Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        AMERİKAN yönetimi CIA’nın yürüttüğü Suriye muhalif güçlerini “eğit-donat” programını bitirdikten sonra, başkentte şimdi buna Türkiye’nin cevabının nasıl olacağı izleniyor.

        Aslında gizli yanı pek kalmadığı halde CIA tarafından hâlâ “covert operation” olarak adlandırılan bu program, 2013 yılında Başkan Obama’nın direktifiyle Esad yönetiminde değişim için başlatılmıştı.

        Programın bitirilmesi bir yandan ABD’nin Suriye’deki gerçeği kabul etmesi olarak yorumlanırken, bunun Esad rejiminin geleceği hakkında işaretler içerdiği de belirtiliyor.

        Washington şimdi, CIA’nın ılımlı muhaliflere vermekte olduğu silahların kesilmesinden sonra Türkiye’nin devreye girip silah verip vermeyeceğini izliyor. Ayrıca CIA’ya yakın kaynaklar “Eğer Türkiye’nin vereceği silahlar ılımlıların elinden çıkıp daha radikal güçlerin eline geçerse ne yapılacak?” sorusuna da cevap aramaktalar.

        CIA’nın “eğit-donat” programının bitirilmesi hakkında aslında 1 ay önce ilke kararı verildiği belirtiliyor. Daha sonra Trump Putin ile görüşmeye gitmeden önce Beyaz Saray Oval Ofis’te CIA Başkanı Pompeo’nun ve Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster’ın katıldığı toplantıda program tüm yönleriyle ele alındı.

        Toplantıda, Pompeo ile McMaster, Ruslar Suriye’de Esad rejiminin yanında yer almaya başladıktan sonra eğit-donat programının aslında pratikte bir geçerliliğinin zaten kalmamış olduğunu söyledi.

        Ayrıca Esad’ın gitmesi hedefinin Amerika’nın Suriye’deki öncelikli hedefi olmaması da konuşuldu.

        Toplantıda konuşulanlar hakkında bilgi sahibi olan kaynaklara göre “Türkler ne yapıyor?” konusu da tartışıldı toplantıda. CIA Başkanı ve danışman Macmaster’ın Türkiye’nin Suriye’deki manevralarının dikkatle izlenmesi gerektiğini düşündükleri ve özellikle eğit-donat programının sonlandırılmasından sonra bu izlemenin düzeyinin artırılması gerekeceği belirtildi.

        TÜRKLER MANPAD VERİR Mİ?

        Amerikan yönetimi, yaptığı kapsamlı istihbarat değerlendirme süreci sonrasında şu anda global cihatçılığın liderliği konusunda bir rekabet olduğunu gördü. DEAŞ’ın Suriye ve Irak’ta aldığı darbelerden sonra El Kaide global cihat liderliğini tekrardan kapmak için atak başlattı Amerikan değerlendirmesine göre.

        Bu nedenle tüm birimler, Suriye’deki radikal muhalif güçlerle dirsek temaslarını sürdüren ılımlı muhalif güçlerin yakından izlenmesine karar verdi.

        Türkiye’nin ılımlı muhalif güçlere eğit-donat programının bitiilmesinden sonra verebileceği silahlar, işte bu yüzden Amerika açısından çok önem kazanmış durumda.

        Washington’daki istihbarat kaynakları, özellikle Türkiye’nin ılımlı güçlerin eline MANPAD’ler verip vermeyeceğini endişeyle takip ediyor. MANPAD’in açılımı “Man Portable Air Defense Systems”. Omuzdan fırlatılabilen hava savunma silahları bunlar. İstihbarat bunlar açısından kaygılı, çünkü bu tür silahlar ılımlı muhaliflerin dirsek temasında olduğu radikal güçlerin eline geçtiği takdirde ABD bunun bir felaket senaryosuna yol açacağını düşünüyor. Radikal güçlerin terör eylemlerine başlaması veya silahların sivil uçaklara karşı kullanılması ihtimali, hem ABD’yi hem de Rusya’yı çok korkutuyor.

        Rusya zaten El Kaide’ye yakın olan Suriye muhaliflerini kontrol için ABD ile çalışıyor.

        Açıkçası eğit-donat programının bitirilmesinden sonra Türkiye’nin devreye girmesi olasılığı burada açıkça tehdit olarak algılanıyor.

        Kuzey Suriye’de ne olur?

        AMERİKA’nın Türkiye’nin etkisi altında olan muhalif güçlere silah yardımını kesmesinden sonra ABD’nin Suriye’ye silah verdiği tek güç olarak YPG kaldı.

        Ruslar da İdlib’deki muhalif güçleri pasifize etmenin dışında Afrin’e de Suriye rejim askerlerini yerleştirmek istiyor.

        Amerikan kaynakları, silah yardımının kesilmesi kararının Suriye sahasındaki dengeleri Türkiye aleyhine değiştirme potansiyelinin yüksek olduğunu söylüyor.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar