Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Büyük merkez bankaları küresel krizde, ardından pandemide büyük parasal genişlemelere gitti. Faizleri de tarihin en düşük düzeyine indirdiler. Üstüne Covid 19’da hükümetlerin büyük yardım paketleri açıklandı. Sonuçta küresel çapta enflasyon baş gösterdi.

        ➔Bitişikte yer alan Merkez Bankası grafiğinden gelişmekte olan ülkelerin ortalama enflasyonunun yüzde 10, gelişmiş ülkelerin yüzde 8 civarına yükseldiği görülüyor.

        ➔Gelişmiş ülkelerin enflasyon hedefleri yüzde 2. Hedefin 4 katına varan enflasyon karşısında hemen her ülke harekete geçti.

        ➔Hem faiz artırarak hem verilen likiditeyi geri çekmeye başladılar. 2022’de faiz artıran merkez bankası sayısı 90’ı geçti.

        ➔Artışa katılmayan veya faizi düşüren 4 merkez bankası var. Japonya, Çin, Rusya ve Türkiye. Rusya ekonomisi daralıyor, Japonya büyüyemiyor, Çin ekonomisi ise yavaşlıyor ve 40 yıl sonra yüzde 5’in altına inen bir büyümeyle karşı karşıya.

        FAİZ DOLARIN ÖNÜNDE

        ➔Yükseltilen politika faizleri ile dünyada devlet tahvilleri ortalama faizleri de hızla yükseliyor. Bu faiz oranlarının ortalaması 2021 sonunda yüzde1.32 iken 27 Eylül’de yüzde 3.54’e çıktı. 9 ayda iki kata yakın artış kaydetti.

        REKLAM

        Döviz kurlarında büyük değişimlere yol açan gelişme faiz cephesinden patladı.

        ➔Faiz artışları yanına ülkelerin farklılaşan ekonomik durumu da eklenince döviz kurlarının istikrarı iyice bozuldu.

        Dünya parası olan dolar, ABD’de faizlerin yükselmesine ve daha yükseltilecek olmasına paralel güçlendikçe güçleniyor.

        ➔Doların karşısındaki diğer büyük paraların hemen tümü de değer kaybediyor. Çünkü faiz artırımında geç kaldılar ve ekonomik durumları ABD’den daha kötü. Avrupa ve İngiltere resesyona sürükleniyor.

        ➔Doların 6 büyük paraya karşı değerini ölçen Dolar Endeksi son olarak 114 seviyesine yükselerek 1985 ve 2001 yılı sonrasının tepesine çıktı.

        VARLIK FİYATLARIYLA TERS KORELASYON

        ➔Dolar bu çıkışını yaparken dünya ticaretinin temel parası olmasının etkisiyle bütün finansal ve reel varlık fiyatlarını düşürüyor.

        ➔Bitişikte yer alan bir grafikten de izlenebileceği gibi, yeşil renkli çizgisiyle yukarı tırmanan dolar, en başta tahvil, sonrasında borsaları aşağı indirmiş. Kervana en son kattığı ise emtia fiyatları olmuş.

        ➔Belirtelim ki Dolar Endeksi yılbaşına göre yüzde 19.5 yükseldi, yani dolar büyük haralara göre bu oranda değerlendi.

        ➔Tüm dünya borsaları 4 Ocak’taki en yüksek düzeyinden MSCI endeksiyle yüzde 26 değer kaybetti.

        Emtia fiyatları CRB Endeksi ile yüzde 20 düştü.

        ➔Dünyada negatif faizle işlem gören tahvil hacmi 18.4 trilyon dolar iken bu rakam 27 Eylül itibariyle 1.7 trilyon dolara geriledi. Yani faizler pozitife döndü.

        ➔Değerli metallerden altının ons fiyatı dünyada 8 Mart’taki 2070 dolarlık düzeyinden 1621 dolara indi ve yüzde 21 geriledi.

        REKLAM

        ➔Tahvil hariç diğer varlıkların değer kaybı beşte bir düzeyine varırken, doların değer artışı da beşte bir kadar oldu. Dolar ile varlık fiyatları ve paralar arasında böylesi bir ters korelasyon kendini gösteriyor.

        MARTA KADAR ARTIŞA DEVAM MI?

        ➔Bu durumda reel ve finansal varlıkların değerinin ne yöne gideceği, daha açıkçası ne kadar düşeceği önemli ölçüde doların ne kadar değerleneceğine bağlı gibi.

        ➔Doların değerini belirlemede ABD’de faizin ne kadar artırılacağı önemli olacak. Mart ayında yüzde 0.00-0.25 ile başlayan faiz artırımı yüzde 3-3.25 aralığına geldi. Beklenmeyen ve tahmin edilmeyen bir faiz artışı oldu. Çünkü enflasyon öyle gerektirdi.

        ➔Bundan sonra da faizin ana belirleyicisi yine enflasyonun seyri olacak.

        ➔Ancak faizlerde yapılan değişikliğin ekonomiyi ve enflasyonu etkilemesi mesela bir yıl gibi belli bir zaman alıyor.

        ➔Son Fed toplantısında başkanların tahminleri politika faizinin gelecek yılın ilk çeyreğinde yüzde 4.4-4.6 seviyesine yükseleceği yönündeydi. Demek ki politika faizi yüzde 4.5-4.75 düzeyine çıkabilir. Yani Fed faizleri yüzde 5’e çıkarmadan duracak.

        ➔Dün Chicago Fed Başkanı Charles Evans "Gelecek bahara kadar faiz oranlarını oturup etkilerini bekleyeceğimiz bir seviyeye yükseltmiş olacağız. Medyan tahminler, ters şoklar olmazsa Mart ayında faizlerde zirveyi göreceğimize işaret ediyor. Eğer işler yolunda giderse belki daha az artış olabilir. Resesyon olmasa da bazı şoklar yaşanabilir" dedi.

        FED MART SONRASI DURACAK

        ➔Mart ayı dahil Fed’in dört toplantısı var. 1 Kasım, 13 Aralık, 1 Şubat 2023 ve 22 Mart. Eğer zirve yüzde 4.5-4.75 düzeyinde olacaksa önümüzde 1.5 puanlık bir artış daha düşünülüyor demektir.

        ➔Kasım başındaki toplantıda Fed’in bir 75 baz puanlık artışa gidebileceği şimdilik yüzde 70 oranında fiyatlanıyor. Tabi o zamana kadar açıklanacak verilere ve gelişmelere de bağlı olacak.

        REKLAM

        ➔Beklendiği gibi dördüncü 75 baz puanı kasımda yaparsa geriye üç toplantı için üç çeyreklik faiz artırımı kalır. Birini aralıkta yaparsa Fed 9 ayda politika faizinde tam 4 puanlık artışa gider ki, 1982 sonrasının en hızlı ve en yüksek faiz artışı olur.

        ➔Faiz artışlarını durdurmanın yolu enflasyonu durdurmak. Fed de zaten önden yüklemeli yaptığı faiz artışlarının ne sonuç verdiğini, enflasyonu ne ölçüde düşürdüğünü görmek için mart ayında duracak.

        ➔Durup bekleme süresi hem enflasyon seviyesine hem de resesyon yaratıp yaratmadığına bağlı olmakla birlikte 6-9 ayı bulabilir. Duruma göre ya indirim başlar ya da ilave birkaç doz daha artırım yapılabilir. Zaten tahminler faizlerin 2024’te düşürülebileceği yönünde.

        GEÇMİŞTEKİ GİBİ MÜDAHALE OLUR MU?

        ➔Bu takvime göre dolar değerlenmeye devam edebilir. Yükselişte ilk hedef bitişikteki grafikte yer alan 2001 yılı Dolar Endeksi’nin 121.290 tepesi olabilir. Hem dünya için hem ABD için asıl can yakıcı aşama da, yükselişin devamı halinde bu düzeyden sonra başlayabilir.

        ➔ABD 1985’de doların aşırı değerlenmesinin önüne geçmek için büyük devletlerle anlaşmak zorunda kaldı. Plaza Anlaşması denilen bu işbirliği sonucu Dolar Endeksi rekora ulaştığı 164.720 düzeyinden geri döndürüldü. Yaklaşık 5 yılda yüzde 96 artan Dolar Endeksi bu ortak müdahale ile 2 yılda yüzde 48 geriledi.

        ➔Geçmişteki bu gerçekleşmeden hareketle yükselişin sürmesi halinde büyük müdahalenin 2001’deki tepe noktasının geçilmesiyle gündeme gelebileceği düşünülebilir. Yükseliş sürerse müdahale iki zirve arası bir yerde olabilir.

        ➔Özetle ortaya konulan takvime göre Amerikan faizleri ile yükselen doların baskısı yaklaşık 6 ay daha sürebilir.

        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00
        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar