Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Kusura bakmayın, bu hafta size yazmak için bir otomobil deneyemedim.

        Benim deneme ihtimalim olmayan otomobillere sahip birini yazmam daha çok hoşunuza gidebilir.

        Modacı Ralph Lauren’i büyük ihtimalle bilirsiniz. Herhalde Amerika’nın yetiştirdiği en ünlü ve en havalı modacıdır.

        Benim tarzım değildir gerçi ama saygıdeğer bir modacıdır.

        Modacılıkta pek benim tarzım olmayan Ralph Lauren’in benim çok tarzım olan bir yönü var.

        Otomobil merakı.

        Bana göre dünyadaki en rafine otomobil koleksiyonunun sahibi işte bu modacı Ralph Lauren’dir. Dünyada pek çok otomobil koleksiyoncusu ve koleksiyonu var ama Ralph Lauren’inki gibisi az. Çünkü kalabalık bir koleksiyon değil fakat içinde boş yok. Tamamı moda deyimle “10 numara 5 yıldız.”

        Hele hele şimdilerde tüm Concours d’Elegance’ları kazanan, “Pre-war” denilen yani 2. Dünya Savaşı öncesi otomobillerde Ralph Lauren’in koleksiyonu neredeyse eşsiz. Neler yok ki içinde.

        BUGATTI 57 SC ATLANTICA

        Bana göre koleksiyonun “Magnum Opus”u başka bir deyişle başyapıtı 1938 Bugatti 57 SC Atlantica.

        Dünyanın en değerli otomobili. Almaya kalksanız bulamazsınız. Topu topu 4 adet yapılmış.

        Bunlardan sonuncusu Ralph Lauren’in elinde.

        Otomobili satın aldıktan sonra 10.000 iş saati süren bir yenilenme sürecinden geçirmiş Lauren.

        Düz 8 silindirli turbo şarjlı motoruyla 200 km/s hıza ulaşabilen bu otomobil, Jean Bugatti’nin eseri.

        Dönemin uçak teknolojisi ile alüminyumdan yapılmış. Sağ ve sol ayrı imal edilip tam ortadan perçinlerle birleştirilmiş. Bugün ilk yapıldığı günkünden daha iyi durumda olduğu bile söylenebilir.

        1929 BENTLEY 4 1/2 BIRKIN BLOWER

        Koleksiyondaki savaş öncesi döneme ait bir diğer otomobil Bentley’in 4 1/2 Birkin Blower’ı.

        1929 model otomobil 1930’da Le Mans’ta yarışmış ama 144. turda piston kolu kırılınca yarışı bırakmış. Daha sonra çeşitli yarışlarda yer almasına rağmen kayda değer bir başarısı olmamış. Le Mans’ta yarışmak için yapıldığından olsa gerek 170 litrelik bir benzin deposu var. 230 kilometrelik son sürate sahip.

        Benzerleri çok var ama bu kadar temiz ve güzeli sadece Ralph Lauren’de.

        Otomobilin ilk sahibi Antonio Maino. Tırmanma yarışlarına katılmak için almış otomobili. 1 yıl sonra İtalyan sanayici ve asilzade Count Trossi tarafından alınmış. Trossi için karoseri sıfırdan yeniden yapılmış. Count bu otomobille pek çok yarışa katılmış. Süperşarjlı motor 300 beygir gücünde ve son sürati 239 kilometre.

        1931ALFA ROMEO 8C MONZA

        Koleksiyondaki birkaç grand prix otomobilden biri. Alfa Romeo’nun efsanevi P2’sinden sonra gelen en önemli yarışçısı. 8 silindirli 2.3 litrelik motoruyla 4 Grand Prix’ye katılmış.

        1938ALFA ROMEO 8C 2900

        Savaş öncesi otomobillerin en ender ve en değerli parçalarından biri. 2.9 litrelik turbo motoruyla döneminin grand prix otomobillerinin yol versiyonu. 185 kilometre saatlik son sürati bugün için az görünse de o yılların kabriyole bir otomobili için müthiş.

        BUGATTI 59 GRAND PRIX

        Bugatti’nin Grand Prix’lere katılmak için ürettiği 8 otomobilden biri. 8 silindirli 3.3 litrelik süparşarjlı motoruyla 250 beygir güç üretiyor. Pek çok yarışa katıldı ama hiç şampiyonluk elde edemedi. En önemli özelliği ise birkaç yarışta direksiyonunda efsane yarışçı Nuvolari’nin oturmuş olması.

        Elbette ki, Ralp Lauren’in müthiş koleksiyonu bunlardan ibaret değil. Bunların yanı sıra dünyanın en pahalı ve en zor bulunan otomobillerinden biri olan bir 1962 Ferrari 250 GTO, bir 1954 Ferrari 375 Plus, bir 1958 Ferrari 250 Testa Rossa, bir 1964 Ferrari 250 LM, bir 1960 Ferrari 250 GT Berlinetta, bir 1955 Jaguar XKD, bir 1950 Jaguar XK120, bir 1958 Jaguar XKSS, bir 1955 Porsche 550 Spyder, bir 1955 Mercedes 300 SL Gullwing ve bir de 1996 model McLaren F1 LM Ralph Lauren’in koleksiyonunu oluşturuyor.

        Bu otomobillerin tümünü bir araya getirmek neredeyse imkânsız. Tabii 1 milyar dolara yakın bir parayı bu işe ayırırsanız o başka.

        ŞEYH UÇMAZ PARA UÇURUR

        Dün hem bizim gazetede, hem de Hürriyet’te “Makbul ve mümtaz” işadamı Reza Zarrab Beyefendi’nin su üzerinde uçan fotoğrafını görünce “Ben bu işi nasıl atladım” diye düşündüm.

        Yaz başından beri size “su oyuncaklarını” yazdım da, şu “Şeyh uçmaz motor uçurur” türü Jet flyer’ları niye yazmadım diye düşündüm.

        Bakın altınları uçaklarla uçuran Reza’nın bizzat kendisini uçuran bir alet neyin nesiymiş anlatalım.

        Aslında Reza Bey’i uçuran şey çok basit bir teknoloji. Harrier uçakları gibi, yalnızca aşağıya havayı değil basınçlı suyu püskürterek havalanmanızı sağlıyor. Ayaklarınızın altında ya da sırtınıza bağlı iki su fıskiyesi var ve bir de bunlara basınçlı su sağlayan bir motor.

        Motor denizden aldığı suyu çok yüksek basınçla 10 veya 15 metrelik bir hortumla sizin sırtınıza veya ayağınıza bağlı su jetlerine iletiyor, jetler suyu basınçla püskürterek sizi sudan yükseltiyor.

        Üstelik bu mekanizmayı sadece sudan yükselmek için değil, suyun dibine hızla dalmak için de kullanabiliyorsunuz. Tabii çok ucuz bir şey değil bu.

        Ayağınıza veya sırtınıza takabildiğiniz parçanın fiyatı yaklaşık 10 bin Euro civarında.

        Eğer güçlü bir jet skiniz varsa, hortumu jet skinizin su çıkışına bağlayarak gereken basınçlı suyu elde edebilirsiniz.

        Bu durumda 10 bin Euro artı bu güçteki bir jet skinin fiyatı olan 25 bin Euro ve hortumun fiyatı olan 1500 Euro ile ile yaklaşık 35-36 bin Euro’ya uçabilirsiniz.

        Yok eğer jet skiniz yoksa veya ona bağlı kalmak istemiyorsanız o zaman iş pahalı hale geliyor.

        Suda duran motor kısmı için eğer 110 beygirlik güçsüz versiyonu seçerseniz ve sudan sadece 5-6 metre havalanmayı yeterli bulursanız 110 beygirlik bir JetLev için 54 bin Euro vermeniz gerek.

        220 beygirlik Jetlev JF 220 için 86 bin Euro, 260 beygirlik JF 260 içinse 202 bin Euro. Tabii bu son versiyonla iki kişi de uçmak mümkün.

        Bu paraya sahipseniz uçmak için ne şeyh olmanıza gerek var ne de mürit toplamanıza.

        Basın parayı, uçun.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar