"Kendime yatırım yapıyorum"

SHOW TV’nin ilgiyle izlenen dizisi ‘Tutar mı Tutar’ın başrol oyuncularından Ceyda Ateş, günümüz yaz dizilerinin hep aynı konular üstüne kurulduğunun altını çizerek “Bir sürü yaz dizisi yapılıyor ama bizimki şu anki yaz dizilerinden çok daha farklı bir hikâye” diyor...

Dizide Süreyya karakteriyle karşımıza çıkıyorsunuz. Süreyya’dan biraz bahseder misiniz?

Süreyya mahallenin zengin ve güzel kızı. Cemal karakterinin kafasında bulursam kaçırmam dediği hem de imkânsız aşk olarak gördüğü bir kız Süreyya. Havalı, egolu kötü bir karakter değil, aksine tamamen soft, eğlenceli bir karakter.

İlk kez sizi bir komedide görüyoruz. Heyecanlı mısınız?

Evet, ilk kez komedi oynuyorum hayatımda ama üzerimde bir tipleme misyonu yok. Yani komedi oynarsınız ama bir karakter canlandırmanız, bir tipleme yaratmanız gerekir, bu daha zordur. İnsanların benden şu an öyle bir beklentisi yok. Şu an günlük hayatında Ceyda nasılsa dizide de oynadığım karakterde de bunu yansıtmaya çalışıyorum. Günlük yaşantımda nasıl arkadaşlarımla gırgır, şamata yapıyorsam bu dizide de öyle bir karakter canlandırıyorum. Bu yüzden üstümde bir karakter misyonu olmadığı için bu işi daha kolay atlatacağımı düşünüyorum.

‘Adını Feriha Koydum’ dizisinde kötü bir karakteri canlandırmıştınız. Dizinin yayınlandığı dönemde Yeşilçam’ın ünlü kötüsü Suzan Avcı’ya benzetilmiştiniz...

Beni hep yeni neslin Suzan Avcı’sı olarak gördüler ne yazık ki. Ben Türkiye’deki algıyı ve düşünceleri anlayamıyorum. Çünkü ben hayatım boyunca sadece ‘Adını Feriha Koydum’ dizisinde oynamadım. Bu işe 5 yaşında başladım. Bu zamana kadar birçok dizide kötüyü de, Çingene’yi de, deliyi de oynadım. En son ‘Yılanların Öcü’nde köylü kızı oynadım. Ama insanların kafasında sadece bir nokta kalıyor. Böyle olmamalı, insanlar bir yere sabitlenmemeliler. Kötüyü nasıl oynadınız derseniz ben şimdiye kadar hiçbir karakterime çalışmadım, hazırlanmadım. Kimi oyuncular senaryoyu alıp aylarca kapanıp rollerine hazırlanıyorlar, benim öyle bir tekniğim yok. Bu da benim doğuştan gelen bir yeteneğim olabilir. Sonuçta her insanın içinde bir iyi, bir de kötü yan vardır. O rolü içimdeki kötüyü ortaya çıkararak oynadım. Ben role göre içimden geleni yapıyorum, o da insanlara güzel yansıyor.

‘DEĞİŞİK KONULARA İHTİYAÇ VAR'

İleride nasıl bir karakteri oynamak istersiniz?

Şizofren bir karakteri oynamayı çok isterim. Hatta en sevdiğim filmlerden biri ‘Black Swan’dır. Benim de bale geçmişim var, o filmi izlediğimde hem şizofren bir karakter, hem de balerin olması beni çok etkilemişti. Bir de profesyonel biniciyim, at üstünde savaşan bir karakteri oynamak isterim, tıpkı Zeyna gibi. Artık sıradanlaşmış rollerden daha farklı heyecanlar yaşamayı çok isterim.

Türkiye’de çok farklı projeler yapılmıyor, bu konuda ne diyorsunuz?

Çünkü kalıplaşmış bir çerçevenin içerisindeyiz. İnsanlar dışarıya açılmaya, farklı şeyler yapmaya cesaret edemiyorlar ama yeri geldiğinde bir sürü proje alıp uyarlayabiliyoruz. Bence insanların artık değişik konulara ihtiyacı var.

Peki ‘Tutar mı Tutar’ın farkı ne?

Bir sürü yaz dizisi yapılıyor, biz de yaz dizisiyiz ama günümüzdeki, şu anki yaz dizilerinden daha farklı bir hikâye olduğunu düşünüyorum. Şimdiki yaz dizileri hep bir aşkla ya da daha rutin konularla başlıyor. Ama bizim dizimiz daha farklı bir tatla başlıyor. Bana da bir sürü proje geldi ama bu işin farklı olduğunu düşündüğümden kabul ettim. Ekibimizin de çok güzel olduğunu düşünüyorum. Genelde insanlar dizi tuttu/tutmadı algısına sahip. Bu sadece oyuncuyla alakalı değil. Neyin tutup tutmayacağını yapımcılar bile bilemezken biz oyuncuların bunu düşünmesi bence çok saçma. Bir dizinin tutup tutmaması tamamen şansa bağlı bir durum.

Günlük hayatında Ceyda Ateş nasıl biri, neler yapar?

Ata biniyorum, köpeklerimle vakit geçiri yorum. Yurtdışı eğitimlerim oluyor, onlara gidiyorum. Sevdiğim insanlara vakit ayırıyorum. Genelde hayatım rutin halinde, olabildiğince kendime yatırım yapmaya çalışıyorum. Ben günlük hayatımda boş durmayı çok sevmiyorum, sürekli bir uğraş buluyorum.