Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Özel Tüketim Vergisi bazı otomobillerde yüzde 3.5 ile yüzde 17 arasında fiyat düşüşü sağlayacak şekilde yeniden düzenlendi. 11 ay önce ise vergi yükü önemli oranda artırılmıştı.

        İki vergi düzenlemesinde de yerli üretim teşvik edilirken ithal otomobillerin vergi yükü artırıldı.

        -Eylül ayındaki düzenlemenin amacı belli idi. Tam gaz giden otomobil ithalatının önüne fren koymak. Çünkü o zaman cari açık yükseliyordu ve döviz rezervleri hızla azalıyordu.

        -İşe yaradı mı? Aradan geçen zamanda otomobil ithalatının taleple birlikte artışını sürdürdüğünü gördük. Ancak pandemi döneminin en şiddetli yaşandığı dönemde otomobil talebinin ekstra arttığını belirtmek gerekiyor.

        -Yine de fiyatların yüzde 20 ve üstünde artmasının ithalata marjinal bir etkisi olmuştur. Çünkü tüketicinin değişen fiyatlara karşı duyarsız kalması çok zordur. Belli ki fiyatları artıracak vergi düzenlemesi yapılmasaydı, enflasyondan korunma güdüsünün baskın olduğu bir dönemde otomobil talebi çok daha fazla olacaktı.

        OTO VERGİSİ NİYE İNDİRİLDİ?

        -Şimdi ne oldu da tersi bir kararla vergi yükünde indirime gidildi? Aradan geçen zamanda döviz rezervi yönünde çok mu rahatladık?

        -Üstelik yeni açıklanan temmuz ayı bütçesinde özel tüketim vergisinin yüzde 15.4 düşmesine rağmen bu karar alındı.

        REKLAM

        - Brüt döviz rezervinde swapların da etkisiyle bir artış var. Ama rezervler hala düşük ve güçlendirme yolunda daha alınacak çok yol var. İthalat da artışını sürdürüyor.

        -Olmakta olan bir şey var. Otomobil piyasasında durgunluğun ön işaretleri alınıyor. Temmuz ayındaki Özel Tüketim Vergisi azalmasında, başka gelişmelerin yanında bu da etkili. Otomobil satışları düştü. Düşen vergiler ve fiyatların talebi yerli üretim otomobillere biraz daha kaydırması beklenebilir.

        -Karar değiştirmede daha önemli rolü ise hükümetin önceliğinin değişmesinde görüyoruz. Geçen yıl hükümet için asıl büyük sorun cari açıktı, bu nedenle ithalatın hızını kesecek önlem lazımdı. Şimdi ise asıl büyük sorun enflasyon, daha açıkçası faizlerin nominal yüksekliği.

        ENFLASYON ENGELİNİ AŞMAK

        -Faizi indirmenin yolları aranıyor da, en büyük belirleyicisi enflasyon düşmüyor, yükseliyor. Faiz ile enflasyon arasındaki fark da kapandı. Baz etkisinin devreye girmesine ve faiz düşüşünde işimizi kolaylaştırmasına iki ay daha var. Ekim ayı ve devamında enflasyonun yükselişi, matematiksel olarak hız kesebilir, hatta tersine dönebilir.

        -O zamana kadar da Merkez Bankası’nın enflasyonun üstünde reel faiz verme sözünü ve döviz kurunu tutabilmesi için, enflasyonun artmaması lazım. Enflasyon yükselirse faiz oranının üstüne çıkacak, 2-3 ay için politika faizini artırmak gerekecek. Sonrasında faiz indirimine gitmek ise, “bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” örneğine dönecek.

        -Kaldı ki faiz yükseltmek diğer bütün yöntemler tüketildikten sonra, başka hiçbir seçenek kalmadığında zorunlu olarak kullanılan bir yol.

        -Bu nedenlerle ağustos ve eylül aylarını enflasyon açısından idare etmek adına bazı otomobil fiyatlarını vergi yoluyla düşürmek altın bir anahtardı. Çünkü enflasyon sepeti içindeki ağırlığı en yüksek grup otomobil fiyatları. Dizel ve benzinli olarak iki ayrı grupta izlenen otomobil fiyatlarının toplam tüketici enflasyonu içindeki payı yüzde 7.2. Alaattin Aktaş vergi düzenlemelerinin enflasyona etkisi yüzde 0.3-0.4 düzeyinde hesapladı. Geçmiş 19 yılın ağustos ayları ortalama tüketici fiyat artışı da yüzde 0.4. Rakamların birbirine eşit olması elbette bu ağustos ayında enflasyonun artmayacağı anlamına gelmez. Ama artış hızını bu oranda budayacağı açık.

        REKLAM

        YETMEZSE DEVAMI GELEBİLİR

        -Vergi indirimlerindeki amaç eğer enflasyonu düşürmekse hükümetin elinde fiyatı yönetilen başka ürün grupları da var. Bu çerçevede ikinci yüksek grup kira grubu ama kamunun yönlendirebileceği bir alan değil.

        -Enflasyon sepeti içinde üçüncü sırada toplam yüzde 5.2’lik payla elektrik ile su geliyor. Ancak iklim değişikliği ve kuraklık baskın rol oynuyor. Elektriğe yüklü zam yeni yapıldı.

        -Dördüncü sırada yüzde 4.6 pay alan sigara var ki, benim adayım da o. Eğer durumu otomobil vergi indirimleri kurtaramazsa sigara devreye sokulabilir. Vergi indiriminin gerekçesi ise zaten var, kaçak tütün kullanımının yaygınlığı.

        ERDOĞAN’IN KESİN KONUŞMASININ NEDENİ

        -Temmuz enflasyonunun beklenenden çok yüksek çıkması üzerine 4 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söylemişti:

        “Ağustosla birlikte enflasyonda da düşüşü göreceğiz. Ama bunun oranı ne olur. Şu anda bulunduğumuzun bir defa çok çok altında olur. Bunu da özellikle buradan bir yerde ben de sinyalimi belli yerlere herhalde vermiş oluyorum.

        Çünkü bundan böyle enflasyonun daha yukarı çıkması mümkün değil. Zira faiz oranlarında da bir defa düşüşe geçiyoruz. Ve yüksek faiz yok. Çünkü yüksek faiz bize yüksek enflasyonu getirecektir. Ama düşük faiz de bize düşük enflasyonu getirecektir. Ağustos ayı kırılma noktasıdır. Ve ağustos ayıyla beraber de artık biz düşük enflasyona inşallah geçeceğiz.”

        -Cumhurbaşkanı’nın geleceğe yönelik bu kesin ve kararlı konuşmasından dolaylı vergileri indirerek enflasyonun bir kereliğine de olsa düşürülmesi yoluna gidileceği sonucunu çıkartıyoruz. Kısa süreliğine durum kurtarılacak ve çok istenen faiz düşüşü de başlatılacak.

        REKLAM

        BÜTÇEYİ NE KURTARACAK?

        -Bütçeyi kurtarma işini ise ÖTV dışındaki diğer dolaylı vergiler üstlenecek. ÖTV düşmesine karşılık KDV yüzde 40, Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi yüzde 38, İthalde alınan KDV yüzde 38 artmış. Kurumlar vergisi de yüzde 92 yükselmiş.

        -Ne de olsa canlandırılan bir ekonomi yakalanmış. Seçime doğru bu canlılık kaybedilmez. Ya da kaybedilme aşamasına gelindiğinde siyasetçinin önceliği bir kez daha değişir.

        -Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde sadece enflasyon sepeti içindeki yönetilen ve yönlendirilen fiyatları değil, hemen her şeyi, ekonomiyi de, otomobil piyasasını da, faiz oranlarını da, finansal piyasaları da yönetiliyor veya yönlendirmek istiyor.

        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00
        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar