Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Trabzonspor Alper Öcal yazdı: Çırak ustasını avladı - Trabzonspor Haberleri

        HTSPOR.COM / Alper ÖCAL

        Beşiktaş geçen hafta Mersin karşısında savunma arkasına atılan toplardan kalesinde tehlikeler görmesine rağmen, rakibinin sahadaki kötü yerleşimini ve verdiği boş alanları çok çabuk ve olağanüstü bir akıcılıkla oya gibi işleyip 5 gollü şahane bir galibiyet almıştı.

        Şota bu performanstan belli ki çok etkilenmiş. Zira Avrupa kupası maçları ve Bursaspor karşısında topa sahip olmaya çalışarak hızlı kanat hücumcuları üzerinden kurguladığı temel oyun anlayışında radikal bir değişikliğe gitti.

        Trabzonspor ilk düdükle birlikte topu Beşiktaş'a isteyerek teslim etti, oynamasına izin vererek kaleci Onur'un önünde dörtlü iki blok halinde Beşiktaş'ı kendi yarı sahasının ortasında karşıladı. Sebebi de önceki maçlarda oyuna hükmetmeye çalışırken, topun rakibe geçtiği ve geniş alanda yakalanıldığı zaman Erkan Zengin - Yusuf Erdoğan ikilisinin geriye neredeyse hiç yardım etmemesiydi. Trabzonspor kanat bekleri Constant ve Cavanda bu yüzden hem önde hem de eksik yakalanıp arkasına adam kaçırıyordu. Differdange, Rabotniçki, Bursaspor maçlarında yenilen gol ve tehlikeler çoğunlukla bu şekilde gerçekleşmişti.

        TAKTİK OYUNLARI

        Şenol Güneş de hücum planını bunun üzerine kurmuştu. Takımını bilhassa hücuma daha çok çıkan Cavanda'nın olduğu, Trabzonspor'un sağ kanadına doğru yığdı. Beşiktaş'ın saha yerleşimi bu yüzden oldukça asimetrik ve orantısızdı. Quaresma ve Töre'nin delicilikleri, geriye gelip duvar olarak pas alışverişine katılan Cenk Tosun - Oğuzhan ikilisi ve Olcay'ın açtığı alanlarla değerlendirilmeye çalışıldı Keza Motta da bindirmelerle destek vermeye çalıştı. Beşiktaş hücumlarının % 43'ünü sol kanattan yaptı.

        Fakat Şota Arveladze, işini şansa bırakmayıp takımını çok dar bir alanda, sıkışık oynatıp sağ kanattaki Yusuf Erdoğan'ın savunmada kat etmesi gereken mesafeyi en aza indirdi. Orta sahadan Okay ile de sola destek getirdi ve Beşiktaş'a boşluk bırakmadı. Quaresma, Töre ikilisi topları çoğunlukla kaleye sırtı dönük aldı. Atletizmleri, çabuklukları devre dışı kaldı. Geriden gelen Motta da berbat gününde olunca üretken olunamadı.

        Beşiktaş ilk 13 dakikada % 83 topla oynamasına rağmen kaleyi ancak 19. dakikada 30 metreden Olcay ile ilk defa yoklayabildi. 20-35. dakikalar arası Trabzonspor oyunu yavaş yavaş dengeledi ve topla oynamada % 55-45 üstünlüğü ele geçirdi. Savunması yüzünden handikapmış gibi görünen Yusuf Erdoğan bir anda Beşiktaş'ın oyunu sürekli soldan zorlayıp arkada bıraktığı alanla avantaja dönüştü. 32. ve 36. dakikalarda Yusuf Erdoğan üzerinden çok net iki kontra atak geliştirdi ama son hareketi yapamadı, ta ki 53. dakikadaki gole kadar.

        Zaaf olarak görünen bir oyuncunun nasıl kontra silaha çevrilebileceğini gösteren muazzam bir taktik hamleydi.

        Şota'nın bir diğer taktik hamlesi de Ndoye'nin arkasındaki Özer'i ilk topları alan Atiba'nın üzerine çıkarıp rahat top alıp kullanmasını engellemekti. Böylece Beşiktaş'ın çabuk top yapma ve kendi savunmasının dengesiz yakalanma ihtimalini minimuma indirdi. İlk yarıda takımın en çok mesafe kat eden ismi olması bu yüzden sürpriz değildi. Özer, takımı kendi yarı sahasına gömüldüğünde orta sahadaki Okay ve Mbia'yı üçleyerek orta sahada dengeyi bozan isimlerden biriydi. Beşiktaş ilk çabuk pas trafiğini 42. dakikada yapabildi.

        HATA ÜSTÜNE HATA

        Beraberlikle biten ilk yarıdan sonra Şenol Güneş ikinci yarı sadece rüzgârı arkasına almakla yetinmedi, Quaresma yerine çok daha hareketli olan Olcay'ı sola attı.İlk 5 dakika iki de net pozisyon geldi. Gökhan Töre'nin boş kaleye yuvarlayamadığı atağın devamında geriye düşmelerine rağmen İkitelli rüzgârı ve Quaresma'nın normal bir gol atmayan ayağından beraberlik geldi. Merkezde Mbia'nın yavaş yavaş düşmesiyle Beşiktaş baskısını artırmaya başlamışiken Quaresma kariyerinin bir nevi özetini geçen hareketiyle atılınca maçta tüm dizginleri Trabzonspor'a verdi.

        Şota yine de ana planına sadık kaldı. Kontrolü bırakmadı, delicesine hücum etmedi. Sabırlı oynadı, hatta 3’lü savunmaya geçtı. Beşiktaş'ın evinde oynama psikolojisiyle aldığı risklerin getirisi olan boşlukları ve hataları kovaladı. Sayısız hızlı hücum fırsatı buldu. Son tercihleri biraz daha iyi yapabilseler maçı daha erken koparabilirlerdi ama Gökhan Töre'nin ikramı ve Erkan'ın bireysel kalitesiyle attığı enfes gole kadar beklemek zorunda kaldılar.

        Erkan denediği 6 şutla maçın en çok gol girişiminde bulunan oyuncusuydu. 4'ünde kaleyi de buldu ama oyunun genel akışı içindeki etkisi takımı hücuma iten Yusuf, Cavanda, Mbia üçlüsü kadar değildi. Quaresma da attığı gole rağmen aynı şekilde ama goller bu ikiliden geldi.

        Hafta arası gündem yaptığı hareketle Quaresma olacaktır şüphesiz ama Şenol Güneş’in kötü oyunlarına ragmen Gökhan ile beraber ikisini de oyunda tutması da hataydı. Keza Mersin karşısında bile problem yaşatan Atiba – Oğuzhan merkeziyle bu seviyedeki bir maça başlaması da. Necip’le ve sakatlar da iyileştikten sonra daha sert ve çok oyuncuyla oynamak daha doğru olacaktır.

        Şota ise tam aksine neredeyse sıfır hatayla maç planını uyguladı ve bir zamanlar ustası olan Şenol Güneş'i yendi.

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa