Büyük sponsor gitti, 10 bin liralık seans sponsorluğu başladı
Sinemaseverleri dünya sinemasının en özgün filmleriyle buluşturan, oyuncular ve usta yönetmenlerin katıldığı özel etkinliklerle sinefillerin her yıl heyecanla beklediği bir etkinlik Uluslararası İstanbul Film Festivali. İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından bu yıl 36’ncı kez düzenlenecek festival 5-15 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
Ancak son yıllarda festivalin coşkusunu gölgeleyen şeyler oluyor. İKSV, sinemaseverler için çok önemli olan bu etkinliği düzenlemek için eskisinden daha fazla çaba sarf etmek zorunda. Geçtiğimiz yıl hatırlarsınız, festival biletlerinin satışa çıkması, 19 Mart’taki İstiklal Caddesi bombalı saldırısından 3 gün sonra olmuştu. Açılış filmi gösterimi de İstiklal Caddesi’nin göbeğinde, Atlas Sineması’ndaydı. Ne o gece salon doldu ne de ön satışlarda insanlar bilet aldı. Basın toplantısı yapılmadı, açılış seremonisinden vazgeçildi. Ancak sonrasında seyirciler günlük kararlarla, biraz da olanları unutma isteğiyle filmlere ilgi göstermeye başladı. Ön satışlara ilgi göstermeyenler kapıdan satışları yakaladı.
“Bu yıl temenni ediyoruz, güvenlik kaygıları olmasın” derken başka sıkıntılar yaşanıyor. Önceki akşam İKSV yöneticileri ve yarışma jürisinin üyeleriyle bir araya geldiğimizde İKSV Genel Müdürü Görgün Taner ve Film Festivali Direktörü Kerem Ayan ile sohbet ettik. Akbank, 2004 yılından beri festivalin en büyük sponsoruydu, bu yıl bu destek sona ermiş. Tahmini bir hesapla festival bütçesinin üçte biri gibi bir meblağdan bahsediyoruz.
“Peki açığı nasıl kapattınız?” diye sordum İKSV ekibine. “Giderlerden kıstık” dediler. “Hangi giderden ne kadar kısılabilir ki?” demeye kalmadan bu yıl yeni bir sponsorluk modelini devreye soktuklarını anlattılar. Görgün Taner, “Hamilerimiz ve küçük sponsorlarımıza yüklendik ve bu yıl ilk kez seanslara destek aldık. Her seans 10 bin lira. İş dünyasından da seansları destekleyen pek çok hami var” dedi. Bir de bu yıl Türk Tuborg A.Ş. “Ulusal Yarışma ve Türkiye Sineması” bölümünün destekçisi olmuş ki ilaç gibi gelmiş onlara. Görgün Taner, 138 sponsorlu festivalde bu yıl kamu desteğinin de arttığını söyledi.
Blok destek yetmiyorsa etkinliği parçalara bölüp destekçi aramak mantıklı. Bu model bana, yıllardır bağımsız bir yapıyla var olan ve dinleyicilerden program desteği alan Açık Radyo’yu hatırlattı. Varsın seans destekleri yine devam etsin. Ama herkesin çabası yeni bir büyük sponsor bulunması.
Öte yandan İstiklal Caddesi’ne ilişkin çekingenlik geçmiş değil. Oradaki iki sinema, Atlas ve Beyoğlu yine festival kapsamında ama bu yıl insanların bu endişesi hesaba katılarak Kanyon, City’s ve Pera Müzesi de film gösterim mekânlarına dahil edilmiş.
