Fatih Terim kazandı, Cüneyt Çakır kaybetti…
Galatasaray, Süper Lig'in 8. haftasında deplasmanda Antalyaspor'u Donk'un attığı golle 1-0 yendi. Cimbom, 18 puana yükselerek liderliğini korurken, deplasmanda 3 resmi maçtan sonra kazandı. Habertürk yazarı İbrahim Yıldız mücadeleyi yorumladı
Teknik direktörün maça nasıl etki yaptığının somut örneğini dün akşam gördük…
Fatih Terim, Antalyaspor maçının kazanılmasında en önemli figürdü. Bazı maçlar vardır. Bir oyuncu ortaya çıkar ve sonucu belirler. Genelde beklenti bu yönde olmuştur. Antalya maçında böyle bir oyuncu olmayınca, Fatih Terim faktörü kendini gösterdi. Yaptığı hamlelerle maçı kazandırdı.
Porto maçının ardından, yine deplasman da oynamak üstelik farklı iklim ve sert saha gibi olumsuzluklara karşın kazanılan 3 puan oldukça önemlidir…
Fatih Terim neden bu maçta öne çıktı? Sorusunun yanıtı son anlarda yaptığı cesaretli tercihtir…
Tıkanan oyunu açmak için yaptığı hamleler her kesin yapacağı hatta cesaret edeceği bir hareket değildi…
Karşılaşmanın sonlarına doğru, takımın en iyi top kullanan 3 oyuncusunu dışarı aldı. Belhanda, Rodrigues, Onyekuru gibi oyuncuların kulübeye çekilmesi herkesi şaşırttı ilk bakışta. Ancak, Fatih Terim çözüm üretmek istiyordu. 30’a yakın ortaya kafa vuracak bir oyuncu olmayınca, Terim elinde ki uzun adamları sahaya sürdü. Üstelik bu oyuncular savunma oynayan futbolculardı.
Önce, Mariano sonra Donk değişikliği ve ikisinin santrfor oynaması ilk kez gerçekleşiyordu. Terim, Antalyaspor savunmasını iki uzunla aşmak istiyordu. Bu düşüncesi hem kararlılığını ortaya koydu. Hem de elde ki malzemeyi en iyi nasıl kullanırım hamlesiydi. Tıpkı basketbolda olduğu gibi, her oyuncuyu farklı alanlarda kullanarak sonuç almak istedi. Bu, çözüm üretme düşüncesi sonuç getirdi.
Bir anlamda krizi çözdü Terim… Bir başka teknik adam bu hamleyi yapar mıydı? Bilinmez. Birçoğu sorun üstüne sorun yaratırken, Terim’in bu tür girişimi uzun süre konuşulacaktır sanırız…
İki savunmacıdan santrfor yaratmanın bir başka anlamı da yönetime bir mesaj olarak algılanabilir. Şampiyonlar Ligi başta olmak üzere uzun maratonda “ bu mevkide benim ihtiyacım var” diyordu Fatih hoca…
TEKNİK OYUNCULAR KAYIP
Galatasaray’ın golü çok geç bulmasının temel nedeni teknik becerisi yüksek oyuncularının kötü oynamasıydı. Başta Belhanda olmak üzere Rodrigues ve Onyekuru dün oyunda yoktular. Belki Porto karşılaşmasının yorgunluğu vardı. Ancak, karşılarında çok sert olmayan bir rakip vardı. Yeterli alanda buldular. Performanslarını yansıtmakta isteksiz oluşları ve mücadeleden kaçmaları göze çarptı.
İlk yarı doğru dürüst bir pozisyon olmamasının temel nedeni, bireysel özellikleri yüksek oyuncuların oyuna ağırlığını koymamasıydı açıkçası…
OZAN FUTBOLUMUZA BÜYÜK KAZANÇ
İkinci yarı, Fatih Terim sistemi ve oyuncu grubunu değiştirerek sonuç aldı. Öncelikle sağ kanattan Mariano ile çok sayıda orta yaptılar. Hatta golün pası da yine Mariano’dan geldi. Antalyaspor’un bir türlü aklına gelmedi. Mariano’nun orta yapmasına önlem almak…
Sol bekte oynayan Ömer, iyi niyetli, çalışkan bir genç oyuncu. Dağınıklığını gidermesi gerekiyor. Verilen şansı daha iyi kullanmalı.
Ozan’dan söz etmek gerekirse, yine hatasız oynadı. Daha önce sağ bekte izlemiştik. Dün de Serdar’la birlikte stoper de göreve yaptı. Hatasız oynadı. Galatasaray ve futbolumuz adına büyük kazanç Ozan…
BÜLENT KORKMAZ ÇOK KORKMUŞ!
Antalyaspor kendi sahasında bu kadar kötü bir futbol oynuyorsa teknik direktör Bülent Korkmaz şapkayı önüne alıp düşünmeli. Tamam Galatasaray gibi güçlü bir takımla oynuyorsunuz, tedbiri elden bırakmamak gerekir…
85 dakika gol atamayan bir takım karşısında sürekli savunmada kalmak ne kadar mantıklı. Forvet oyun cuları, koşmak yerine yürüyerek nasıl pozisyon bulabilirler? Heyecan, mücadele, motivasyon nerede? Bir puan hesabı yapmak artık günümüz futbolunda çok demode Bülent hoca…
CÜNEYT ÇAKIR’A YAKIŞMADI
Dünya çapında hakemimiz diye övünüyoruz. Cüneyt hoca, maçı bir kez daha izlesin. Avantaj kuralını kullanmaktan neden kaçınıyor? Galatasaray’ın çok önemli bir atağını nasıl kestiğini hep birlikte gördük.
İlk yarıda kaleci Muslera’nın, Antalyaspor’lu Maicon’a attığı tekme faul değil miydi? Kart bile çıkabilirdi.
Cissokho’nun eline çarptı gerekçesiyle verilen penaltı Cüneyt Çakır’a yakışmadı. İyi ki VAR (video yardımcı hakem) var da, Çakır’ın çaldığı penaltı kararını geçersiz saydı…
Bir de Donk’un attığı gol de, rakibinin omzuna yüklenerek avantaj sağlaması normal mi? Sahanın herhangi bir noktasında bu eyleme faul çalınır mı çalınmaz mı?
