Trump, 16 Nisan'dan sonra Suriye planında ayar yapabilir
ABD Başkanı Trump’ın Suriye kararını sürekli ertelemesinin, devlet politikası oluşturulmasında Washington’da bir politika boşluğu yarattığı malum. Bu boşluktan yararlanan Pentagon’daki Kürt lobisi ile Beyaz Saray’daki İslamofobiklerin işbirliği yaparak Suriye’de PYD’yi güçlendiren adımlar attığı da sır değil.
Öte yandan Washington’da dillendirilen yeni bir iddia var. Buna göre Pentagon’un bastırmasına rağmen tam olarak PYD ile işbirliği kararı almayan Başkan Trump, kesin kararını Türkiye’deki referandum sonucuna göre verebilir.
Beyaz Saray’dan gelen sinyalleri yorumlayan Pentagon kaynakları, Başkan Trump’ın 16 Nisan’daki referandum sonucuna göre ABD’nin PYD’ye destek ağırlıklı olan bölgesel politikasına ince ayarlar verebileceğini söylüyorlar.
Bu çalışmalarla ilgili CIA ve Dışişleri’nin ilgili birimleri sürekli bilgilendiriliyor, ancak fiili uygulama askerlerin kontrolünde. Başkan Trump’ın bugüne kadar kararını neden ertelediği ve defacto durum yaratarak politika oluşturmayı neden Pentagon’a bıraktığı konusu da, Trump’ın Türkiye’yi kırmadan, uzaklaştırmadan politikasına nasıl yön vereceğini görmek istemesine bağlanıyor.
‘REFERANDUMU BEKLİYOR’
Kürt lobisine yakın kaynaklar ise Trump’ın karar vermek için referandum sonucunu beklese, bile bunun şu anki politikalarda büyük değişiklikler anlamına gelmeyeceğini söylüyorlar. Bu yorumu Kürt lobisiyle birlikte çalışan Washington’daki İslamofobik çevreler ile Beyaz Saray’da Başkan’ın çevresinde bulunan uzantıları da destekliyorlar.
Pazartesi günkü New York Times Gazetesi’nde de Trump’ın PYD kararı için Türkiye’deki gelişmeleri beklediği yönünde bir haber çıktı.
Amerika’daki devlet yapıları içinde, özellikle de Pentagon’da bir Kürt lobisi vardır. Hatta Pentagon’daki Kürt lobisi, “enerji güvenliğini sağlayabilmek” ve “İsrail’in çıkarlarını daha iyi koruyabilmek” gibi gerekçeler ileri sürerek bölgede bir Kürt devleti oluşumunu da açıkça destekliyorlar. Bunun için de Pentagon’da haritalar çiziyorlar.
Bu grubun, benim yıllar önce gördüğüm harita yerine yeni bir harita üzerinde çalıştıkları söyleniyordu. Bunlar Trump’ın kesin kararını vermemesinden yararlanarak bugüne kadar PYD’ye verdikleri destekle ileride bir Kürt oluşumun temellerini atmaya çalışıyorlardı.
Washington’da bir süredir Trump’ın, Suriye üzerine gizli bir planı olduğu da konuşuluyordu. Bu gizli planın temelinde, haritası ve stratejisi Pentagon’da çalışılan bu Kürt oluşumu için Rusya’yla birlikte adımlar atmak olduğu ileri sürülüyor. Bu bağlamda PYD’nin bölgede şu an 60 bin civarında olan militan sayısını 100 bine çıkararak adeta ordulaşma kararına, Rusya’yla ortak destek vererek silah yardımının artırıldığı belirtiliyor.
KÜRT KARTIYLA ‘DERİN OYUN’
20’nci yüzyılda oynanmış büyük oyunun sonuçlarının hâlâ temizlenemediği bölgemizde, çağımıza damgasını vuracak ve bölgedeki tüm dengeleri değiştirecek yeni bir büyük oyun sahneye konuluyor. Washington ile Moskova, devletler arası anlaşmaya bağlanmayan ama liderler düzeyinde karşılıklı anlayışla devreye sokulan bu “derin oyun”da bölgede Kürt kartını oynamaya kararlılar.
Oyunun görünürdeki amacı DEAŞ ile mücadele olsa da Rusya, ABD ve Suriye arasında bir işbirliği sağlamaya çalışılıyor. Bu işbirliği PYD unsurlarıyla ortak hareketi de içeriyor. Ancak oyunun asıl amacı, Kuzey Irak’taki Kürt oluşumuna Suriye’nin kuzeyinde oluşturulacak yeni oluşumu eklemleme.
Bu yeni oluşum, bölgedeki enerji kaynaklarının akışını kesintisiz kılmak için zorunlu görülüyor. Hatta Washington’da bu konuyla ilgilenen gruplar haritalar üzerinde de çalışıyorlar.
ABD’nin kuzeydoğuda üsleri var. Rusya da kuzeybatıda üsler oluşturma yolunda adımlar atıyor. Bu üsler kısa vadede DEAŞ’la mücadelede kullanılacak. Ama uzun vadede Kuzey Irak’taki Kürt oluşumuna, Suriye’nin kuzeyinde üretilen oluşumun da eklemlenmesinden sonra, fiilen otonomi kazanması planlanan Kürt varlığını desteklemek ve korumak amacı da taşıyacak. Bu oluşumu Suriye merkezi hükümetinin de desteklemesi öngörülüyor.
Moskova ile Washington bu derin planın uygulanmasında aslında Türkiye’yi dışlamak istemiyor. Bunun için de iki ülke, Kuzey Irak’ta başarıyla uygulanan “Barzani modeli”nin Suriye’nin kuzeyindeki oluşum için de devreye sokulup sokulamayacağını tartışıyor.
Kuzey Irak’taki Kürt oluşumunda Türkiye, ekonomik yardımlarıyla, kurduğu altyapıyla önemli bir etken olmuştu. Aynı durumun Suriye’nin kuzeyi için de devreye sokulması durumunda Türkiye-Washington-Moskova arasında 21’inci yüzyıla damgasını vuracak bir işbirliği yaratılmış olacak. Bu işbirliği oluşturulabilirse ABD ile Rusya, uzun vadede PKK terörünün sona erdirilmesi için tüm güçlerini seferber edecekler.
İşte Trump, bu büyük oyunda gereken adımları atmak için Türkiye’deki referandum sonucunu bekliyor olabilir. Önceki gün Irak Başbakanı İbadi ile görüşmeye Enerji Bakanı’nı ve Barzani’nin üst düzey adamı Fuat Hüseyin’i götürmesi de bu büyük oyunun planlamasıyla bağlantılı muhtemelen.
Bu plandaki tek sorun, Barzani ile Suriye’nin kuzeyindeki Kürt oluşumu liderliğinin arasının iyi olmaması. Bu arada Moskova ile Washington’da büroları bulunan PYD, iki başkentte de bu stratejinin uygulanması için her gün güçlü bir lobi yapıyor.
