Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        LOS ANGELES

        ‘’Amerika’da sürpriz olmaz; olsa da kırk yılda bir olur’’ diye düşünenler yanılıyor. Öyle düşündüğüm için ben de yanıldım.

        Aynı gün içerisinde üç sürpriz yaşattı ABD: Merkez bankası adına beklenenin tersi bir açıklama yapılınca doların değeri şöyle bir gitti, bir geldi. Daha önemlisi, Beyaz Saray’dan yapılan Küba’yla diplomatik ilişkilerin kurulacağına dair açıklamaydı. Kuzey Kore’nin ABD’ye karşı “siber saldırı” gerçekleştirdiğini duyuran da Beyaz Saray oldu.

        Bir gün içinde üç sürpriz ABD için fazla sayılır...

        Küba, ABD’nin 90 mil açıklarında bir ada. Adada ABD’nin bir üssü (Guantanamo) de bulunuyor. Küba’yla coğrafi yakınlık var, ama yarım yüzyıldan fazla süredir iki ülke birbirini tanımıyor. Sovyetler Birliği’nin çöküşünden ve Çin’in “devlet kapitalizmi” diye özetlenebilecek revizyonist yola girişinden sonra, dünyada en nadir bulunan özelliğe sahip ülkelerin başında geliyor Küba...

        Hâlâ “komünizm”de ısrar ediyor...

        Fidel Castro’nun yaşlılık ve hastalık yüzünden yerini kardeşi Raul’a bırakması da temelde bir değişiklik getirmedi; getireceği beklentisine rağmen... Şimdi öğrenilen, Küba ile ABD 1.5 yıldan beri temas halindeymiş; diplomatların vardığı mutabakat üzerine Barack Obama ile Raul Castro görüşmüş... Diplomatik ilişki kurulacağı açıklaması bu görüşmelerin sonucuymuş...

        Önemli.

        Simgesel önem daha büyük. Unutmayalım ki, Soğuk Savaş’ın en soğuk günleri biraz da Küba yüzünden yaşanmıştı. 1960’larda Sovyetler Birliği’yle patlayan U-2 krizi sonrası, Washington Küba’yı ablukaya almış, iki blok arası çekişme o yüzden zirveye çıkmıştı.

        Washington’un Küba’yı dize getirmek için giriştiği açık-gizli operasyonlar yüzünden, John F. Kennedy’nin uğradığı suikastı bile Küba’ya mal edenler çıkmıştı.

        Tam dokuz başkan döneminde ABD dış politikasının en dikenli sorunu olmayı sürdürdü Küba; Obama’ya kadar... Son seçimlerde partisinin ağır yenilgiye uğramasını önleyemediği için “topal ördek” durumuna düşmüş Obama’nın böylesine kronik bir sorunda beklenmedik bir adım atması sürpriz değil midir?

        Küba’yla yakınlaşırken Kuzey Kore’yle suları ısınıyor ABD’nin...

        Hollywood yüzünden...

        Amerikan sineması Washington ile al takke ver külah halindedir; Hollywood ABD dış politikası çizgisini izler. Bunu sağlamak için oluşturulmuş örtülü mekanizmayla ilgili çok sayıda kitap da vardır. Bu ayın sonlarında gösterime girmesi beklenen “Interview” (Mülâkat) filmi bu mahrem ilişkinin bir ürünü sayılabilir.

        “Interview”, Kuzey Kore üzerine bir film. Ülkenin devlet başkanını alaya aldığı, rejimini gülünç biçimde sunduğu anlaşılıyor. Yapımcısı Sony firmasının bir siber saldırıya uğraması ve bunu yapanların filmin oynayacağı salonlarda da eylemler düzenleyecekleri mesajını duyurması yüzünden, filmin gösterime girmesi belirsiz bir tarihe ertelendi.

        Sony’nin bilgisayar altyapısını ele geçiren saldırganların Kuzey Kore hükümeti adına çalıştığı haberinin ilk kez Beyaz Saray tarafından duyurulması gerçekten büyük bir sürpriz.

        Genellikle bu tür “iddialar” önce medya tarafından dillendirilir, bazı yorumcular kanaati pekiştirecek görüşler açıklar, ancak Washington suları bulandıracak açıklamalardan kaçınırdı. Bu kez ilk açıklamanın Beyaz Saray’dan gelmesi şaşkınlığı yaşanıyor.

        Türkiye sürprizlere açık bir ülkedir; birkaç gündür buradayım, ABD’nin de bize benzemeye başladığı gerçeğini hazmetmeye çalışıyorum.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar