Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Suriye krizine çare bulunması için Astana’da başlatılan sürecin üç garantör ülkesi Türkiye, Rusya ve İran’ın Soçi Zirvesi’yle bir yol haritası üzerinde uzlaşmalarının küresel yansımaları sürüyor. Çin yönetimi dün Soçi Zirvesi’nden çıkan ‘çözüm planına

        katkı vereceğini” duyurdu.

        ABD Başkanı Donald Trump ise kendi ifadesiyle Suriye’ye ‘barışçıl çözüm için getirmek için’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı aradı. Trump görüşme öncesi Twitter’dan “Ortadoğu’da devraldığım enkaza barışçıl çözüm için Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşeceğim. Bunu çözeceğim ama hayatlar ve 6 trilyon dolar kaybetmemiz hataydı” mesajını paylaştı.

        Trump’ın açıklamasında Türkiye’nin ülkesinin Suriye politikasına yönelik eleştirilere benzer şekilde ‘hatalar’ diyerek selefi Barack Obama’ya yüklenmesi dikkat çekti. Görüşme sırasında Erdoğan’a ‘ABD YPG’ye artık silah vermeyecek’ dediği açıklanan Trump’ın son mesajlarını ve Soçi Zirvesi’nin küresel yansımalarını nasıl yorumlamak gerektiğini uzmanlara sorduk.

        "O FOTOĞRAF TRUMP'I ZOR DURUMA SOKTU"

        ASAM Uzmanı Dr. Eray Güçlüer, Soçi Zirvesi ve Trump’ın son açıklamasını ‘ABD’nin Ortadoğu’da kritik bir noktaya gelmesi’ olarak yorumluyor. ABD’nin ‘kendini sosyolojik ve politik bir yalnızlığın içine ittiğini, Trump’ın da düşülen vaziyet nedeniyle ülkesinde baskı gördüğünü’ belirten Güçlüer şöyle konuştu:

        “Trump’ın son açıklaması birkaç ay önce ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un Türkiye’ye gelmesine benzer bir anlam taşıyor. ABD Türkiye’ye doğru bir açılım yapmak istiyor ancak bölgeye ilişkin planlarında stratejik bir değişiklik olduğunu söyleyemeyiz. Bunu taktik bir manevra olarak görüyorum. Belki PYD’yle işbirliğini bitirme yönünde bir sinyal olsaydı başka bir

        şeyler söylemek mümkün olabilirdi. Peki neden bu taktiksel adımı atma noktasına geldi? Soçi’ye bakmak lazım ve Soçi’yi Suriye özelinde de okumamak lazım. Soçi’deki zirve, ABD’nin küresel politikasına karşı verilmiş küresel bir dengenin fotoğrafıdır. Bu da ABD’yi haliyle zor duruma sokuyor. Trump, Soçi’deki fotoğrafın ortaya çıkmasını engellemediği için beceriksizlikle suçlanıyor.”

        "ABD, TÜRKİYE İLE YAKINLAŞMAK İSTİYOR"

        Gazeteci Mehmet Akif Ersoy, Trump’ın bu açıklamasını değerlendirirken, görüşme konusunda ilk sinyali verenin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan olduğunu hatırlattı. ABD’nin ‘bölgedeki tesirini ve sempatisini ciddi şekilde kaybetmeye başladığına, hem Körfez hem de Suriye politikası nedeniyle çok eleştirildiğine dikkat çeken Ersoy şunları söyledi: “Trump son

        açıklamasında Obama’nın 6 trilyon doları Ortadoğu’ya gömdüğünü söylüyor. Ortadoğu’yu bataklığa benzetmeye yönelik bir ifade bu. Açıklaması ABD’nin bölgede daha geri planda kalabileceği bir döneme işaret ediyor. Böyle olursa bu yeni durum hem PYD’yi ve hem de Körfez’i etkiler. Yalnız şunu da unutmamak gerekiyor, hassasiyetlerimizi her platformda dile getirebiliyor olmamız Türkiye’nin izlediği denge siyaseti sayesinde mümkün oluyor. Türkiye’nin İran, Rusya ve ABD ile ilişkilerini birlikte

        götürmesi gereken ciddi bir süreçten geçiyoruz. Ankara çıkarları ekseninde bu süreçte birlikte olabileceği aktörlerlerle

        ilgili mesajlar veriyor. ABD ile farklı konularda gergin bir süreç yaşıyoruz. ABD müttefikliğe yaraşmayacak bir siyaset izliyor. Rusya Dışişleri Bakanlığı Soçi’den sonra ABD’yi Suriye’de işgalci olarak gördüğünü söyledi. Rusya’nın bundan sonraki süreçte ABD’yi Suriye’den tümüyle çıkarmak isteyeceği bir siyaset izleyeceğini anlıyoruz bu açıklamadan. ABD bu nedenle de Türkiye’yle yakınlaşmak istiyor olabilir. Ancak geçmişte Türkiye’yi masa dışında bırakan ABD’ye ne kadar güvenilebilir bilemiyorum.”

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar