Zarf değil mazruf
LGS, OKS, SBS, bugün de kaldırılacağı açıklanan TEOG, öğrencilerin psikolojisini bozmakla kalmadı, nüfusu da olumsuz etkiledi.
Bunu anlamak için çevrenizde bulunan orta yaş grubundaki ailelere bakmanız yeterli.
Göreceksiniz ki ağırlıklı bölümü tek çocuklu; en fazla 2 çocuk sahibi...
Çünkü onlar, ortaöğretimde de yarışa dayalı sınav sistemi devreye girip özel okulların pıtrak gibi patladığı 1985 sonrası çocuk sahibi olmaya başladılar.
Eğitimdeki çılgın yarışın ekonomik yükünü ikinci çocuk için yaratamayacakları, fırsat eşitliğini ikinci çocuklarına sunamayacakları kaygısına kapıldılar.
Bugün de olduğu gibi bir çocuğun ilköğretim veya lisede okumasının bedeli, orta dereceli bir memur aylığının üzerinde.
Dolayısıyla ikinci çocuğa bunu sunamayacağının farkına varan aileler çocuk yapmaktan kaçındı.
Eğitim sistemi Türk aile sistemini de olumsuz etkiledi...
Çünkü o gün eğitimde fırsat eşitliği sunamayacağı kaygısıyla tek, bilemediniz 2 çocukta kalan ebeveynlerin evlatları bugün evlenme yaşına geldi.
TEK ÇOCUKLA EVLİLİK
Muhtemel ki ebeveyni aynı kaygılarla tek çocukta kalmış bir gençle evlenecekler.
Çocuk sahibi olmaları halinde doğacak bebeğin ne teyzesi, ne dayısı, ne amcası, ne halası, ne de kuzeni olacak...
Eğer çocuk yapmazlarsa da aile onlarla birlikte son bulacak.
Cumhurbaşkanı’nın 3 çocuk yapmaları için ailelere öneri getirmesinin gerisinde de bu yatıyor.
Eğitim sisteminin getirdiği bir çarpıklığın, çocukların başka alanlardaki geleceklerini de etkilediğinin en somut örneklerinden biri de burada karşımıza çıkıyor.
Bunlar ortada dururken biz hâlâ sistemi sorgulamak yerine yeni sınav sisteminin nasıl olacağını tartışıyoruz.
Şundan emin olun, bunun yerine gelecek sınav da bir öncekinin yarattığı olumsuzluğu gidermeyecek; katmerli olumsuzlaştıracak.
Sınav yöntemini değiştirerek sistemin olumsuzluğunun giderilemediğinin farkına yine varılamayacak.
SORUN SİSTEMDE
Bunu anlamak için, SBS veya TEOG sınavına girip yüksek başarı elde etmiş bir çocuğun YGS ve LYS’deki başarı puanları karşılaştırıldığında ortaya çıkan sonuç her şeyi sergiliyor.
İnternete girildiğinde, bu yönde birçok üniversitenin yaptığı çalışmalar da aynı sonucu vermiş; diğer sınavda başarısını sürdüren yüzde 1’in altında kalmış.
Sınav hazırlığı eğitimin önüne geçtiği için ilk sınavda ezberlenerek verilen yanıt ikinci sınavda unutulmuş, aynı soruya cevap verememiş.
Dünya Bankası’nın eğitim ve bu yılın PISA raporları da aynı şeyi söylüyor:
“Başarısızlığın nedeni Türk eğitim sistemi...”
ÖSYM istatistikleri de aynı sonucu veriyor...
Sistem yerine hâlâ sınav sorgulanıyor.
TED Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu’nun dün dikkat çektiği gibi bunun ceremesini de sorumlular yerine aileler ve çocuklar çekiyor.
Adı dershane olmasa da sistem olarak devam eden TEOG için yaz tatilini heba etmiş çocuklar ile özel hocaya binlerce lira yatırmış aileler ise ne yapacağını bilmiyor.
Bütün bu olumsuzluğu üreten sistemi ise kimse sorgulamıyor...
Zarfla uğraşılıyor, mazruf yerinde duruyor.
