Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Nerede kalmıştık dün? Ne demiştik? “Demek ki çukur ve hendek kazıp devletle savaşmaktan başka bir meziyeti olmadığı anlaşılan HDP ve uzantıları bu çağ dışı mücadeleleriyle o kadar yıldırmış ki Kürt halkını... O kadar bıktırmış, lanet ettirmiş ki... PKK tehditleri, korkusu dahi kesememiş önlerini ve azımsanmayacak bir oran sandığa gidip başkanlığa EVET demiştir.”

        Dün yayınladığım tabloya bakın lütfen...

        Mesela Ağrı... Kim vardı orada milletvekili?

        Kürt halkının Rosa Luxemburg’u olarak görülen Leyla Zana.

        Belediye başkanı kimdi? Beyaz güvercin Sırrı Sakık.

        İki isim de o cephenin en naif ve en barışçıl ismi değil mi?

        HDP İÇİN HEZİMET

        Düşünün onlar bile tutamamış Ağrılı Kürtleri HDP potasında.

        Kaçak vermiş...

        Hem de büyük kaçak.

        7 Haziran’da 16.6 olan AK Parti, 1 Kasım’da 27.7’ye çıkmış, referandumda ise oran neredeyse iki katına yükselmiş. Tüm şehirlerde durum hemen hemen aynı.

        O bölgenin siyaseti açısından merkez kabul edilen ve yoğun Kürt nüfusunun yaşandığı Diyarbakır’da da gözle görülür bir kayma var ve bu HDP için büyük hezimettir bana göre.

        Umuyorum ki bu okkalı tokat bugüne kadar kendilerini Kürt siyasal hareketinin yegâne temsilcisi olarak gören HDP’li siyasilerin aklını başına getirir.

        Bir terör örgütüne sırtını yaslayarak, onlardan talimat alarak legal siyasette başarılı olunamayacağını, yola bu şekilde devam edilemeyeceğini bir zahmet anlarlar.

        Gelelim şimdi referandum üzerinden çıkarılacak ikinci sonuca! Onlar da farkında mı bilemiyorum; hiç kusura bakmasınlar ama sandıktan çıkan % 51.4’lük “Evet”te MHP seçmeninin katkısı kendi oy oranının çok altındadır.

        NEDEN DÜŞTÜ?

        Karnımdan konuşmadığımı, farazi sallamadığımı ispat için iyi bildiğim bir şehirden, Kırşehir’den örnek vermek istiyorum değerli okurlarım.

        Daha önceki 2 seçimde bu ili ziyaret etmiş ve seçmen profilini de pek bir güzel analiz etme fırsatı yakalamıştım.

        O nedenle rahatlıkla bu şehri örnek verebiliyorum.

        AK Parti seçmeninin tabanının bile eski MHP tabanından gelen muhafazakâr seçmen olduğunu söylememde hiçbir beis yoktur sanırım.

        Sol oyların toplamının yüzde 30’u dahi bulamadığı Kırşehir’den referandumda çıkması gereken “Evet” oyunun karşılığı yaklaşık yüzde 71’di.

        Neden böyle söylüyorum? Çünkü bir önceki seçimde yani 1 Kasım’daki oranlar buna tekabül ediyordu.

        Eminim siz de Kırşehir’deki rakamları mukayese ettiğinizde bana hak vereceksiniz.

        Şimdi... 1 Kasım’da “Evet” blokunu temsil eden iki önemli partinin, yani AK Parti ile MHP’nin aldığı oy oranının toplamı yaklaşık % 71 iken referandumda neden “Evet”in karşılığı 53.25 olmuştur?

        ŞEHRİ TANIYORUM

        Nereden baksanız kayıp 17 puan. Adım gibi eminim, MHP tarafı bu kaybın kendilerinden değil, AK Parti’den kaynaklandığını söyleyecektir, ama benim buna inanmam mümkün değil.

        Çünkü dedim ya; o şehri iyi biliyorum.

        İyi analiz ettim vaktinde ve o nedenle de kaybın MHP’den kaynaklandığını rahatlıkla söyleyebilirim. Peki neden? Neden verdi bu kaybı MHP?

        Onun yanıtı da pazartesiden sonra... Ayrılmayın benden, birlikte okumaya devam edelim sandık sonuçlarını...

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar