Biri lütfen yalan desin
Fatih Terim’in bir İngiliz gazeteciye verdiği röportaj birkaç gündür gündemde.
Röportajın orijinalini okumadım.
Ama Türk medyasına düşen bölük pörçük parçalara göz atıyorum.
Bildiğimiz Terim.
Kulaklardan fışkıran bir ego.
Kokusu sadece Türkiye’ye değil, dünyaya yayılmış bir kendini beğenmişlik.
Bir bölümü hak edilmiş olsa da, bu kadarı biraz iç kaldırıcı.
Büyüdükçe kibrinazalıp tevazunun artması gerekirken, tam tersi bir durum söz konusu.
Aslında başladığı yer ile ulaştığı yer arasında çok büyük mesafe olan düşük eğitimli insanların tamamında görülen bir durum bu.
O yüzden Fatih Hoca’ya çok kızamıyorum.
Kendisi günümüzdeki ve önümüzdeki tek örnek değil.
Ancak ne olursa olsun, her şeyin de bir sınırı olmalı.
Röportajın medyaya yansıyan bölümünde, şu satırları görünce emin olun kusacaktım.
İddiaya göre Terim, kendisine röportaja gelen İngiliz gazetecilerin röportaja geç kalması üzerine telefondaki İngilizlere şunu söylemiş:
“Şoföre Terim’in evine gittiğini söyle, zamanında burada olacaksın.”
Fatih Hoca’nın bunu söylemediğine inanmak istiyorum.
Birisi bana “Söylemedi” desin.
Yalvarırım desin.
Yok eğer söyledi ise.
Vay halimize.
- Bana katlanan herkese teşekkürler6 ay önce
- NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?6 ay önce
- Mirası kim paylaşır6 ay önce
- Uçlara güç veren bir Anayasa6 ay önce
- İçimizdeki İrlandalılar6 ay önce
- Dünün güneşi, bugünün çamaşırı6 ay önce
- Plan mı pilav mı!6 ay önce
- Kalksa da görsek6 ay önce
- İnce dedikodular6 ay önce
- Oran değil, fark önemli6 ay önce