…

        Şimdi, sistem tartışması yine gündemde. Son Dünya Kupası’nı kazanan Fransa’nın elde ettiği başarı ve uyguladığı saha dizilişi futbol adamlarını ikiye böldü. Hatta Aykut Kocaman, “Fransa benim sistemimle oynuyor” diyerek tartışmayı başlatan isim oldu. Rusya’da Fransa’nın savunmada çok adamla kalması ve hızlı oyuncularla kontra topları iyi kullanması başarıya getirmişti. Bu uygulamanın final maçlarında başarıyı getireceği, ancak uzun lig maratonunda sekteye uğrayacağı görüşü ağırlık kazandı…

        Fenerbahçe’nin Hollandalı teknik direktörü Phillip Cocu, “4-3-3 dizilişi ile oynayacağız“ diyerek sistem konusunda net tavrını ortaya koydu. Cocu’nun kafasındaki sistem savunma ağırlıklı futbolu bir kez daha önümüze koyarken, "Aykut Kocaman’dan ne farkı olacak?" sorusu da akıllara geldi. Modası geçmiş eskide kalan bu sisteme göre, öncelik savunma güvenliği, geriden oyun kurma ve forvette yer alan oyuncuların daha çok topla oynayarak zaman kazanması ve geriden gelen arkadaşlarına yer açmak.

        Günümüz futbolunun daha hızlı ve coşkulu oynandığını düşündüğümüz de Cocu’nun sahaya yansıtacağı sistem taraftarı ne kadar heyecanlandırır bilinmez. Amaç, ne olursa olsun kazanmak mı, yoksa kazanırken stadı dolduranlara keyifli anlar yaşatmak mı?

        Bu soruların yanıtını Süper Lig maçları başladığında göreceğiz.

        YILDIZ TRANSFERLER YOK

        Parasızlık kulüplerin elini kolunu bağlamış durumda. Üstelik UEFA kriterleri “hovardaca harcamayı” engelliyor. Sezonun açılmasına az bir süre kala transferin lokomotifi olan Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş’ın sessizliği söz konusu. 3 büyükler dışında kalan kulüpler de transferde henüz atağa geçmediler. Duyduğumuz ve öğrendiğimize göre satın alma yerine kiralama formülü için çaba gösteriyor yöneticiler…

        Fenerbahçe’nin genç oyunculara yönelmesi de birçok kulüp için örnek alınacak gibi. Tarihinde ilk kez gençlere bu denli ilgi gösteren Sarı-Lacivertliler geleceğin takımını yaratmak istiyor. Hazırlık maçlarında öne çıkan Barış Alıcı ve Ferdi Kadıoğlu tıpkı Elif Elmas gibi kadronun vazgeçilmezi olabilirler.

        Yıllarca altyapı konusunda ısrar edenler, bu gelişim karşısında bir kez daha haklı çıkmanın mutluluğunu yaşıyorlardır şüphesiz. Dileriz, gençleşme operasyonu sistemli olarak yansır. Futbolumuz yeni uygulama ve anlayışla hak ettiği yere ulaşır…

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar