Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet

Türkiye’nin yükselen enflasyonu ile tüm dünyada yükselen enflasyonu birbirinden ayırmak, koparmak imkansız.

Bu enflasyon, pandemi sonrası bir trend ve pandemi sırasında özellikle ABD ve AB’nin piyasaya pompaladığı yüksek miktardaki para arzından kaynaklanıyor.

Tabii bizdeki enflasyon oransal olarak daha yüksek.

TÜİK’in açıkladığı enflasyonumuz bile Avrupa ve ABD’nin 5-6 katından fazla.

Arjantin ile yarışan bir oran.

Diğer ülkeler enflasyonu kontrol altında tutabilmek için faizleri az da olsa yükselttiler.

Biz ise tam tersini yaptığımız için ayrıştık ve daha yüksek bir enflasyona sahip olduk.

Ancak ABD ve AB’deki enflasyonla bizim enflasyonumuz arasında kamu açısından bir fark var.

ABD yüksek enflasyonla para kazanıyor. Türkiye’deki yüksek enflasyonla Türk vatandaşları para kaybediyor.

Çünkü ABD’nin parası dolar rezerv para.

Yani ABD vatandaşlarının elindeki paradan daha fazla ABD parası başka ülkelerin elinde.

Dolar değer kaybedince bu ülkelerin elindeki paranın değeri düşüyor.

Bunu ABD Hazinesi kazanıyor.

Dolara olan güveni kaybettirmeyecek düzeyde bir enflasyon ABD’nin lehine.

2021 yılı ABD enflasyonu 6,8.

Bu şu demek şu anda dünyanın çeşitli ülkelerinde bulunan trilyonlarca doların yüzde 7'ye yakını buharlaştı.

Mesela Türk vatandaşlarının bankalarda bulunan 250 milyar dolarının satın alma gücü yüzde 7 oranında eridi.

Hadi doların yüzde 2 civarında olan faizi ile bu zarar yüzde 5 olsun.

Aslında 12,5 milyar doları kaybettik.

Ama sorun şu ki, bu hesapların sahipleri yine de TL’ye göre karlı.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar