O 'bavul'un içinde ne var

Şekure Basman, eski eşinin çantayı oğlu Orhan Pamuk'a verdiğini tarihi Nobel konuşmasında öğrendi. Pamuk'un annesi, "Bavul değil, küçük bir çantaydı. Hep evdeydi. Ama içini açıp hiç bakmadım. İçinde ne olduğunu bilmiyordum" dedi.

Nobel ödül töreninde Orhan Pamuk'un "Babamın bavulu" hikâyesi ayakta alkışlanırken , "Benim Adım Kırmızı" romanının baş kahramanına adını verdiği annesi Şekure Hanım da tüm gençlik merakının saklı olduğu çantanın akıbetini öğreniyordu. Gündüz Pamuk'tan 1978 yılında boşanan Şekure Basman, yıllarca evinin köşesinde duran ancak bir türlü içini açıp bakmadığı eşinin çantasının içindekilerden, bir gece televizyon ekranından haberdar oldu.

Kilitli bir çantaydı Orhan Pamuk'un annesi Şekure Basman, oğlunun Nobel konuşmasını İstanbul'daki evinde televizyondan izledi. Rahatsızlığı nedeniyle evinde yatan Şekure Hanım'ın bu sırada yanında doktoru da bulunuyordu. Orhan Pamuk'un konuşmasında anlattığı bavulu, "Bavul değil, küçük bir çantaydı. Çok büyük bir çanta değil. Siyah deri, kilitli bir çantaydı" diye anlatan Şekure Basman, eşinin bu çantada notlarını tuttuğunu bildiğini söyledi. Yıllarca çantayı hiç açmadığını belirten Basman, "İçine hiç bakmadım. Ne olduğunu bilmiyordum. Ayrıldıktan sonra çantasını yanına aldı" dedi. Orhan Pamuk'un annesi Şekure Hanım, çantanın akıbetini de Nobel konuşmasında öğrendi. "Orhan'ın Nobel konuşmasında, vefatından önce ona verdiğini öğrendim" diyen Şekure Hanım, "Oğlum anlattı içinde neler olduğunu, ben de oradan öğrendim" diye konuştu. Orhan Pamuk, çantanın içinde babasının bazı defterlerinin bulunduğunu, babasının Paris anıları ve yazdığı bazı şiirlerinin yer aldığını anlatmıştı. Şekure Hanım eşinden boşandıktan sonra kızlık soyadını kullanmaya başlamış.

'Bavul'un ilhamı Maalouf'tan mı?

Orhan Pamuk'un Nobel konuşmasındaki "Babamın bavulu" hikâyesinin benzeri Lübnanlı yazarın bir eserinde ortaya çıktı.

Kitabın adı 'yolların başlangıcı' Pamuk konuşmasında babasının gençken yazdığı denemelerden oluşan bir bavula dikkat çekmişti. Amin Maalouf'un "Yolların Başlangıcı" kitabında da bir Beyrutlunun hikâyesi, defterlerle dolu bir bavulla başlıyor.

Pamuk'un esin kaynağı yoksa Amin Maalouf mu?

Yazarın, 'Yolların Başlangıcı' kitabında da bir bavul hikâyesi var. Romanda bavuldan resim ve yazılar bulunan belgeler çıkıyor ?.

Yazar Orhan Pamuk'un Nobel Edebiyat Ödülü'nü kendisine veren İsveç Akademisi'ne hitaben yaptığı uzun konuşmada sözünü ettiği "Bavul" hikâyesinin bir benzerinin ünlü yazar Amin Maalouf'un Yolların Başlangıcı adlı kitabında bulunduğu ortaya çıktı.

Dedesi bırakmış Orhan Pamuk, kendisine verdiği bavulda babasının yazarlık denemesi yaptığı gençlik yıllarındaki yazılarının yer aldığı defterlerin bulunduğunu ifade etmişti. Amin Maalouf da Beyrut'ta yaşayan bir adamın dedesi ve dedesinin kardeşlerinin bilinmeyen maceralarını konu ettiği "Yolların Başlangıcı" adlı kitabında hikâyeye içi eski mektup, günlük ve defterlerle dolu eski bir bavuldanyola çıkarak başlıyor. Maalouf'un kitabında romanın kahramanının annesi, babaannesinin saklaması için bıraktığı bir bavul dolusu belgeden söz ettiğini belirtiyor. Hatta ailesinin yaşadığı eski eve gidip annesinin söylediği yerde bavulu buluyor. Kitabın 37'nci sayfasında bu bölüm şöyle yer alıyor: "Sonra annemle babamın odasına doğru yürüdüm, annemin söylediği dolabı açtım. Asılı giysilerin, sıra sıra iskarpinlerin arkasında duvara yaslanmış bavulu gördüm. Bavulu saklandığı yerden çekip aldım. Mektupların büyük çoğunluğu ona gönderilmişti, bütün okul defterleri, bu binlerce tek sayfa, onun defterleri onun kağıtlarıydı."

Pamuk ders kitaplarına girecek

Nobel Edebiyat Ödülü'nü alan yazar Orhan Pamuk ders kitaplarına giriyor. Talim Terbiye Kurulu Başkanı İrfan Erdoğan, Pamuk'un bazı metinlerinin tarih, edebiyat, sosyal bilgiler ve yabancı dil ders kitaplarına alınabileceğini söyledi. Nobel Ödülü'nden sonra Pamuk'un bir dünya edebiyatçısı olarak tarihe geçtiğini vurgulayan Erdoğan, "Tarihin medeniyet ile ilgili konusuna özellikle 'Benim Adım Kırmızı' kitabından bazı metinler girebilir" dedi. Yabancı dil ve edebiyat kitaplarına da "Dünya Edebiyatı" kapsamında alınacak, metinleri klasikler arasında okutulacak olan Pamuk, aldığı Nobel Ödülü ile ve kitaplarından bölümlerle ders olacak.

Pamuk'un ailesi geldi Geleceği gün iple çekilen Orhan Pamuk, beklentilerin aksine giderken döneceğini söylediği uçakla gelmedi ancak Pamuk'un kızı Rüya, eski eşi Aylin Türegün ve abisi Şevket Pamuk yurda döndü. Pamuk'un kızı ve eski eşi, Atatürk Havalimanı'nda kendilerine yöneltilen, "Orhan Pamuk ne zaman gelecek" sorusunu yanıtsız bırakırken, Pamuk'un birkaç gün sonra Türkiye'ye dönmesi bekleniyor.

AKP'li Bayrak: Zamanım ve fırsatım olursa karşılarım

Nobel Ödülü'nü alan Orhan Pamuk'un nasıl karşılanacağı tartışmaları siyasilerin de gündeminde.

Faruk Bayrak: (AKP Şanlıurfa-Alfa Yayınları sahibi): Provokasyon olmasın diye geliş saati belli değil. Ben, zamanım ve fırsatım olursa karşılarım. Edebiyat dünyasının içindeki biri olarak söylüyorum Türkiye'yi dünyada tanıtmış olması çok önemli.

Süleyman Gündüz: (AKP Sakaryafotoğraf sanatçısı): Milletimizi ve dilimizi temsil etmiştir. Bu milletin bir vatan evladı olarak havaalanında karşılanmalı ve milletimiz bağrına basmalıdır. Bana göre, büyük bir karşılama töreni yapılmalı. Millete yakışan budur. Ben, kendisiyle ileri derecede samimi olmasam da konuşanlardanım.

Recep Garip (AKP Adana- şair, ressam): Basına, 'siyasi sorulara yanıt vermeyeceğim' diyerek omuzlarına düşen yükü özetlemiştir. Edebiyat dünyası, yazarlar, çizerler, aydınlar, entelektüeller karşılamalı. Türkiye'nin gururu olarak karşılanmalı. Benim, milletvekili sıfatım olmasa, şair ve ressam kimliğimle bu karşılamada yer alırdım.

Berhan Şimşek (CHP İstanbul-sinema sanatçısı): Karşılamaya gider miyim, gitmez miyim hiç düşünmedim. Zaten, zamansızlık sorunumuz var. Bir program yapıyorsunuz, son dakikada değiştirmek çok zor. Bana göre, karşılamayla ilgili organizasyonu Kültür ve Turizm Bakanlığı yapmalı.

Sabah