Demekle olsaydı
20 ayrı suç kaydı.
Adam öldürme dahil.
Kendi deyimiyle karışık işlerden 24 yıla mahkum.
Televizyon programında Müge Anlı’nın karşısında.
3 yıl yatıp çıkmış.
Müge Anlı soruyor, “Nasıl çıktın?”
İnfaz yasası ile yarıya düşmüş, corona sebebiyle biraz daha inmiş, sonunda 24 yıla mahkum 3 yılda tahliye.
Aramızda.
Osman Kavala ise neredeyse 3 yıldır içerde.
Suçu ne?
Bilinmiyor.
Henüz doğru düzgün suçu bile kendisine söylenmemiş, doğru düzgün ifadesi de alınmamış.
24 yıla mahkum 3 yılda çıkıyor, suçunu dahi bilmeyen adam Osman Kavala 3 yıldır içerde.
Ve biz buna yargı, bu kararlara da adalet diyoruz.
Çok açık ki, Osman Kavala adam öldürse idi şimdiye çoktan cezasını yatıp çıkmıştı.
Serbestçe geziyordu.
Televizyon programlarına katılıyordu.
Kavala’nın suçu yeterince suçlu olamamak galiba.
Ama zaten Türkiye’de Adalet artık Adalet Bakanlığı'ndan alınıp, Kültür Bakanlığı üzerinden devlet tiyatrolarına bağlanmalı.
Çünkü tam anlamıyla bir komediye dönüşmüş vaziyette.
Mesela Yılmaz Özdil de önceki gün yargı karşısındaydı.
Ebubekir Sifil diye bir canlıya hakaretten.
Sifil, Özdil’in ölüsünün camiye sokulmamasını, gassallar tarafından yıkanmamasını söylüyor sözde din adamı kisvesi ile ve Özdil’i hedef gösteriyor.
Özdil bu yaşam formunu mahkemeye vereceğine yanıt veriyor ve “Yobaz” diyor.
Sifil ayakları arkasına vurarak savcıya koşuyor ve hakarete uğradığını söylüyor.
Ve tüm bunların toplamına biz Adalet diyoruz.
Ama demekle olmuyor işte.
- Bana katlanan herkese teşekkürler6 ay önce
- NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?6 ay önce
- Mirası kim paylaşır6 ay önce
- Uçlara güç veren bir Anayasa6 ay önce
- İçimizdeki İrlandalılar6 ay önce
- Dünün güneşi, bugünün çamaşırı6 ay önce
- Plan mı pilav mı!6 ay önce
- Kalksa da görsek6 ay önce
- İnce dedikodular6 ay önce
- Oran değil, fark önemli6 ay önce