Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BU seneki Eurovision yarışmasını biraz içim buruk şekilde izledim. İzledim derken oylamaya geçilmeden önceki son iki-üç ülkeyi görebildim sadece. “Türkiye bu modern ülkeler arasında olmalıydı, onlardan biri olduğumuzu göstermeliydi” diye hayıflanırken yarışan tüm şarkıların kısa kısa verildiği bölümü izledim. Şarkısının en fazla 12 saniyesini dinlediğim Portekizli Salvador Sobral beni öylesine etkiledi ki yarışma sonrası kim olduğuna bakmak üzere notumu aldım. Kendisini bir kenara not etmeme gerek yokmuş aslında, bu olaydan beş dakika sonra 1989’lu genç müzisyen oyları 12’şer 12’şer toplamaya başladı. İlk önce şaşırdım tabii, Eurovision dediğin eğlence işi, ülkelerin birbirini pohpohladığı ve bu yüzden de genel olarak kötü şarkıların prim yaptığı bir yarışma... Oylama sonrasında Portekiz’in birinci olmasının ardından şarkıyı baştan sona dinledim ki Salvador Sobral’ın söyleyiş tarzından, şarkıdaki lirizmden etkilenmemek mümkün değilmiş. Kimseye benzemeden, yüreğinden gelenleri ortaya döken birine rastlamamıştım ne zamandır. Zaten kendisi de yarışma sonrası yapılan röportajlarda “Bu sefer müzik kazandı” diyerek olayı özetledi. Uzun süredir sağlam birincisi olmayan Eurovision’da bile müzik kazandıysa dünyada artık bir şeyler değişiyor mudur? Bu değişim ülkemize de uğrar mı? Kaşına gözüne bakarak star yapılanlar sonsuzluğa uğurlanır mı? Polemik yaratmadan hatırlanmayan popçular, ünlü sevgilileri olmadan haber yapılamayan rock’çılar, tek bir şarkıyı bile doğru nota basarak söyleyemeyen assolistler artık emekli edilir mi? Ben bunun derdindeyim. Müzik sadece Eurovision’da kazanmadı. Bizde de Sıla boşuna devleşmedi, Kalben şans eseri kalplere girmedi. Bir şeyler değişiyor ama hadi hayırlısı.

        Yeşil dinleti

        CUMARTESİ günü Eurovision etkisine girmişken pazartesi sabahını müthiş bir müzisyenle karşılamayı hiç beklemiyordum doğrusu. Her şey Jotun’un çevreci aplikasyonu ‘Yeşil Adımlar’ın tanıtımına gitmemle başladı. Yüksek kalite ürünleriyle yıllardır çevrenin korunmasına destek veren marka, bu sefer bir adım ileri gidip yürüdüğünüz alanları yeşillendiriyor. Yeşile o kadar açız ki ağaç dikmeyi destekleyen firmalar olunca kaçırmıyorum doğal olarak. Telefonunuza indirdiğiniz bu aplikasyon yürüyüşlerinizde size eşlik ediyor ve her 4 km’lik yürüyüşünüze bir ağaç ekerek katkıda bulunuyor. Sabah yürüyüşlerim anlam kazandığı için mutlu oluyorum. Aplikasyonun tanıtımı Maçka Parkı’nda bir yürüyüşle devam edip yeşiller içinde bir apartman dairesinde son buluyor. Finalde karşımıza çıkan Evrencan Gündüz bizi mest ediyor tabii ki. Evrencan o kadar iyi müzisyen ki canlı dinleyince ‘O Ses Türkiye gibi müzikaliteye zerre değer vermeyen bir yarışmada ne işi varmış bu çocuğun’ diye düşünüyor insan. Evrencan’a o sabah ve konserlerde Ed Pithey eşlik ediyor. Kendinize bir iyilik yapıp caz temalı dinletilerinden birini yakalamanız şart.

        OLAN BİTEN!

        - EYVAH, Asena Altay ve Caner Erkin’in mal paylaşım davası reddedilmiş! Mahkemeler tatile gireceği için bütün yaz yine sahnede olacaklar demektir. Olaylar olaylar...

        - KÜÇÜK Emrah olarak hayatımıza dahil olan Emrah Erdoğan’ın oğlu Tayfun Erdoğan’ı reddetme haberleri ne zaman çıksa sinir oluyorum. Bu saçma duruma ben alışamadım, çocuk nasıl alışsın.

        - ASLI Enver, Özcan Deniz’le birlikte olduğu iddiasına “Yok artık” diye cevap vermiş. Hakikaten yok artık. Haber bulamayıp uydurmanın da bir adabı olmalı.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar