Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet

Fikir sahibi ben değilim, bir okur.

Muhtemelen haberiniz vardır, bir süre önce Maliye, şirketlerin lüks araç edinmelerinin önüne geçecek bir adım atmıştı.

Şirketler makam aracı lüks bir otomobil kiralama yoluna gitmeleri halinde buna bir üst limit getirilmişti.

Şirket ne kadar büyük olursa olsun, ne kadar kâr elde ederse etsin, ne kadar ihracat yaparsa yapsın yöneticilerine ya da sahiplerine verebileceği makam otomobili için yapılabilecek ödemenin bir sınırı vardı.

Bu sınır aylık 8 bin TL olarak belirlenmişti.

Ancak bu kadarı gider olarak gösterilebiliyordu.

Gerisi masraf olarak gösterilemiyor, vergi matrahından düşülemiyordu.

Araç giderlerinin ise yüzde 30’unu gider olarak deftere yazamıyordu.

Okurun teklifi şu:

Madem özel sektöre böyle bir kısıtlama getiriliyor ve bu kısıtlama makul, o zaman aynı kısıtlama kamuya da getirilsin. Yani belediye başkanları, kamu kuruluşlarının ve kamu şirketlerinin genel müdürleri, Diyanet İşleri Başkanları ve benzeri kurum başkanları için de aynı sınırlama getirilsin.

Bu gibi kamu görevlileri için aylık kira bedeli en fazla 8 bin TL olan araçlar kiralanabilsin.

Yok eğer bunun üzerinde bir araç kiralanır ise aradaki farkı aracı kullanan makam sahibi maaşından karşılasın.

Çünkü bugün devletin üst düzey görevlilerine verdiği araçların kiraları öyle az buz değil.

Bir Mercedes S serisi kirası aylık 100 bin TL’nin altında değil.

7 serisi BMW bunun biraz altında.

A8 Audi de keza hemen hemen aynı düzeyde.

Bu araçlara meraklı kamu görevlileri aradaki farkı cebinden versin bakalım.

Hala aynı otomobile binmek isteyecekler mi!

Eski Türkiye’de de bu işin cılkını çıkaranlar vardı elbet ama emin olun makam otomobilini özel işlerinde kullananlara kötü gözle bakılırdı.

Şimdi ise böyle yapmayanlara enayi gözü ile bakılıyor.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar