Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        “Yeni Türkiye” kavramına hayli katı siyasi ve ideolojik anlamlar yüklenmeye başlandı. Hatta bu tanıma uymayanlara, sanki bu ülkeden değilmişler gibi davranılıyor.

        Bu şekilde davranıp tavır alanlar “yeni Türkiye”yi baştan aşağıya yanlış anlıyorlar. Asıl yeni Türkiye onların görmek istedikleri değil, görmek istemedikleri, hatta unutmak istedikleri yeni gençliktir.

        Şimdilerde her gece terörü tartışıyoruz. O örgüte, bu örgüte katılan gençleri anlatıyoruz. “Koalisyon neden kurulur veya kurulmaz”ı saatlerce anlatıyoruz, ama “milenyum” olarak adlandırılan yeni gençlik bunlarla gerçekten alakadar değil.

        Onların kendilerine oluşturduğu yeni dünyalar var. Ve o yeni dünyaların içinde çok parlak, gelecek vaat eden işler yapan, Türkiye’yi derinden sessiz biçimde değiştirmek üzere olanlar da var. Buna “sessiz devrim” de diyebilirsiniz.

        Bizler bunları görmek istemeyebiliriz. “Eskiden bildiklerimiz hâlâ doğrudur” diyerek boşuna çabalayabiliriz, ama şunu bilelim ki yaşamakta olduğumuz bu dünyayı ve kültürü, bu gençler kalıcı bir biçimde değiştiriyorlar.

        Bu bir devrimdir, bir gençlik devrimidir ve sonuçları görmek isteyenler ve gözlerini kapamayanlar her taraftan görebilir.

        Buna inanmak istemeyenler için, kültürün ve sosyal ilişkilerin nasıl değişmekte olduğuna dair birkaç örnek vereceğim:

        - 26 Temmuz Pazar günü gazetemizin pazar ekinde Gülenay Börekçi’nin “18 altı Wattpad yazarları” hakkında olağanüstü ilginç bir analizi yayınlandı.

        “Wattpad”, internetin yeni bağımsız yazarlar platformu. Gülenay Hanım’ın dediği gibi burası başlı başına bir gezegen haline dönüşmüş durumda. Burada bazı genç yazarlar, farklı konularda farklı üsluplarla edebi yapıtlar oluşturuyorlar.

        Bazıları kitap haline dönüşmüş bunları hangi kitapçıda aradıysam bulamadım. Çünkü gerçekten de yok satıyor, adeta kapışılıyorlar.

        Düşünsenize “Hayatımın Öküzü” Wattpad’de 4 milyon kez okunmuş, “Aşkı Bilmez” yine 4 milyon. “Egoloman” 3 milyon küsur, “Ufaklık” da 2 milyon kez okundu. Bu yazarlar, yazılarıyla yepyeni bir kültürü ve edebiyatı oluşturuyorlar.

        - Görsellik alanında da durum aynı. Videolu anlatımda yepyeni üsluplar, yepyeni teknikler sürekli deneniyor. Artık sadece 3 veya 5 saniye süren videolarla anlatımlar deneniyor ve de başarılıyor.

        3 ile 5 saniyeyi bile uzun görenler var ve bunu daha da kısaltmak için çalışıyorlar. Bu aslında olağanüstü beceri isteyen yepyeni bir sanat türü.

        Son olarak Amerika’da vidcon (video conference) toplandı; orada olsaydım mutlaka katılır ve öğrenirdim. 20 bin kişinin katıldığı bu konferansa, Youtube âleminin yıldızları olarak görülen genç video üreticileri katıldı ve yeni teknikler, yeni anlatım biçimleri üzerine çalışma grupları oluşturuldu, konferanslar düzenlendi.

        Katılamadım ama tanıdıklarımdan konuşma metinlerini getirtip hepsini inceleyeceğim.

        - Bir de Twitter âlemine dikkatli bakın; burada bazen 170 karakterden oluşan, bazen kısacık tek cümle olan öyle yorumlar çıkıyor ki, o yorum o gün gazetelerde çıkan tüm yorumlardan, bütün uzun yazılardan çok daha anlamlı ve ilginç olabiliyor.

        Yani anlayacağınız, bizim ilgilendiklerimizle ilgilenmeyen, hayattan çok farklı şeyler bekleyen, beğenileri ve gelecek umutları farklı olan bir gençlik var ve onlar çok güçlü geliyorlar, hatta çoktan geldiler bile.

        Yeni kültürü onlar üretiyor, asıl yeni Türkiye’yi onlar kuruyorlar. Dahası, yeni tüketiciler de onlar ve onların beklentilerini karşılayamazsak hangi iş dalında olursak olalım başarısız olacağız.

        Bu, medya sektörü için çok daha geçerli olan bir durum. Bunları bilelim de ayağımızı denk alalım, yoksa bizi çoktan geçmeye başlamış olan bu gençler arkalarına bile bakmadan yürüyüp bizleri tamamen unutuverirler.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar