Atamayana atarlar!

Euroleague’de hemen tüm coachların ağız birliği ettiği bir söz var ki o da “her maçın hikayesinin ayrı olduğudur”...

İki maçı üst üste aynı şeyleri yaparak kazanmak, farklı bir şeyler üretmeden istediğini almak gerçekten çok zor... İşte dün Anadolu Efes ile Olympiakos arasındaki mücadelede de Lacivert-Beyazlılar, 3. maçtan farklı birşey üretememenin bedelini ödedi.

Yunan ekibinin, 3. maçtaki 18 top kaybını aşağı çekip, Efes’in boyalı alanda yarattığı ezici üstünlüğe yönelik tedbirler alacağı aşikardı. Ancak Efes cephesinde bu kez, Euroleague’in en iyi ribaund toplayan ekibine karşı kurduğu “ribaund üstünlüğü” dışında artı hanesine yazacak bir katma değer yaratılamadı.

Maçın başındaki rüzgarın oyunun sonuna kadar devam etmesi olanaksızdı. Efes’in, farkı 12 sayıya (18-6) çıkardığı bu süreçte müthiş tribün desteğiyle körüklediği ateşin üzerine bir kova su atmak için 3 dakika yetti de arttı bile... Olympiakos gibi dirençli ve akıllı oynayan, Final-Four tecrübesine sahip 5-6 oyuncusu bulunan bir rakibi ancak oyun içi “istikrarla” yenmek mümkün olabilirdi. Nitekim serinin 3. maçında 3. çeyreğin sonunda 17’ye kadar çıkan farka rağmen “geri dönüş konusunda eksper olan” Yunan ekibi, ne yapıp edip maçın sonunda kazanacak ivmeyi yakalamış ve yine son bölümde basit birkaç hatadan faydalanan Efes, zor da olsa kazanmıştı. Dün, Dunston’a yardım getirip, dış atışları riske eden Olympiakos, bu basit çözümle istediğini aldı... Dün takımın en kötüsü Honeycutt, kırılma anlarında buna karşın sahadaydı. Savunmada en zayıf halkaydı ABDli oyuncu belki ama 3/19 gibi “berbat” 3 sayı yüzdesinin sebebi de O değildi.

Sonuç itibarıyla seri 2-2’ye eşitlenip Atina’ya taşınsa da, dünkü kayba rağmen hala umutlanacak çok şey var. En önemlisi de bir günü diğerine uymayan, ne zaman ne yapacağı belli olmayan Efes’in “deli dolu” hali... Evet, Atina’da 2. kez kazanmak zor belki ama sağı solu belli olmayan Lacivert-Beyazlılar’ın orada kolay teslim olmayacağından adım gibi eminim.

TARAFTAR

Anadolu Efes, dün maçı yitirdi belki ama Abdi İpekçi’deki atmosfer bize iliklerimize kadar 90’lı yıllardaki müthiş günleri hatırlattı.

ÜÇLÜK ATAMAZSAN...

Anadolu Efes, pota altında etkisiz kaldığı gecede üç sayı çizgisinin gerisinden de %15,8 (3/19)’le oynayınca yenilgi kaçınılmaz oldu.