DEİK'ten yeşil ve dijital atılımı
İş dünyasını yabancılarla kaynaştırmayı amaçlayan Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi (DEİK) iki yeni faaliyet alanına girdi. Biri Yeşil Mutabakat diğeri dijital teknolojiler. Kuruluşunun 37. Yılında taşındığı Seyrantepe’deki yeni merkezinde DEİK Başkan Nail Olpak medya mensuplarıyla bir araya geldi. Olpak burada hem yeni merkezini tanıttı hem iki yeni konseyi ile ekonomik gelişmeler hakkında açıklamalarda bulundu.
“Hayatımızda artık iki yeni kavram var” diyen Nail Olpak bunlardan birinin Yeşil Mutabakat diğerinin dijital teknolojiler olduğunu belirtti. İki alanda da iki yeni konsey kurduklarını, böylece konsey sayısını 149’a çıkardıklarını kaydeden Nail Olpak “bambaşka iş konseyi olarak tanımladığı Dijital Teknolojiler İş Konseyi’ne büyük ilginin olduğunu ve 250 civarında başvurunun yapıldığını” ifade etti.
DEİK Başkanı Nail Olpak bu konuda şöyle konuştu:
➔ “Biz Yeşil Mutabakatı yeni bir dizayn ve yeni bir ekonomi anlayışı olarak yorumluyoruz. Yeni dönemin en önemli belirleyici faktörlerinden biri Yeşil Mutabakat olacak. Yeşil ekonomiye geçişe ayak uyduramayan ülkeler oyunun dışında kalacaklar. Bu yeni dizayna şimdiden adapte olmak zorundayız.
➔ Bir diğer önemli alan ise dijital ekonomi. Hayatımızın her alanında dijitalleşmeyi yaşıyoruz. DEİK olarak, dijitalleşmeyi yakından takip ediyor ve bu alandaki geleceği konuşuyoruz.
➔ Biz de Türkiye’yi dijital ekonomi ve dijital teknolojilerde bir üst lige taşıma hedefiyle Dijital Teknolojiler İş Konseyini kurduk. Bu konseyin Yürütme Kurulu oluştu ve şu an çalışmalarımızda son aşamaya geldik.
➔ Yakın zamanda iş konseyimizin faaliyet alanlarını, üyelerimizi ve DEİK çatısı altında hangi komitelerimizle birlikte çalışacağını açıklayacağız.
➔ Diğer iş konseylerimizden biraz daha farklı bir yapıya sahip olacak. Dijital ekonominin farklı disiplinleri özelinde fintek, siber güvenlik gibi 7-8 farklı alt komitesi olacak.
➔ Dijital Teknolojiler İş Konseyimizin önü çok açık. Nitelikli üye profiliyle birlikte ufku çok aydınlık yeni bir iş konseyinden söz ediyoruz. Asıl hedefimiz Türkiye’deki dijital teknoloji ekosistemi ile yurt dışındaki firmaları bir araya getirmek.”
RUSYA’DA BOŞLUK DOLDURMA FIRSATI
➔ İhracatın bu yıl da iyi gittiğini ve 250 milyar dolarlık hedefi aşarak, yılı 260 milyar dolarla kapatılacağını tahmin ettiklerini belirten Nail Olpak “Tabii Türkiye’nin turizm, eğitim ekonomisi, yurt dışı yatırımlar, yurt dışı müteahhitlik gibi alanlarda ne kadar döviz girdisi alacağı da önemli. Turizmde iyi gidiyoruz” dedi. Nail Olpak şu bilgileri verdi:
➔ “Yurt dışı yatırımlar alanında şu ortamda pozitif bir senaryo ihtimali zor olsa da, yurt dışı müteahhitlik alanında büyük gelişmeler olabilir.
➔ Şartlar gereği Rusya, Ukrayna ve Belarus’tan devlet temsilcileri, iş insanları, resmi heyetler
gibi çok sayıda misafirimiz oluyor.
➔ Savaş sonrası gelinen noktada ise Ukrayna tarafında ihracatta doğal bir kayıp yaşayabiliriz.
Ancak bu yeni denklemde Belarus için en akılcı çözüm Türkiye gibi gözüküyor.
➔ Ayrıca Rusya’dan çıkacak global ve Batılı şirketlerin yerini alabilecek şirketler var. Elbette böyle bir pazara Türk şirketleri de girebilir. Rusya pazarındaki bu durumu ayrı bir fırsat penceresi olarak değerlendirebiliriz.”
ARABİSTAN’LA 10 MİLYAR DOLARLIK HEDEF
➔Suudi Arabistan ile ilişkilerin düzelmekte olduğunu ifade eden Nail Olpak önce seyahat kısıtlamalarının kaldırıldığını Suudi Arabistan Prensi ile birlikte 35 kişilik bir iş insanları heyetinin de Türkiye’ye geldiğine işaret ederek şunları belirtti:
➔ “Uzun zamandan sonra ülkemizi ziyaret ediyorlar ve olabilecek en güçlü firmalardan iş insanları katılıyor. Aralarında ülkelerimiz arası ticarette çok etkili rol oynamış önemli isimler var.
➔ Suudi Arabistan heyetinin listesini DEİK olarak biz hazırlasaydık, inanın yine aynı 35 kişiyi seçerdik.
Dolayısıyla gelen heyetin niteliğinden ve bu ziyaretten son derece memnunuz.
➔ Geçtiğimiz dönemde yaşanan sorunlardan dolayı, ticaret durmadan önceki en son rakamları baz aldığımızda Suudi Arabistan ile 7.3 milyar dolar ihracatımız vardı. Dolayısıyla 7 milyar dolarlık bir kaybımız oldu diyebiliriz.
➔ İlişkilerin yeniden normalleşmesiyle Suudi Arabistan’a 10 milyar dolarlık bir ihracat potansiyelinden söz edebiliriz. Özellikle işin müteahhitlik boyutu çok önemli bir alan.”
KURLARDAKİ YÜKSELİŞ
➔ Son ekonomik gelişmeleri yorumlayan DEİK Başkanı Nail Olpak “Herkes ekonomiyi dolar üzerinden takip ediyor” diyerek şu değerlendirmelerde bulundu:
➔ “Ekonominin bir bölümü kurallardan, kalan kısmı ise beklenti yönetiminden oluşuyor. Bir ekonomide en önemli faktör beklentilerin yönetimi ve öngörülebilirliktir.
➔ Türkiye’de ekonomi uzun yıllardır dolara endeksli şekilde değerlendirilir. Herkes ekonomiyi dolar kuru üzerinden takip ediyor ve buna göre yorumluyor.
➔ Biz iş insanları olarak, yüksek döviz kuru ve yüksek faizi tabii ki istemeyiz. Ancak arzu etmediğimiz şey ise belirsizlik ve bilinmezliktir.
➔ Beğenmediğimiz bir faiz politikası uygulansa ve hatta döviz kurunun yüksekliğinden rahatsız olsak bile, en azından önümüzü görmek, bir adım sonrasını tahmin edebilmek isteriz. Yani belirsiz bir piyasa ortamını hiç arzu etmeyiz.
➔ Yurt dışındaki muhataplarımız açısından bakarsak bir Alman ya da Amerikalı iş insanının Türkiye’deki durumu anlaması elbette zor. Çünkü alışık değiller. Stabil düzene alışkınlar. Faiz, enflasyon ya da para birimlerinin değeri belirli bir çizgide ilerler.
➔ Yurt dışından buraya bakınca dövizdeki dalgalanmaları ya da enflasyon ivmesini anlamak zorlaşıyor. Türkiye’yi tüm dinamikleriyle iyi bilmek iyi okumak gerekiyor.”
DIŞARIDAN HALA İLGİ VAR
➔ Türkiye’nin ekonomi, ticaret hukuku ve iş dünyasını ilgilendirecek yasal düzenlemeler gibi alanlarda öngörülebilir olması ve iş dünyasındaki muhataplarına daima güven vermesi gerektiğine dikkat çeken Nail Olpak “Çözüm ise öngörülebilirliği yakalayabilmekte. O zaman dışarıya kendimizi anlatmamız çok daha kolay olacaktır” diyerek sözlerini şöyle tamamladı:
➔ “Dış yatırımcılar açısından bakarsak, geçen hafta bile 3 ayrı ülkeden bakan katılımlı iş heyetlerini ağırladık. Türkiye’ye hala ilgi var ve en önemlisi burada hala fırsat görüyorlar.
Sanki salgın sürecinde kaybedilen dönemi kapatıyor herkes.
➔ Elbette yabancılar için döviz kurundan dolayı ülkemizin ucuzluk avantajı da öne çıkabilir. Fakat buradaki pazar büyüklüğümüz ve potansiyelimiz de inanılmaz yüksek. Azerbaycan, Gürcistan ya da Bulgaristan gibi yakın ülkeleri düşünecek olursak, Türkiye bu manada muazzam büyüklükte ciddi bir pazar.”
