Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Sürdürülebilir kalkınmayı öngörüp akıllı şehirler, yaşanabilir kentler gibi üstten üstten kavramlarla konuşulurken, kimse İstanbul’daki 17 bin taksiciye bu iş nasıl yansıyacak diye tartışmıyordu.

        2014 yılında Uber’in İstanbul ulaşımına girmesiyle teknoloji ve ulaşımda verimlilik konuları gündemimize girdi.

        Taksi Dernek ve Kooperatifleri, akıllı telefonlara indirilen bir uygulamayla özel ulaşım hizmeti veren Amerikan şirketi Uber’i, kendisini gizleyerek çeteleşen “FETÖ”ye benzeterek muhalefet bayrağını en tepeye dikti!..

        Son söylenecek sözü baştan sarf edeceğim; yolcular, sürücüler ve kentler için yeni imkânlar ortaya çıkaran dijital çözümlerden kimse kaçamaz...

        ‘AVRUPA’DA YASAKLANMADIK’

        İstanbul Büyükşehir Belediyesi de (İBB) 15 Ekim’den itibaren tüm taksilere akıllı telefonla erişim sağlayan sistemi devreye alıyor.

        Taksilerin içine ses ve görüntü kaydı yapan cihazlar ile sürücü güvenlik butonu takıyor. Bunun karşılığında taksi ücretlerinden komisyon alacak.

        Müşterilerin bindiği araçta görüşmelerinin ve görüntülerinin kayıt altına alınması, donatıları yapılan taksilerde (iTaksi) şimdiden iş kaybına yol açtı bile...

        Uber’in Türkiye’ye ilk kez gelen Güney Avrupa Bölge Müdürü Carles LIoret ve Uber Türkiye Genel Müdürü Neyran Bahadırlı ile sohbetimizin ana konusu haliyle bu son gelişmeler oluyor.

        Lloret Türkiye’nin yanı sıra Portekiz, İspanya, İtalya, Yunanistan ve İsrail’i içine alan pazardan sorumlu.

        İstanbul pazarını taksi plaka fiyatları pahalı olan Londra ile karşılaştıran Lloret, “Orada taksi sayısı sabit kaldı, taksiye alternatif lisanslı özel araç pazarı 3-4 kat büyüdü” örneğini veriyor. İspanya’da son 10 yılda taksi ücretlerinin her yıl enflasyon oranının 2 katı artmasına karşılık, 2014 yılında Uber’in Madrid’e girmesiyle ücretlerin sabitlendiğine dikkat çekiyor. Avrupa’da ve Türkiye’de yer yer çıkan “Uber yasaklandı” haberlerini de yorumlayan Lloret, “Avrupa’da hiçbir ülkede yasaklanmadık” dedikten sonra ABD’deki iş modellerini her ülkeye taşımaktan vazgeçtiklerini dile getiriyor. Ülkelerin ulaştırma alanındaki yasal düzenlemelerine uygun ürün geliştirdiklerini belirtiyor.

        İstanbul pazarına lüks araç sevisi Uber Black ve taksilerden ucuza ulaşım sağlayan Uber Go ürünleriyle girmişti. 2015 yılında bu sistemleri kapattı.

        Lisanslı ulaştırma firmalarına kayıtlı 1500 UberXL ve 1500 taksiyle yoluna devam ediyor.

        LIoret’e hedeflerini sorduğumda, “İstanbul benzeri kentlerde sürücü ortağı sayımız 40 bine çıkıyor. Türkiye’ye milyonlarca dolar yatırım yaptık. Potansiyeli çok büyük” demekle yetiniyor.

        Pazarı büyüttüklerini ileri sürüyorsa da, ayda 7-8 bin lira taksi plaka kirası ödeyen taksicinin bu söyleme ikna olması zor.

        UberXL servisinde yer alan lisanslı taşıma şirketlerinin Mercedes Vito ve VW Transporter araçları, taksi plakasıyla çalışmıyor.

        UberXL sürücüleri sisteme girerken yüzde 20 komisyon ödemeyi taahhüt ederken, bu işbirliği taksimetreye yüzde 5’lik artış olarak yansıyor. Taksicilerden ise bedel almadıkları için müşteriye yansıyan bir maliyet çıkmıyor.

        International Transport Forum’un (ITF) araştırmasına göre, mevcut araçların zamanının yüzde 90’ının atıl olduğunu belirten LIoret tahminini açıklıyor:

        “Sürücüsüz araç, toplu taşıma entegrasyonu ve araç paylaşımı modeli işlerlik kazandığında, trafikteki araçların yalnızca yüzde 10’una ihtiyaç duyulacak.”

        Elektrikli araca geçişe yatırım yapan Uber; Madrid, Lizbon, Paris ve Londra’da Tesla ağı kurmaya başlamış.

        İstanbul, Batı Avrupa Uber sisteminde iş hacmi olarak ilk 3’te yer alıyor.

        Trafik yoğunluğu endeksinde, Marsilya’nın 60’ıncı, İstanbul’un 6’ncı sırada yer aldığını belirterek iddialı bir cümle kuruyor: “Trafik sorununu biz çözebiliriz.”

        2010 yılında kurulan şirket, 73 ülkede ve 600’ün üzerinde şehirde ulaşım sağlıyor.

        ABD’de bile ulaştırmanın teknolojiyle entegre olmasını düzenleyen yasal zeminin hazırlanmasının 2 yıl aldığını belirten Lloret, “Hiç acelemiz olmadı. 1 yıl, 3 yıl bekleriz. Türkiye’de bu konuda Ulaştırma Bakanlığı ile sayısız görüşmemiz oldu” diyor.

        Carles LIoret

        ‘DÜZENLEMELER İÇİN BEKLERİZ’

        Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mayıs 2017’de Washington’da Amerika’nın önde gelen şirketlerinin CEO’larıyla yaptığı toplantıda, Uber’in temsilcisinin de Türkiye vizyonunu paylaştığını söylüyor.

        Yatırım yaptıkları için globalde sürekli zararda olan şirkete fonların ilgisi sürüyor.

        Şirketin değeri 60 milyar dolar. Uber’e 3.5 milyar dolar yatırım yapan Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu, yönetim kuruluna girdi.

        Geçen hafta da Japonya’nın telekomünikasyon devi SoftBank, Uber’e yatırım kararı almıştı.

        Uber bu yılın 2’nci çeyreğinde 8.7 milyar dolar gelir kaydederken, operasyonel kârlılığını 1.7 milyar dolara çıkarmış.

        Lloret, geçen yılla karşılaştırıldığında bu rakamların 2 kat artışı ifade ettiğini belirtiyor.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar