Azınlık cemaatlerinden Mardin'deki Deyrulzaferan Manastırı'nda Mehmetçik'e dua

İstanbul Rum Ekümenik Patriği Bartholomeos'un yazılı mesajı Corc Kasapoğlu tarafından okundu. Törende Türkiye Hahambaşısı Rav İsak Haleva video mesajı yayınlayarak, Hamambaşılık makamından Yusuf Altıntaş tarafından temsil edildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mesajı ise, dini temsilciler tarafından okundu. Dua törenine Mardin Valisi Mustafa Yaman, İl Müftüsü İsmail Çiçek, Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özcoşar ile İl Emniyet Müdürü Hakan Çetinkaya’nın da arasında yer aldığı çok sayıda kişi katıldı.

Mardin-Diyarbakır Metropoliti Saliba Özmen ve Kırklar Kilisesi Başpapazı Gabriyel Akyüz'ün yönettiği ayinde, Türkçe, Arapça, İbranice ve Süryanice ilahiler söylendi. Süryani Kadim, Süryani Katolik, Keldani Rum, Ermeni ve Musevi ruhani liderlerin katıldığı ayinde Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) terör unsurlarına karşı yürüttüğü Barış Pınarı Harekatı'nda görev alan askerlerin selameti, ülkenin bekası ve savaş mağduru Suriyelilerin sağ salim vatanlarına kavuşabilmeleri için toplu dua edildi.

'BARIŞ PINARI HAREKATI ÇOK YERİNDE BİR HAREKAT'

İstanbul Süryani Kadim Vakfı Başkanı Sait Susin, Habertürk’e özel yapmış olduğu açıklamada, Barış Pınarı Harekatı'nın çok yerinde bir harekat olduğuna dikkat çekerek, Türkiye'nin haklı çabalarının yerinde olduğunu vurguladı. Susin, "Bugün çok heyecanlı bir gün çünkü Türkiye'deki bütün azınlıklar bir araya geldik. Barış Pınarı Harekatı'nın başarısı için, ülkemizin birlik ve beraberliği için ülkemizdeki terör belasının son bulması için bir araya gelmiş olduk. Hepimiz ayrı ayrı mesajlar verdik. Hepimizin tek temennisi huzur ve refahın sağlanması" dedi.

'KARDEŞÇE YAŞAM, HİKMET VE SAĞDUYU İÇİN DUA ETTİK'

Mardin-Diyarbakır Metropoliti Saliba Özmen ise, "Barış ve huzur adına gösterilen her gayret ve her çabanın, toprağa saçılan tohumların başağa dönüşeceğine, mevsimi gelince otuza, altmışa ve yüze katlanarak büyük sevapla geri döneceğine inanıyoruz. Onun için evrensel bir ilkenin ve insani bir ışığın etkisiyle toplumsal barışı, istikrarı, huzuru yüceltmek için tarihi kilisede bir araya geldik. Kutsal ayinde buruk ve yaralı yüreklerimizle bölgemiz ve ülkemiz başta olmak üzere, dünyanın barış ve esenliği için dua ettik. Yüce Yaradan'a yakarışlar sunduk. Dünyayı yönetenlerin adaleti yerine getirmeleri ve doğru yönetmeleri için dua ettik. Kin, öfke, düşmanlık yok olsun diye dua ettik. Kardeşçe bir yaşam için, hikmet ve sağduyu için dua ettik" dedi.

'BARIŞLA BİRLİKTE BİZ DE GÜÇLENİRİZ'

Barış ve huzura olumlu katkı sunmanın gerekliliğine inandıklarının altını çizen Özmen, şöyle devam etti: "İnanıyoruz ki, samimi bir şekilde beklenti içine girmeksizin, barışın egemenliği için sunulan her katkı, bereketiyle beraber geri dönecektir. Barışı arzulamakla, barışa katkı sunmakla, insan bir başkasına değil, evvela kendisine iyilik yapar. Çünkü barışın elinden tuttuğumuzda, barış suyunun önünü açtığımızda, ruhsal açıdan elimizden tutulur, önümüz açılır. Barışla birlikte biz de güçleniriz. Ancak barış ayağa kalktığında, biz yürüyüşümüzü devam ettirebiliriz.

BARIŞ VE HUZURA KATKI, YAŞAM SEVERLİĞİN GEREĞİDİR

Onun için barışa ve huzura katkı, yaşam severliğin bir gereğidir. Bizimki, yaşamak ve sevmek adına masum bir duyarlılıktır. Çünkü en etkili güç olan sevgi, bütünleştirmekte kalmıyor, barış ve huzura da pozitif katkı sunmaktadır. Dolayısıyla sevmeyi bilen insan, başkalarını da kendisi gibi kabul etmekle kalmaz. Allah'a ulaşmanın yolu da bu sevgiden geçtiğinin bilinci içinde sorumlu davranır, barışa ve huzura sahip çıkar, yaşam sever duygulara değer verir, yardımlaşır ve dayanışma içinde olur. Türkiye toplumunun farklı kesimleri olarak farklılıkları da yaşatarak, birlik ve dirlik içinde, bir arada, barış ve kardeşlik içinde yaşamak, ortak görevlerimizin başında geliyor."