İstanbul'da bir üniversitede müzik araştırmaları yapan Sumru, etnomüzikoloji tezi için Güneydoğu’ya doğru yolculuğa çıkar. Bu bölgede ölülerin ardından yakılan ağıtları toplayan Sumru’nun kısa süreliğine çıktığı bu yolculuk, hayatının en uzun yolculuğuna dönüşür. Bu yolculukta Sumru’nun yolu Diyarbakır sokaklarında korsan DVD satan Ahmet, Diyarbakır'da tek başına kalmış yıkık dökük kilisenin bekçisi olan Antranik amca ve bölgede sürmekte olan 'adı konulmamış savaşa’ tanıklık eden pek çok karakterle kesişir.