Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler BBC Türkiye Nazlı Ilıcak ve Altan kardeşler için mütalaa: 'Müebbet hapis cezaları onansın'

        İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nde yapılan yeniden yargılamada, istinaf savcısı, 15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri gerekçesi ile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Nazlı Ilıcak, Ahmet Altan ve Mehmet Altan'ın da aralarında bulunduğu 6 sanığın cezasının onanmasını istedi.

        İstinaf Mahkemesi, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

        6 sanık hakkında daha önce "Anayasa'yı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmişti.

        İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu yargılanan Nazlı Ilıcak, Ahmet Altan, Fevzi Yazıcı, Şükrü Turgut Özşengül ve Yakup Şimşek ile tutuksuz yargılanan Mehmet Altan ve avukatları katıldı.

        Ilıcak: Aldandığımı bugün itiraf ediyorum

        Davanın sabah yapılan oturumunda savunmasını yapan Nazlı Ilıcak, Fethullah Gülen yapılanmasının bir suç örgütü olduğunu belirterek, "Aldandığını anladığını" söyledi.

        Ilıcak şöyle konuştu:

        "Çünkü bunlar sinsi bir örgüt. Güler yüz, güzel okullar, fakir fukaraya yardım eden dini yapı beni cezbetti. Benim bu sinsi ilerlemeleri bilmeme imkan yok. Ve aldandığımı bugün itiraf ediyorum."

        Ilıcak, savunması sırasında cezaevi koşullarının yaşı nedeniyle kendisini zorladığını kaydetti ve bu nedenle tahliyesini istedi:

        "Bugüne kadar ben savunmalarımda yaşımı ileri sürmemeye gayret ettim. Böyle mağdur görülmek istemem ben. Yani şunu itiraf edeyim ki gerçekten çok yoruldum. Ben 74 yaşındayım. İki tane soğuk kışı, iki yanıcı yazı içeriden geçirdim. 42 yıllık gazeteciyim. Cumhuriyet tarihinde 74 yaşında 2 yıl cezaevinde yatan yok. Giderek kendime bakamadığımı görüyorum. Eğer beni beraat ettirmeyi düşünmüyorsanız tahliye edin. Ben kaçamam."

        DHA'nın haberine göre Ilıcak, savunması sırasında iki kez ağladı. Babasının Yassıada'da yattığını söylediği sırada gözyaşlarını tutamayan Ilıcak, cezaevinde yaşadığı zorlukları anlattığı sırada da gözyaşlarına hakim olamadı.

        Ahmet Altan: Bizi mahkûm eden mahkeme olmayan bir suç uydurmuştur

        Ilıcak gibi tutuklu yargılanan Ahmet Altan ise savunmasında, yargılamanın "bir televizyon programında subliminal mesaj vererek darbeye iştirak ettikleri" iddiası ile başladığını söyledi.

        Altan, "Sübliminal mesaj, manevi cebir, inanç... Bu iddiaların bir tanesi bile somut değildir. Bir tanesinin bile somut kanıta dayandırılması mümkün değildir. Bir tanesi bile elle tutulur, gözle görülür bir eylem değildir. Sayın Yargıç, bizim ceza yasamızda 'manevi cebir' diye bir suç yoktur. Bizi mahkûm eden mahkeme olmayan bir suç uydurmuştur, ki bunun kendisi suçtur" dedi.

        Gerçekleştirdikleri somut bir eylemin olmadığını söyleyen Ahmet Altan, "Bizim gerçekleştirdiğimiz somut bir eylem yok, dava dosyasında yazıldığı türden suçları belirleyen kanun maddesi yok, haliyle kanıt da yok. Biz olmayan bir davada yargılanıp, olmayan bir davada mahkûm olduk" dedi.

        Altan, "Bu mahkemeden hukukun, adaletin, ve bu toplumun direği olan yargıyı yeniden canlandıracak bir karar bekliyorum" ifadesini kullandı.

        Mehmet Altan: Ceza veren mahkeme Anayasa'yı yok saydı

        Yazılı savunmasını okuyan Mehmet Altan, ağırlaştırılmış müebbet cezasını veren İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nin "Anayasa'yı yok saydığını" söyledi.

        Yerel mahkemenin verdiği ağırlaştırılmış müebbet kararına ilişkin olarak Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu'nun üç ihlâl tespit ettiğini söyleyen Mehmet Altan şöyle konuştu:

        "En son haliyle dosyayı inceleyen AYM Genel Kurulu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi 'gözaltına bile alınamayacağımı' karara bağlarken, Anayasa'ya yok muamelesi yapan İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi ağırlaştırılmış müebbet veriyor. Halbuki Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu esas olarak yazılarım ve konuşmalarım nedeniyle suçlandığımı, bunun da ifade ve düşünce özgürlüğünün parçası olduğunu söylüyor."

        Davanın görüldüğü İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi, 16 Şubat 2018 tarihinde yaptığı karar duruşmasında, Nazlı Ilıcak, Ahmet Altan, Mehmet Altan, Fevzi Yazıcı, Yakup Şimşek ve Şükrü Turgut Özşengül için, "Anayasa'yı ihlâl etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası vermişti. Sanıkların cezasında indirime gidilmedi. Tutuksuz sanık Tibet Murat Sanlıman'ın ise beraatine karar verilmişti.

        Sanıkların avukatları davayı İstinaf Mahkemesi'ne taşıdı. Dosyanın geldiği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, 18 Haziran 2018 tarihinde Mehmet Altan'ın tahliyesine karar vermişti.

        • Gazeteci Mehmet Altan'a tahliye kararı çıktı
        • AİHM'den Mehmet Altan ve Şahin Alpay için hak ihlali ve tazminat kararı
        • Ahmet Altan tutuklandı
        Şurada Paylaş!
        Yazı Boyutu

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ

        Habertürk Anasayfa