İstanbul gece hayatında neler oluyor?

KIŞ sezonunun yaklaşmasıyla İstanbul gece hayatı hareketlendi. Eğlence mekânları birbiri ardına açılmaya başladı. Açılan mekânlara bakılırsa İstanbul’un gece hayatı geçen yıla göre daha hareketli olacak gibi görünüyor. Artık gece hayatında ciddi bir rekabet var. Peki bu sezon İstanbul’da hangi mekânlar açıldı ve onlara hangileri eklenecek? Şimdi onlara bir göz atalım...

ESKİ MEKâNLAR SEZONU AÇTI

Eski mekânlardan başlayalım. Etiler’deki Fenix kapılarını geçen hafta açtı. Ondan önce de Hazine Cihangir sezon açılışını yapmıştı. Her iki mekân da Bodrum’da başarılıydı. İstanbul’da aynı başarıyı sürdüreceklerdir. Son yılların popüler mekânı Klein da sezona başladı. Klein yaz sezonunda hem İstanbul’da hem Bodrum’da iş yaptı. Klein kendi tarzında bir numara diyebilirim. Onun benzeri ya da onun ayarında bir yer yok diye düşünüyorum. Bu yıl yedinci yılını kutlayan Sess de perşembe gecesi kapılarını açtı. Yazın Bodrum’da talihsiz bir olay yaşayan Sess, müdavimlerini yenilenen yüzüyle karşıladı. Mekânı tepeden tırnağa yenilediler. İnşallah iyi bir sezon geçirirler.

MEKâN AÇANLAR BÜYÜK RİSK ALIYOR

Yenilere gelecek olursak: Inter Continental Otel İstanbul’un altında, eskiden Flamingo olan mekânın yerine People açıldı. People’ın konsepti diğer mekânlardan çok farklı. Önce yemek, sonra canlı müzik başlıyor. Haftanın yedi günü ünlü sanatçılar sahnede: Nükhet Duru, Cenk Eren, Mehmet Erdem, Selen Servi ve Barbaros. People, Londra’daki şık müzikhollere benziyor.

Sırada açılmayı bekleyen birçok mekân var. Allah hepsinin yolunu açık etsin. Çünkü mekânlara çok büyük emek harcanıyor, paralar yatırılıyor ve her mekânda en az 50 kişi çalışıyor, evine ekmek götürüyor.

BU İŞTE ÇOK PARA YOK

İnsanlar zannediyor ki, birkaç haftada mekân açılabiliyor. Hiç öyle değil, yeni bir mekân yaratmak en az 6 ay sürüyor. Teknik altyapısından mutfağına, dekorundan aydınlatmasına kadar o kadar çok iş oluyor ki aylar sürüyor. Üstelik hiçbir mekânın iş yapacağının garantisi yok, büyük bir risk alınıyor. O yüzden mekân açanın önünde saygıyla eğilirim.

Yeme-içme sektörüne girmek isteyen çok insan var. Bana yüzlerce e-posta geliyor, ‘sonradangurme’ hesabıma da yazıyorlar, “Mekân açmak istiyorum, nasıl yaparım” diye soruyorlar. Eğer sektörden değilseniz ve işletme deneyiminiz yoksa sakın bu işe girmeyin. Çok renkli, zevkli ve kazançlı görünen bu iş hayatınızın kâbusu olabilir. Bütün paranızı kaybedebilirsiniz. Bir de “Bende sermaye var, bilen biriyle bu işe girsek” diyenler var. En büyük tehlike işte bu. O işi bilenler paranızı alıp, istediği gibi at koşturup sonra “Olmadı” deyip ortadan kayboluyor. Son dönemde buna çok şahit oldum. Benim bile başıma geldi. Yıllar önce bilen biriyle iş yapalım dedik, başımıza gelmeyen kalmadı. Üstelik bu işi bilen biri olmama rağmen. Bilmesem neler olacak düşünün. Belki o kişinin kim olduğunu merak ettiniz ama söylemeyeceğim. Çok ünlü bir işletmeciydi, ismi önemli değil. Aldım dükkânı verdim, sonrasını ne ben söyleyeyim ne siz sorun. Şimdi olsa dükkândan içeri sokmam. Yine aynı işlere devam ediyorlar. Ortaklık yapana Allah kolaylık versin. Size tavsiyem, ne olur “Bu işte çok para var” deyip yeme-içme işine girmeyin, paranız elinizden uçmasın...