Abacı'dan bunu beklemezdim

MUAZZEZ Abacı ‘Sezen’imin Şarkıları’ adını verdiği albümünde Sezen Aksu şarkılarını seslendirdi. ‘Perişanım Şimdi’de Sezen Aksu’yla, ‘Geri Dön’de Serkan Kaya’yla, ‘Her Şeyi Yak’taysa Ferman Akgül’le düet yaptı. Haftalardır bu albüm çıksın diye bekliyordum. Dijital platformda şarkıları yarım yarım da olsa dinlemeye açtılar. Büyük bir hevesle başladığım şarkıları büyük bir şaşkınlıkla tamamladım.

Hani Abacı’nın bir hanımağa tarafı vardır ya, o yüzden ‘Sarı Odalar’da ‘Alır başımı giderim efeler gibi’ derken efelenmesini bekledim ya da ‘Sen de benim hatalarımdan birisin’i tabiri caizse döver gibi, hata olduğunu suratına vura vura söylemesini ama Abacı şarkıları pes sesle okumuş. Haliyle de sakin ve düz bir albüm olmuş.

Kötü mü? Kesinlikle hayır ama ne yalan söyleyeyim, Abacı bu şarkıları kendi üslubuyla seslendirseymiş çok başka olurmuş çok...

***********

SEVMEYİ BİLİYORSAN EĞER...

BİR Sevgililer Günü öncesinde daha posta kutum abuk sabuk ‘sevgilinize sevginizi göstermenin yolu bilmemneden geçer’ mesajlarıyla doldu. Nasıl oluyorsa bu ürünlerin hepsi de ‘aşkla’ tasarlanmışmış... Sevgililer Günü mü yoksa ‘çılgınca tüketelim’ günü mü belli değil.

Sevgilinize sevginizi göstermenin yolu o hediye paketlerinden, sosyal medyaya konulan o ‘çok mutluyuz’- ‘iyi ki varsın aşkım’ fotoğraflarından geçmez. O yol, bir Japon turnası kadar sadık olmaktan geçer. O yol, sevgilinizin ne önünde ne arkasında, bir ömür yanında yürümekten geçer. İyi günde de kötü günde de bir omuz mesafesinde durmaktan geçer. Güvenebilmekten, nezaketten, saygıdan, dürüstlükten, gülüp-güldürmekten, tamamlamaktan, onunla tamamlanmaktan geçer. Birlikteyken daha iyi insanlar olabilmekten geçer. Yermekten değil, yüceltmekten geçer.

Sevmeyi biliyorsanız eğer, Sevgiler Günü’nüz kutlu olsun...

***********

KİMSE GÖRÜNDÜĞÜ KİŞİ DEĞİL

BİRAZ geç kaldım ama ‘Cebimdeki Yabancı’yı izledim sonunda. Çok da beğendim. Filmin adı ‘Sen Kimsin’ de olabilirmiş... Film her ne kadar akıllı telefonlarımızda sakladığımız gizli hayatlarımız üzerine kurulu olsa da hiçbir şeyin dışarıdan göründüğü gibi olmadığını bir kez daha hatırlatıyor izleyene.

“Ya göründüğün gibi ol ya da olduğun gibi görün” demiş ya Mevlânâ Celaleddin-i Rumi zamanında, bunca yıl sonra biliyoruz ki, kimse onu dinlememiş aslında...