Gururluyuz mutluyuz

Türk basketbolu adına bir haftadır son derece keyifli günler yaşıyoruz. Bir gece önce Fenerbahçe’nin, Atina’da Panathinaikos’a karşı seriyi 2-0’a getirip Final-Four yolunda dev bir adım atışına şahit olmuştuk.

Dün gece ise sevincimiz önce ikiye, sonra üçe katlandı, göğsümüz kabardı. Anadolu Efes ve Darüşşafaka Doğuş da Fenerbahçe’nin açtığı yoldan geçip, 2013 ve 2015’in şampiyonlarına karşı rakip sahada kazanarak “servis kırmayı” başardılar.

Önce Efes, serinin ilk maçında yapmadığını yapıp, savunmaya odaklanıp, 21 asistle topu paylaşıp, Dunston’ı çok iyi kullanıp, dışarıdan çok kötü yüzdeyle oynamasına rağmen Honeycutt’la kanatlanıp, son 5 dakikada Olympiakos’un elinden galibiyeti çekip aldı. Açıkçası Heurtel, Cedi, Brown gibi isimlerin çok da topa giremediği bir gecede Pire’den böyle bir galibiyet çıkarmak, Abdi İpekçi’deki maçlar için bizi fazlasıyla umutlandırıyor.

Gecenin finalini ise Darüşşafaka Doğuş yaptı dün; hem de büyük iş başardı Yeşil-Siyahlılar... Real Madrid’i serinin ilk maçında sallayan Daçka için “uzunlarını devreye sokarsa iş değişir” demiştik. Dün de öyle oldu... Zizic bu kez 17 sayıyla parlarken, Slaughter da savunmaya verdiği katkıyla zaten kısaları Wilbekin, Wanamaker ve Clyburn’den üst düzey verim alan Daçka’nın kazanmasında büyük pay sahibi oldular. İlk maça göre kırılma anlarında sakin kalmayı başarıp, tıpkı Efes gibi İstanbul’a “altın” değerinde bir galibiyet taşımış oldular.