Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Öncelikle Roma’ya 4 attı diye biz bu Lyon’u hakikaten fazla abartmışız. Beşiktaş, Lyon’dan 10 gömlek üstün bir takım. Bizim takımın bırakın Lyon’dan, Avrupa Ligi’ndeki diğer takımlar; M.United’dan tut, Ajax’a veya Celta Vigo’ya kadar hiçbirinden eksiği yok, hatta fazlası var. Ancak böylesine bir maçta senin defansından tut, en güvendiğin isim kalecin bile laubali hareketler yaparsa elindeki maçı işte böyle verirsin.

        Şenol Hoca’nın dün akşamki anlayışı kesinlikle savunma yaparak rakibini durdurmak değildi. Amacı ileride Cenk, Babel, Talisca ve Atiba ile Lyon’un, savunmasından top yaparak çıkmasını engellemekti. Bu şok baskı ile Lyon’un 1. bölgesinden istediği gibi çıkmasına mani oldu, yani bu plan tutmuştu. Beşiktaşlı futbolcular öylesine üstün bir mücadele anlayışı sergiledi ki Lyon ilk yarıda sadece savunmada Mitrovic ağırlıklı hatalarla kalemize yaklaşıp tehlike yarattı. O bireysel hatalar olmasa belki de bu pozisyonları bile bulamayacaklardı.

        Maçın ilk bölümü bu şekilde tamamlandı. İkinci yarı başlayınca ister istemez skoru koruma psikolojisi Beşiktaşlı futbolcularda belirdi. Daha çok geriye yaslanmayı tercih ettiler bu bölümlerde. Lyon özellikle soldan Valbuena ile tehlikeli bindirmelerle geldi. Bunda Gökhan Gönül’ün belki de son dönemdeki en etkisiz oyunlarından birini oynaması etken oldu. Gerçekten Lyon’un bulduğu pozisyonlar hep Beşiktaşlı oyuncuların kendi hatalarından oldu. İlk yarıda olduğu gibi oyunun sonlarına doğru Marcelo, Tosic ve Gökhan’ın yanlışlarıyla Fransızlar kalemize geldi. İnanın bu hatalar olmasa Lyon belki de pozisyon bile bulamadan maçı tamamlayacaktı. Ve ne yazık ki attıkları goller de inanılmaz hatalardan geldi.

        Beşiktaş’a bu sonuçtan dolayı kimsenin kızmaya hakkı yok. Baştan sona üstün götürdüğü bir oyunda saçma sapan gollerle tuş oldu. Fabri yediği goldeki düşüncesiz hareketleri hep yapıyor, en sonunda böyle bir şeyin başına geleceği belliydi. Bu da böylesine kritik bir maça denk geldi. Kurtardıklarına sayalım diyelim ama yaptığı da yenilir yutulur değildi.

        Ne yapalım, sağlık olsun Kartalım. Fransa’da belki de turu elinden kaçırdın ama İstanbul’da bu işi bitireceğine inanıyoruz. Bu inançla adını yarı finale yazdıracaksın. Ancak bu laubali hareketler kulağa küpe olmalı. Aksi takdirde rövanşta da hayal kırıklığı yaşanabilir.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar