Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        PEŞTUNCA’da ismi “talebeler” anlamına gelen Tehrik-i Taliban örgütünün Pakistan’da okul basıp 142 kişiyi katletmesi tüm dünyada üzüntüyle karşılandı.

        Bu vahşice eylem, bana Türkiye gibi ABD’yle yarım asırdan fazladır “fırtınalı bir müttefiklik” ilişkisine sahip olan Pakistan’ın hazin hikâyesini hatırlattı.

        Pakistan’ın Taliban benzeri örgütlerle ilişkisi, Afganistan’ın SSCB işgali altında olduğu yıllara dayanır. Medya, bugün öcüleştirdiği “cihatçı” grupları SSCB ordusuna saldırılar düzenledikleri o günlerde kahramanlaştırmakla meşguldü.

        SSCB’ye ağır kayıplar verdiren cihatçıların kahramanlık hikâyelerini o yıllarda “Yaralı Serçe” isimli bir romandan okumuştum.

        Meselenin aslını astarını öğrenmem için ise biraz büyümem gerekti. SSCB’nin çekilmesinin ardından yeni bir mücadele başladı. O yıllarda Taliban ve diğer cihatçı gruplarla ilişkisi en iyi olan devlet Pakistan’dı. Taliban’ın Afganistan kolu, bizzat Pakistan istihbaratı tarafından kurulmuştu. Hesap, savaş kazanıldığında Kâbil’de Pakistan dostu bir yönetimin oluşması üzerine kuruluydu.

        Pakistan’ı bu savaşın doğrudan tarafı olmaya iten güç ise ABD’ydi.

        Gelgelelim Pakistan’ın bu hesabı, 1990’ların ortalarında çökmeye başladı.

        Bambaşka bir tablo çıktı ortaya. Taliban’ın ortağı El Kaide, ABD’ye karşı “cihat” çağrısı yaptı.

        Taliban’ın hâkimiyet kurduğu Afganistan’dan gelen görüntüler de iç açıcı değildi. Taliban’ın baskıcı rejimi ve El Kaide’nin 11 Eylül 2001’deki saldırıları, ABD’yi sert bir tavır almaya yöneltti.

        Amerikan Başkanı George W. Bush, 20 Eylül 2011’de dünyaya “Ya bizimlesiniz ya da teröristlerle” sözleriyle seslendiğinde en zor durumda bıraktığı ülke Pakistan’dı. ABD’nin istediği şey, Pakistan’ın sınırındaki cihatçı grupları yok etmesiydi. Bu Pakistan için hiç de kolay değildi.

        Ancak vaziyetin farkında olunması bir şey değiştirmedi. Pakistan, bir elini vermişti, şimdi de kolunu kaptıracaktı. ABD’yi kızdırmamak için Taliban’a ve El Kaide’ye savaş ilan etti.

        Yine de ABD’nin Pakistan’dan talepleri bitmek bilmedi. ABD, Afganistan’da Taliban karşısında zorlandıkça Pakistan’a yüklendi.

        Washington yönetimi tatminsizliğin doruğuna çıkıp Pakistan’ı adı konulmamış bir savaşla açıkça işgal etti. Amerikan savaş uçakları, insansız hava araçları ve komando birlikleri Pakistan topraklarında yüzlerce operasyon düzenlediler.

        Pakistan topraklarında ABD insansız hava araçlarıyla Taliban’a karşı düzenlenen saldırılarda 3000 ila 4000 insan öldürüldü. Katledilen Pakistanlı sivillerin sayısı son 10 yılda 600’ü geçti.

        Çoğu kez Pakistan’dan habersiz düzenlenen bu saldırılar, Taliban’a ve El Kaide’ye desteği daha da artırdı.

        Neticede, Pakistan 50-60 yıllık ABD müttefikliğinin bedelini hak etmediği bir şekilde ödedi.

        Taliban’ı kurup destekleyen Pakistan’a ABD tarafından vaat edilen şey, Afganistan’da eski düşmanı Hindistan’a karşı bir müttefik kazanmasıydı. Ancak ABD fikir değiştirince sonuç Pakistan’ın hüsranı oldu. Taliban’la bozuştuğu yetmezmiş gibi 2001 sonrasında Kâbil’de de Pakistan karşıtı bir yönetim kuruldu.

        Pakistan, ABD ile girdiği ittifakta hiçbir zaman iflah olmadı. Afganistan, Hindistan’ın çok daha etkin olduğu bir ülkeye dönüştü.

        Oysa Hindistan 60 yıl önce, Pakistan’ın aksine ABD ile mesafeli, yeri geldiğinde işbirliğini de içeren bir ilişki tarzını tercih etmişti.

        İşte o Hindistan, bugün bilimden demokrasiye kadar neredeyse her alanda dünyanın en başarılı ülkelerinden.

        Çin ve ABD ile rekabet edecek bir güce dönüşmesi de an meselesi.

        Şimdi iki soru sorup yazımızı noktalayalım.

        Türkiye, Pakistan gibi sorgu sual etmeyen bir ABD müttefiki mi olmalı?

        Yoksa gerektiğinde herkesle dengeli işbirliğini içeren bir dış politika mı izlemeli?

        Birinci sorumuza olumlu cevap verenlerin Pakistan’ın hikâyesini bir kez daha okumasında fayda var.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar