Domates krizi büyüyor

Rusya'nın 7 Haziran 2008 tarihi itibarıyla yüksek oranda ilaç kalıntısı ve nitrat bulunduğu gerekçesiyle Türkiye'den bazı tarım ürünlerinin ithalatını durdurmasının ardından, yasağın kapsamı netleşmeye başladı. Rusya, gönderdiği yazıda, Türk tarafının gerekli hassasiyeti göstermemesi halinde domates, üzüm, limon, patlıcan ve patatese uygulanan yasağın diğer ürünleri de kapsayacak şekilde genişletileceği uyarısında bulunuyor. Rus yetkililer, soruna kalıcı tedbirler getirilmediği sürece yasağın devam edeceğini vurgularken, Türk menşeli ürünlerin Rusya'ya geçişine izin veren ülkelere de ciddi yaptırımlar uygulanacağını bildirdi.

Antalya Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Satıcı, Rusya'ya günlük bin ton civarındaki domates ihracatının önceki günden itibaren durdurulduğunu bildirdi. Üreticinin zararını hafifletmek için Avrupa ve Balkanlar'a yapılan ihracatı artıracaklarını vurgulayan Satıcı, "Rusya'ya günlük 700 bin dolara yakın ihracat yapıyorduk. Üretici, ihracatçıdan daha fazla zarar edecek. İhracatımızda miktar yönünden fazla bir azalma olmayacak ama fiyat yönünden üretici büyük mağduriyet yaşayacak" dedi. Yasaklanan ürünlerden domates, üzüm ve limonun Rusya'ya yapılan toplam ihracatın yüzde 60'ını oluşturduğu bilgisini veren Satıcı, Rusya'nın, domates ihtiyacının yarıya yakınını da Türkiye'den karşıladığını kaydetti. Satıcı'nın verdiği bilgilere göre, Rus tarafı bildirimleri 6 ay sonra yapıyor. Bu da tedbir alınmasını geciktiriyor. Türkiye'nin son 8 yılda meyve sebze ihracatının üç kat arttığına işaret eden Satıcı, bu artışın yarısının Rusya'dan geldiğini kaydetti. "Kapıların kapanmasında ilaç kalıntısının etkisinin yüzde 50 olduğunu düşünüyorum." diyen Birlik Başkanı, sorunun çözümünde herkesin üzerine düşeni yerine getirmesini istedi. Satıcı'ya göre ilaç kalıntısına kalıcı çözüm getirilmesi için sektörün baştan aşağı kendisini yenilemesi gerekiyor. Üretimin kayıt altına alınıp izlenebilirliği sağlanmadıkça sorunlar yaşanmaya devam edecek. Satıcı, üretim bölgelerinde sürekli toplantılar yaparak konunun önemini anlattıklarını söyledi.

ZAMAN