Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ÖRNEK mi, buyurun işte Yeşim Salkım. Buyurun işte Seren Serengil. Bitmeyen bir kavgaları, ortak düşmanları var. O da Gülben Ergen. Zaman zaman gün yüzüne çıkan mevzular yine patlak verdi. Çünkü Gülben Ergen malzeme veriyor, durmuyor, bitiremiyor. Adı hep evli bir erkekle anılıyor.

        Tamam dünyada tek evli erkekle birlikte olan kadın kendisi değil. Ancak birden fazla olunca ve bu yüzden bir değil birkaç kadının canını yakınca ve birden fazla kadınla düşman olunca sonuç bu oluyor. Yıllardır süren kavganın bu sefer gerçekten sonuna geldik gibi görünüyor. Çünkü Yeşim Salkım ve Seren Serengil artık, “Yeter, Gülben Ergen’in insanları kandıran yüzü ortaya çıkacak” diyor.

        YANGIN SÖNENE KADAR DEVAM

        Kadın böyle bir şey işte. Eğer gerçekten canı fena yanıyor, içindeki yangını söndüremiyorsa söndürmek için sonuna kadar savaşır. Önceki gün Yeşim Salkım’ı dinlerken de o yangını, o can acımasını hissettim.

        Yeşim Salkım

        Gerçekten canı fena yanmış. Affedemiyor, yok sayamıyor. Çünkü bunu yaşadığı kadın hep bir şekilde bu olayla gündeme geliyor. Ve hayatına hiçbir şey yokmuş gibi devam ediyor.

        Yeşim Salkım da bunun üzüntüsü ve siniriyle kaçmıyor, saklanmıyor, savaşmak istiyor. Açık açık konuşuyor, anlatıyor. Seviyorum böyle kaçak dövüşmeyen, kaçmayan, saklanmayan kadınları. Çünkü gizlisi saklısı olmayan insan korkup kaçmaz. Yol değiştirmez. İnadına üstüne üstüne gider. Yeşim Salkım da bodoslama yürüyor Gülben Ergen’in üstüne.

        GÜLBEN ERGEN'E TAVSİYE

        Gülben Ergen’in janjanlı, çiçekli böcekli, ateşli, cilveli mesajları vardır ya hani, “Hikmetimmmm” diye seslendiği mesajlarından... Şimdi “Yeşimimmmm” dese, “Serenimmmm” dese, yanına da kalp, çiçek, böcek emojisi koysa da kurtaramaz.

        Gülben Ergen

        Bu iki kadın ondan intikam istiyor. Yılların acısını çıkarmak, hesaplaşmak istiyor. Bu iki günlük bir hikâye değil. Ve öbür dünyaya götürülecek bir hesap da değil. Belli ki bu dünyada çözülecek.

        O yüzden ben, Gülben Ergen’in yerinde olsam hem kendimi, hem kariyerimi, hem de çocuklarımı düşünerek bu sefer ilk kez samimi olurdum. Ama öyle beyaz gömlek giyip Allah kolyesi takarak değil. Olduğu gibi, gerçek, hiç görünmeyen Gülben Ergen haliyle.

        GÜVENİLİR TEK KAYNAK GAZETE

        “Sosyal medya çöplüğü” denen bir gerçek var. Son yıllarda bu bir kez daha ortaya çıkıyor işte. Montaj olabiliyor, eski fotoğraflar araya kaynayabiliyor.

        Bir yerde bir kaza, bir olay oluyor, hemen yerde kanlar içinde yatan insanların görüntüleri ortaya çıkıyor. Haliyle “O an oldu” zannediyorsunuz, meğer kaç zaman önceki olayın fotoğrafı.

        Bunun gibi çok fazla örnek verebiliriz. Ayrıca kim doğru, kim yanlış belli değil. Bir kişinin 80-90 sahte hesabı var. Bir başlıyor saydırmaya, sonra siz de “Vay be, neler oluyor. Ben bir şey mi kaçırdım” diyorsunuz.

        Sürekli bir yalan yanlış bilgi derken sosyal medya çöplüğü şu gerçeği ortaya net şekilde çıkarıyor: “Ne olursa olsun gazeteler en doğru adres.”

        En azından muhatap bulabiliyor, yanlışlık olsa bile hakkınızı arayabiliyorsunuz. O yüzden gazetenizden vazgeçmeyin. Unutmayın sosyal medya kocaman bir balon. Ve “Benim bilmem kaç takipçim var. Sizi rezil de ederim vezir de” diyen kimseye kanmayın.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar