Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Beyaz eşyanızdan biri bozulduğunda vay halinize.. Hele bi de gerçek sanıp sahte bir servisin eline düşerseniz tamamıyla yandınız.

        Verdiğiniz paraya yanmak bir yana aptal yerine konulmanız, vakit kaybetmeniz ve de stres yaşamanız cabası..

        Size bir servis hikayesi anlatacağım.

        Ev sahibimin Frigidaire marka çamaşır makinesi bozuldu. İnternetten Karşıyaka yetkili servisinin numarasını alıp telefonla aradım.

        Geldiler baktılar, “iki motorun yandığını, tamir parasının 800 lira olduğunu, yaptırırsak bu makinenin 20 yıl daha götüreceğini” dile getirdiler. Kabul ettik, makineyi alıp gittiler.. Üç gün sonra getirdiler, “tamam oldu” dediler..

        Akşam eve dönüşte çamaşır atınca makine zıplamaya başladı. Kameraya çekip servis çalışınına watsapp’la gönderdim. “Abi durdur, gelip bakalım” dediler. 400 lira daha istediler.. Bir sürü dil döktüler..

        400 daha verdik, “artık tamam bu bizi 20 yıl götürür” diye beklerken 20 gün götürdü.. Suyu boşaltmıyor..

        Servisi aradım, yalvar yakar gelmeyi kabul ettiler, saatlerce bekletip geldiler, yapıp! gittiler.. Ama nerdeee..

        Şimdi telefonları da açmıyorlar.. Ben de bir tüketici olarak hakkımı aramak istedim. Nasıl olsa devlet sahip çıkar diye önce Karşıyaka Tüketici Hakem Heyeti’ne gittim.

        SAHİP ÇIKILMIYOR

        Hakem heyetindeki görevlisi, makinenin kime ait ve kaç yıllık olduğunu, alınma tarihi 10 yılı geçtiyse yapacak bir şey olmadığını söyledi.

        Makine ev sahibime aitti. Kullanan ve yaptıran bendim.. Ayrıca, Frigidaire’nin Türkiye’den çekildiğini, yetkili servislerinin kalmadığını dile getirdi.“Peki o zaman internette ilanı olan servis nasıl kendini yetkili gösteriyor” diye sordum. Onun için de dolandırıcılık davası açmamı önerdi. Servisin adresine gidip kapısında varsa Frigidaire yazısının resmini çekmemi, belgeleri toplayıp mahkemeye vermemi salık verdi..

        Peki siz ne yapacaksınız, cezasını da ben vereyim olsun bitsin...

        Yetkili olmayan bir servis, yetkiliymiş gibi internete reklam koymuş, kapısına yazmış, para aldığına dair makbuz vermiş, çakma olduğu açıkça ortada... Ama bunların vatandaşı kandırmasına göz yumuluyor.

        Servisleri denetleyen Ticaret Müdürlüğü bunları hiç mi görmez..

        Açsa interneti, gezse sokakları yüzlerce dolandırıcı görecek.

        İlla her şeyi Cumhurbaşkanı Erdoğan mı görecek. O görüp söyleyince hummalı çalışma başlıyor. O görmezse herkes yatıyor. Bu mudur devlet adamlığı.. Ey bürokratlar! Görevinizi layıkıyla yapın, vatandaşa sahip çıkın vatandaşa..

        ************

        Ne güzel söylemiş

        Kurbağayı koItuğa oturtsan, o yine çamura atIar.

        (Arthur MILLER)

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar