Net konuşmamak ve diyalog eksikli

Çaresizlik, arayışları körükler...

Karşıyaka yönetimi, futbol şubesine sponsor bulmuş.

İyi, hoş... Ancak daha ilk günden kriz yaşanıyor. Yadırgadık mı, hayır...

Ezber bu kez de bozulmadı. Sebep, kulüp modelinin ve dolayısıyla kulüp anayasasının olmaması...

Yıllardır sportif başarı yakalayamadığımız gibi idari anlamda da yapılanmayı bir türlü yaratamadık. Bu alanı da ıskaladık...

TATSIZ SONA ERDİ

Biliyorsunuz kulüpten Erdal Acar rüzgarı gelip geçti. Yapılanlar ve yapılmayanlarla günlerce tartışıldı. Tatsız bir şekilde de son buldu.

Futbola bir firma yine talip oluyor, anlaşıldığı söyleniyor, el sıkışılıp gazetede boy boy pozlar veriliyor.

Ancak gün geçmeden problemler ortaya çıkıp, kriz patlıyor.

Sponsor bulunabilinir. Karşıyaka kulübünün şu an şiddetle de ihtiyacı var. İmkandır, değerlendirilir.

Ancak her şey açık seçik konuşulmaz mı?

Sponsor şartları belirlenir, yazılı bir prosedür oluşturulur, bu prosedüre kulübün yürüyen kimliği, olmazsa olmazları yazılır, imzalanır, herkes de ne şekilde davranacağını, hareket edeceğini, neyi isteyip isteyemeyeceğini çok net bilir.

BİR KOMİTE OLMALIYDI

Kaos da çıkmaz.

Bu kadar zor mu?

Yeni doğmuş bir birlikteliği problem hale getirmekte üstümüze yok. Bunun karşılığı diyalogsuzluktur, her şeyi net konuşmamaktır.

Dolayısıyla yöntem başarısızlığıdır.

Bence kulüp yönetimi bu tür talep ve alternatifleri salt kendi içinde değil, camianın konuya hakim, bu işleri çok iyi bilen büyüklerinden oluşacak komiteyle yürütmeli, ortak bilgi ve aklı kullanmalıdır. Çok daha fayda sağlanacaktır...