İslam Oyunları'ndan dersler
İslami Dayanışma Oyunları, geçtiğimiz hafta dost ve kardeş ülke Azerbaycan’da yapıldı... Türkiye, her zamanki gibi oyunların vazgeçilmez ülkesi olarak madalya sıralamasında ikinci sırada yer aldı... Azerbaycan ise ev sahibi olmanın da avantajıyla, altın farkıyla ilk defa sıralamada zirveye çıktı... Türkiye, İran ve Mısır gibi güçlü ülkeleri geçip toplam madalya sıralamasında birinci sırada yer aldı...
Kardeş Azerbaycan’ın, Türkiye’nin ancak 8 madalya çıkarabildiği son 2016 Rio Olimpiyatları’nda da 19 madalya kazandığını düşünürsek, dünya sporunda ne büyük bir yer edinmeye başladığını da çok iyi anlıyoruz... Nüfusu 10’da birimiz olan Azeri kardeşlerimize örnek olma şansını kaybettik, onların yolundan gitmenin zaruretini anlamaya başladık... Daha 2000’lerin başında çok gerimizde olan Azeriler’in, bize fark atarak önümüze geçmiş olmaları, bizi biraz bile değil, çokça düşündürmeli...
Oysa onlar, neler yaptığımızı gözleyerek bugünlere geldiler... Bizim 2002 sürecinden sonraki seferberliğimiz, 10 yılda yaptığımız organizasyonlardaki baş döndürücü hızımız, uluslararası başarılarımızı örnek aldılar ve aynı yolu izlemeye başladılar...
Bizim bakanlarımızın, ülkemizi dünyaya tanıtan, tesis kazanmamızı, gençlerimizi spora başlatmamızı, spor kültürü oluşturmamızı sağlayan uluslararası organizasyonlara soğuk bakması ve yenilerini almaları gerekirken, olanları bile bırakmasının aksine Azerbaycan, onlara sımsıkı sarıldı...
Bizim bıraktığımız Formula 1’e talip oldu, 2015 Avrupa Oyunları’nı aldı ve başarıyla yaptı... Dünya çapında tesislere kavuştu ve bu tesislerde de şimdi, 2017 İslami Dayanışma Oyunları’nı yaptı...
Ülkenin başında sporla iç içe yaşayan bir lider var; İlham Aliyev... Babası Haydar Aliyev Cumhurbaşkanı’yken, Azerbaycan Olimpiyat Komitesi Başkanlığı’ndan tanıyoruz... Bütün branşları, ayrı ayrı bakanlarının desteğiyle yürütüyor, olimpiyat sporcusu yetiştirmek için devletin bütün imkanlarını kullanıyor... Tıpkı bizim, spor için bütün yolları açan ve ilk 10 yılımızı, altın yıllar olarak değerlendirmemizi sağlayan Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın destek verdiği gibi... Sonuçlar da ortada...
Biz, ABD, Çin ve Rusya’yı daha sonra olmak üzere, ilk planda hedef aldığımız İngiltere, Almanya, İtalya, Fransa, İspanya, Avustralya’yla bırakın aynı ligde oynamayı, Azerbaycan’ın bile gerisinde, üçüncü dünyaya mahkum, devam ediyoruz... Bu kadar modern tesisler, böylesine imkanlar ve birbirinden kabiliyetli, müthiş yetenekli, on milyonlarca gencimiz olmasına rağmen...
FENERBAHÇE’NİN BAŞARISI BÜYÜK
Yılların birikimi, uzun vadeli yatırım, doğrularda ısrar ve işte sonucu... F.Bahçe, iki defa ıskaladığı Euroleague’de Avrupa şampiyonu oldu... Başkanı, yönetimi, Obradovic’i, sporcu ve taraftarını tebrik ediyoruz... En başarılı branşlarımızdan biri olan basketbolda, kadın-erkek kupa alan bütün takımlarımızı bir kere daha kutluyoruz.
