Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Suç ve komedi, sinemanın en verimli “ikili”lerinden biri... Soygunları, dolandırıcıları konu alan filmler bir yana, kara komedileri de unutmamak gerek. “Şanslı Logan”ın (Logan Lucky) gösterime girdiği hafta, seyretmekten bıkmadığımız suç komedilerini hatırladık

        1- Büyük Lebowski-1998 (The Big Lebowski) Yönetmen: Joel ve Ethan Coen

        Olaylar iki Lebowski’nin karışmasıyla başlar ve avare “Dude” için giderek daha tuhaf, “kalabalık” bir hal alır... Öykü Saddam’ın Kuveyt’i işgalinden sonra ABD’nin savaşa hazırlandığı günlerde geçer ve her şey saldırgan tutumlara verilen kontrolsüz tepkilerle ilgilidir. ABD kamuoyunun zihnindeki karmaşayı ve anlam kopukluğunu yansıtan Walter, Dude’a yardım ederken her şeyi içinden çıkılmaz hale getirir. Hayatın tatsızlıklarına, sürprizlerine komedinin hafifliğiyle bakan bir başyapıt.

        2- Wanda Adında Bir Balık-1988 (A Fish Called Wanda) Yönetmen: Charles Crichton, John Cleese

        Londra’daki mücevher soygunundan sonra dört kişilik çetede işler karışır. Wanda, çetenin kibirli şefini, kendisini delice kıskanan sadist Otto ve hayvansever Ken’i ekarte ederek elmasları ele geçirmeye çalışır. Ama önce sevgilisinin avukatı olan uzun boylu İngiliz’i baştan çıkarması gerekmektedir.. Çok iyi yazılmış ve oynanmış karakterleriyle seyrine doyum olmayan bir suç komedisi.

        3- Pembe Panter-1963 (The Pink Panther) Yönetmen: Blake Edwards

        Prenses Dala dünyanın en büyük elması Pembe Panter’le birlikte Alp Dağları’ndaki kayak merkezine gelir... İngiliz hovarda Sir Charles Lytten, Prenses’i baştan çıkarmak için ilk hamlelerini yaparken, Fransız polis müfettişi Clouseau elmasın peşindeki “The Phantom” adlı gizemli hırsızı engellemek için “sahne”ye girer... Yan karakter müfettişin, Peter Sellers’ın yorumuyla yıldızlaştığı film, öylesine komikti ki bir seriye dönüştü. Özellikle kostümlü balo sahnesi mükemmel...

        4- The Ladykillers-1955 Yönetmen: Alexander Mackendrick

        Soygun planları yapan çete, olay yerine yakın bir pansiyona yerleşir. Yaşlı ev sahibesi Mrs Wilberforce’u kuşkulandırmamak için bir “yaylı beşlisi” olduklarını söyler, hatta çalgılarıyla odaya kapanarak prova yaparlar... Soygun öncesi ve sonrası işler karıştıkça, yaşlı kadınlarla azılı suçluların karşı karşıya getiren nefis bir durum komedisi çıkar ortaya. Alec Guinness ve Peter Sellers gibi oyuncularıyla ölümsüzleşen bir klasik.

        5- Belalılar-1973 (The Sting) Yönetmen: George Roy Hill

        1936 yılında Ekonomik Bunalım döneminde Chicago.... Genç dolandırıcı öldürülen iş ortağının intikamını almak için tecrübeli meslektaşıyla işbirliği yapar. Amaçları kumar tutkunu bankeri oyuna getirmektir... Seyirciyi şaşırtan sürprizli hikâyelerin henüz moda olmadığı bir dönemde çekilen “Belalılar”, en iyi film dahil 7 Oscar kazanmıştı. İyi yazılmış bir dolandırıcılık öyküsünün ince bir mizah ve etkileyici karakterlerle birleştiği tadına doyulmaz bir film.

        6- Kapışma-2000 (Snatch) Yönetmen: Guy Ritchie

        Şiddet dolu sert ve acımasız suç dünyasına mizahi bir bakış. Öykünün merkezinde yasadışı bir boks maçı düzenleyerek yolunu bulmak isteyen Turkish ve Tommy var. Ama açgözlü, acımasız mafya babasını; yumrukları güçlü çılgın İrlanda romanını; soyulan elmas hırsızı ve onun elden ele dolaşan elmaslarını unutmamak gerek. Tarantino etkisinden söz edilse de “Kapışma”, sadece kendine benzeyen, buram buram İngiltere kokan bir kara komedi...

        7- Kirli, Çürük ve Adi-1988 (Dirty Rotten Scoundrels) Yönetmen: Frank Oz

        Jamieson, zengin kadınları oyuna getiren tarz sahibi, varlıklı bir İngiliz’dir. Yıllardır yaşadığı Fransız Rivierası’nda karşısına çıkan dolandırıcı Amerikalı Freddy’yi “av sahası”ndan göndermek için kaybedenin gideceği bir iddia düzenler. Aralarındaki rekabet kahkaha dolu sahnelere vesile olur. Michael Caine ve Steve Martin gibi iki muhteşem aktör ve harika bir senaryo... Dolandırıcılık daha önce hiç bu kadar komikolmamıştı.

        8- In Bruges-2008 Yönetmen: Martin McDonagh

        Londralı iki tetikçi Ray ve Ken, patronları Harry tarafından Belçika’nın Bruges şehrine gönderilirler. Ray, son işinde çuvallamış ve masum birinin ölümüne yol açmıştır. Ken, Ortaçağ’dan kalma şehrin keyfini çıkarırken Ray, başarısızlık ve vicdan azabıyla boğuşur... Tarih, kültür ve masallarla dolu gizemli şehir, iki tetikçiyi derinden etkiler. Filmin ironisi, şehrin güzelliğiyle suç dünyası arasındaki kontrasttan besleniyor.

        9- Ahududu Likörü-1944 (Arsenic and Old Lace) Yönetmen: Frank Capra

        Evlilik karşıtı fikirleriyle tanınan Mortimer, âşık olur olmaz evlenir. Haberi vermek için gittiği eski aile evinde bir ceset bulmakla kalmaz yaşlı halalarının yalnız yaşayan erkekleri mutsuzluktan kurtarmak için zehirleyerek öldürdüğünü öğrenir... Bodrumdaki cesetler bir yana ailenin başka çılgın üyeleri de “eğlence”ye katılmakta gecikmez. 1940’lı yıllardan kalma eski usul bir komedi, bir kara komedi klasiği.

        10- Arizona Junior-1987 (Raising Arizona) Yönetmen: Joel ve Ethan Coen

        Saf ve masum arzularla suça bulaşan insanların komedisi... Çocuk sahibi olamayan sabıkalı hırsız “Hi” ve polis memuru “Ed”, ünlü bir işadamının beşizlerinden birini kaçırırlar... Durumu saklamaya çalışırken her şey giderek daha da karışık ve zor bir hal alır. Herkes o şirin bebeğin peşindedir... Renkli karakterleri, biçimci anlatımı ve durum komedisiyle yıllar içinde kült hale gelen bir Coen Kardeşler komedisi.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar