Manasız bir tutuklama daha
Sıradan vatandaşa da, Cumhurbaşkanı’na da.
Hiçbirimizin hakaret etme özgürlüğü yok.
Ama zaman zaman bu konuda ölçüyü kaçırdığımız olmuyor değil.
Benim de.
Bazen bu köşede ben de kendimce hakaret olmayan ama muhatabınca hakaret olarak algılanan cümleler kuruyor, ifadeler kullanıyorum.
Hakarete uğradığını düşünen kişi soluğu savcılıkta alıyor, davacı oluyor.
Savcı da yazdıklarımda hakaret olduğuna kanaat getirirse konuyu mahkemeye taşıyor.
Bazen de savcı burada hakaret yok diyor ve dava açmıyor.
O zaman hakarete uğradığını düşünen kişi bir üst mahkemeye başvuruyor.
Bazen de dava açılıyor, yargılanıyoruz.
Kimi zaman beraat ediyoruz, kimi zaman mahkum oluyoruz.
Uzunca zamandır sert bir muhalif gazetecilik yapan Sedef Kabaş da bir televizyon programında bir şeyler söylemiş.
Dinlemedim okudum.
Eski, bildik bir cümleyi tekrarlamış.
Bazıları da bu cümlede hedefin Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğunu düşünmüş.
Kızmış, öfkelenmiş.
Ve gece yarısından sonra Kabaş’ın evi basılmış, gözaltına alınmış.
O sırada Adalet Bakanı Gül sert bir açıklama yapmış ki, bir Bakan’ın hele hele Gül gibi genelde özgürlükçü tavrı ile öne çıkan bir bakanın bunu yapması olacak iş değil.
Tabii olarak bu sözlerin ardından Sedef Kabaş tutuklanmış.
Sedef Kabaş hakaret etmiş mi etmemiş mi, hedef Cumhurbaşkanı mı idi değil miydi buna elbette yargı karar verecek.
Ancak ortada gerçek bir garabet var.
Gece yarısı gözaltı.
Ve hemen bir tutuklama.
Bu bir cinayet davası değil.
Bu bir hakaret davası.
Bu kadar olağandışı bir hız ve üzerine bir de tutuklama.
Hiç kimse buna normal bir adli süreç diyemez.
Bu Türkiye’yi küçük düşürecek, Türkiye’yi Adalet’in olmadığı bir baskı rejimi olarak gösterecek kötü bir uygulama.
Bu ne Türkiye’nin lehine, Cumhurbaşkanı’nın lehine.
Bakın hiç kimse Sedef Kabaş yargılanmasın falan demiyor.
Ama bu ne şiddet ne celal.
Sedef Kabaş da bu gereksiz tutuklama ile Osman Kavala’nın yanına 2. bir kişiyi de eklemiş oldu.
Ve şansa bakın ki her ikisi hakkında da tutuklama kararını aynı hakim vermiş.
- Bana katlanan herkese teşekkürler6 ay önce
- NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?6 ay önce
- Mirası kim paylaşır6 ay önce
- Uçlara güç veren bir Anayasa6 ay önce
- İçimizdeki İrlandalılar6 ay önce
- Dünün güneşi, bugünün çamaşırı6 ay önce
- Plan mı pilav mı!6 ay önce
- Kalksa da görsek6 ay önce
- İnce dedikodular6 ay önce
- Oran değil, fark önemli6 ay önce